Haftalık E-Bülten
Moda dünyasında neler oluyor? Yeni fikirler, öne çıkan koleksiyonlar, en vogue trendler, ünlülerden güzelllik sırları ve en popüler partilerden haberdar olmak için haftalık e-bültenimize kaydolun.
Minimalizm kulvarından sapmadan karakterli parçalar üreten, zamansızlığı markanın kalbinde konumlandıran Mansur Gavriel markasını, kurucularından dinledik.
Floriana Gavriel ve Rachel Mansur, 2010 yılında Los Angeles’ta The XX konserinde tanıştılar. O dönem Berlin’de yaşan Gavriel ile diyaloglarının başından itibaren sıkı bir enerji yakalayan Mansur, hemen ertesi gün birlikte çiçek pazarını gezmek için sözleştiklerini ve markalarının temellerini bu buluşmadaki sohbetlerinde attıklarını söylüyor. 2012’de New York’ta kurdukları şirketle bugünün moda dünyasının prestijli ve sağduyulu Mansur Gavriel’ini hayata geçiriyorlar. 2013 yılının Haziran ayında ise karakter sahibi çantaları mağazalarda yerini almaya başlıyor; akabinde Angelina Jolie, Reese Witherspoon, Sienna Miller, Solange Knowles, Rosie Huntington-Whiteley ve Miranda Kerr gibi birçok popüler ismin kolunda karşımıza çıkıyor. Tasarımlarında iyi işçilik, zamansız hatlar, kaliteli materyal ve işlevsellik ön planda. Floriana Gavriel, bu önceliklerin ardındaki yaratıcı süreci şöyle anlatıyor: “Formlar, renkler ve dokularımızın esin kaynağı olarak doğa ve sanatı konumlandırıyoruz. Yalın hatlar ve üzerine incelikle düşünülmüş detaylarımızın temelindeyse minimalizm anlayışı var.” Gelip geçici trend’ler yerine uzun ömürlü parçalar sunma amacı, markanın stratejisinin kalbinde yer alıyor. Kullanım ömrünü uzatacak kaliteli materyal seçimleri ve kusursuz işçilik de bu amacı takiben yazısız bir kural olarak geliyor.
Sadece çanta değil, küçük topuklu botlar, terlikler, balerin babetleri ve loafer ayakkabılar üreten Mansur Gavriel’in 2021 İlkbahar/Yaz sezonunda da marka DNA’sıyla bire bir örtüşen iyimser bir atmosfer hakim. Birçok parçaya ilham olan lale formu ve renkleri, öncelikli olarak Tulipiano modelinde kendini gösteriyor. Floriana Gavriel, bu modelin favorisi olduğunu söylüyor ve ekliyor: “Sade, şık ve kullanışlı. Lalenin katmanlarından etkilenerek tasarladığımız formu oldukça çekici görünüyor. Üstelik renk alternatifleriyle iyimserlik hissini kuvvetlendiriyor.” Pandemi şartları altında tamamlanan bu koleksiyonda, iyimserlik hissinin nasıl bu kadar canlı kalabildiğinin cevabı ise Rachel Mansur’dan geliyor: “Güzelliği, yaşadığımız her günde ayrı ayrı bulmayı öğrendik. İlham aldığımız sanat ve doğaya ek olarak aşk, sevgi ve wellness da bizi güzelliği takdir etmeye teşvik ediyor. Günlük rutinimizde basit zevklerden keyif alabileceğimize inanıyoruz. Güneş ışığı, güzel bir çiçek, lezzetli bir meyve, okuma alışkanlığı, çay demlemek… Bu küçük anlar bile motivasyonumuzu yükseltmeye yetiyor. Elbette bu global krizin farkındayız ve elbette bu durum sebebiyle derin bir üzüntü duyuyoruz ancak geleceğe dair ümidimizi koruyor, sahip olduklarımız için şükretmeyi unutmuyoruz.”
Güncel şartlar pahasına iyimserliklerini yitirmeyen ikilinin bir avantajı da tasarım vizyonlarını pandemi sürecine göre modifiye etmek zorunda olmaması. Zira partilere, davetlere eşlik etmeye uygun parçalar sunan çanta ve ayakkabı markaları mevcut süreçte tüm bakış açılarını güncellemek ve duruma adapte olmak zorunda kaldı. Ancak Mansur Gavriel kurucuları, ilk günden bu yana daima günün her ânında kolaylıkla kullanılabilecek ürünler sunmaktan yana olduklarını söylüyor: “Hep giymesi kolay, rahat, günlük parçalar çıkarmanın peşinde olduk. Yaşadığımız olaylar da bu düşüncemizin ne kadar doğru olduğunu bir kere daha kanıtladı. Hem konforlu hem de sofistike adledebileceğimiz aksesuarların, günün her saatinde, her etkinliğinde tercih edilebileceğini düşünüyoruz.” Elbette tasarım kodlarına sadık kalmaları, moda endüstrisinde değişen dinamiklere ayak diredikleri anlamına gelmiyor. Rachel Mansur, sistemin dramatik bir şekilde -olması gerektiği gibi- değiştiğinin ve marka olarak da koleksiyon sunumlarını ve perakende süreçlerini yeniden gözden geçirdiklerinin altını çiziyor. “Müşterilerinin de her zamankinden daha bilinçli olduğunun farkındayız. Bir şey satın alırken derinlemesine düşündüklerinin… Bu bizim Mansur Gavriel olarak yolun başından bu yana arzuladığımız bir hedef kitlesiydi” diyor Rachel Mansur ve ekliyor: “Düşünceli, duygusal ve entelektüel markalara ihtiyacımız var. Moda sahnesinin bu alanlarda derinleşmesi, geleceğe dair en güçlü dileğimiz.”