Haftalık E-Bülten
Moda dünyasında neler oluyor? Yeni fikirler, öne çıkan koleksiyonlar, en vogue trendler, ünlülerden güzelllik sırları ve en popüler partilerden haberdar olmak için haftalık e-bültenimize kaydolun.
Haftalık E-Bülten
Moda dünyasında neler oluyor? Yeni fikirler, öne çıkan koleksiyonlar, en vogue trendler, ünlülerden güzelllik sırları ve en popüler partilerden haberdar olmak için haftalık e-bültenimize kaydolun.
Bitkisel süt türleri yepyeni bir seçenekle çeşitlenmeye devam ediyor. Yüzde 100 doğal yağ içeren antep fıstığı sütü ile dünyada daha az karbon izi bırakmaya hazırlanın.
Ulusal Sağlık Enstitüleri’nin (NIH) yaptığı açıklama doğrultusunda dünya nüfusunun yüzde 65’inin laktoza karşı intoleransı bulunurken yüzde 14’ü vegan beslenmeyi tercih ediyor. Tüm bu rakamlara ek olarak inek sütü tüketiminin aslında sağlığa çok da faydalı olmadığının ortaya çıkmasıyla birlikte son yıllarda bitki bazlı süt çeşitlerine olan ilgi oldukça arttı. Oysaki bu süt çeşitlerinin geçmişi çok eski yıllara dayanıyor. Soya sütü ilk kez 19. yüzyılın sonlarında Çin’de tüketilmeye başlarken 13. yüzyıldan kalma Mısır ve Iran mutfağına ait yemek kitaplarında badem sütü birçok tarifte dikkat çekiyor. Tarihin en eski bitkisel süt türü ise Güneydoğu Asya ile Hindistan meşeli Hindistancevizi sütü. Bugün bitkisel süt sektörü soya, badem ve Hindistancevizi sütünün yanı sıra birçok farklı seçeneği içinde barındırarak yeme-içme dünyasında 19,5 milyar dolar büyüklüğünde bir pazara sahip.
Kaju, fındık, badem, kabak çekirdeği, ceviz gibi çiğ kuruyemiş ürünler ile pirinç, yulaf ve kinoa gibi tahıllardan elde edilen günümüzün bitkisel süt ve süt ürünleri sürekli gelişmeye ve yenilenmeye devam ediyor. Bunun en dikkat çekici örneklerinden biri ise geçtiğimiz aylarda raflardaki yerini alan antep fıstığı sütü. Tache firması tarafından geliştirilen bu süt çeşidini diğer bitkisel sütlerden farklı kılan ise içerisinde herhangi bir yağ bulunmuyor olması. Başta yulaf sütü olmak üzere birçok bitkisel süt türünde emülgatör görevini üstlenen kolza tohumu ile kanola yağı ilavesi kullanılmaktadır. Bu işlenmiş yağ türleri bazı kişilerde sağlıklı sorunlara neden olabiliyor. Antep fıstığı sütü ise yüzde 100 doğal yağ içermesi ise daha az kalori, karbonhidrat ve tabii ki şeker içermesine de neden oluyor. Ayrıca UNESCO Su Eğitimi ve Kültürü çalışma grubunun yaptığı açıklama doğrultusunda antep fıstığı üretimi, bademe oranla daha az su (Yaklaşık yüzde 25’i) ihtiyaç duyduğu için dünya üzerinde bıraktığı karbon ayak izi de aynı oranda azalıyor. Bu da çevre dostu bir süt türü olmasını sağlıyor.
2021’nin yükselen yeşil içeceklerinden biri olarak lanse edilen antep fıstığı sütünü porsiyon başına sadece 50 kalori içerirken kahve, smoothie ve yulaf ile bir arada tüketildiğinde lezzetli bir tat sunuyor. Bakalım Amerika’da başlayan bu akım tüm dünyayı ne zaman etkisi altına almaya başlayacak.
