Haftalık E-Bülten
Moda dünyasında neler oluyor? Yeni fikirler, öne çıkan koleksiyonlar, en vogue trendler, ünlülerden güzelllik sırları ve en popüler partilerden haberdar olmak için haftalık e-bültenimize kaydolun.
Tasarımcı, 22 Eylül günü Gucci'nin kreatif direktörü olarak gerçekleştireceği ilk defilesiyle dikkatleri üzerine çekiyor ve Gucci için yeni bir dönem başlıyor.
"Modayla ilk randevum Gucci'yle oldu."
Sabato De Sarno, kucağında köpeği Luce ile Roma'daki ofisindeki dört Mario Bellini Le Bambole sandalyesinden birinde oturuyor. Kering bünyesinde hizmet veren 10 milyar dolar değerindeki Gucci markasının kreatif direktörlüğünü devralmasının üzerinden sadece "bir ay 10 gün" geçti. Küçük köpek, Gucci'nin 17. yüzyıldan kalma Palazzo Mancini-Salviati genel merkezinde kendini evindeymiş gibi hissetse de 40 yaşında, çocuksu, hassas ve düşünceli bir yapıya sahip olan De Sarno hâlâ kendi yolunu bulmaya çalışıyor; ekipleri tanıyor, ürün testleri yapıyor ve bunun gibi tanıtım röportajları için basın ile bir araya geliyor. Biz de sohbetimize moda dünyasına ilk giriş yaptığı andan bahsederek başlıyoruz:
"Roma'ya giden trene bindim, ilk kez lüks bir mağazaya giriyordum. Hiç unutmam insanların mağazanın dışarısında sıraya girmiş olması beni çok şaşırtmıştı. Kendimi Disney'e gittiğinde mutlu olan yeğenim gibi mutlu ve heyecanlı hissetmiştim. Çok duygusaldı. İçeri girme zamanı bana geldiğinde bu kadife, koyu kırmızı ve siyah yakalı Tom Ford imzalı Gucci ceketi satın almıştım. O ceketi satın almak için annemin bana verdiği kolyeyi satmıştım. Tabi o bunu bilmiyordu."
Bugün De Sarno ağırlıklı olarak siyah tişört, denim pantolon ve beyaz Converse All-Star üniformasını tercih ediyor ancak o gün satın aldığı Gucci cekete hala sahip. “Artık tabi beden olarak küçük geliyor” diyor ve ekliyor: “Benim için çok değerli bir parça. Bu nedenle beden olarak olmasa da saklıyorum."
Milano'daki Istituto Secoli mezun olan ve daha sonra Valentino'da on yılı aşkın bir süre çalışan De Sarno'nun özgeçmişinde Prada ve Dolce & Gabbana da yer alıyor. Ancak Gucci'den önceki deneyimleri her zaman kamera arkasıydı. “Bu benim için çok yeni bir an. Ben bir hayalperestim ama dürüst olmak gerekirse hiç böyle bir şeyi hayal etmemiştim."
O gün Gucci'den ceketi satın aldığında De Sarno moda tasarımcısı olmak istediğini biliyordu: “İtalya'nın güneyinde Napoli'ye yakın Cicciano adında küçük bir köyde büyüdüm. Ve insanların sokaklarda ne giydikleriyle çok ilgileniyordum çünkü bence kıyafet seçimi bir nevi iletişim yöntemidir. İşte o zaman kendi kıyafetlerimi yaratmayı düşünmeye başladım böylece insanlara kendileri olmalarına yardımcı olacaktım."
Ekibini kendileri gibi olmaya teşvik etmek tasarımcının Gucci'deki ilk görevlerinden biriydi: "Herkesi ofisime çağırdım ve sizin kreatif direktörünüz olduğum kadar aynı zamanda ben Sabato'yum. 20 gün öncesine kadar ben de sizin pozisyonunuzdaydım. Bu nedenle neler düşündüğünüzü ve düşünüp de dile getirmediğinizi çok iyi biliyorum. Korktuğunuzu da... Pek çok şey değişiyor ve kendinizi eski Gucci'nin bir parçası gibi hissediyorsunuz. Ama şimdi buradasınız ve eğer buradaysanız, siz benim ekibimin bir parçasısınız ve fikrinize ihtiyacım var." Temmuz ayındaki ziyaretimiz sırasında De Sarno'nun özellikle geçen yıl stüdyo tasarım direktörlüğüne getirilen Gucci emektarlarından Remo Macco ve daha önce Valentino'da birlikte çalıştığı sanat yönetmeni Riccardo Zanola ile oldukça yakın olduğunu fark ettim.
De Sarno, Valentino'da çalıştığı 14 yıl boyunca markanın kreatif direktörü Pierpaolo Piccioli'sinin güvenini kazandı ve 2009 yılında erkek ve kadın triko şefliğinden tasarımcının sağ kolu konumuna yükseldi. Piccioli'nin Nisan ayı sonunda kendisi için düzenlediği ve herkesin I Love SdS tişörtleri giydiği veda partisi ise sosyal medyada çok konuşuldu. Yüksek moda bu tür duygu gösterilerine alışık değildir. De Sarno eski patronu hakkında şunları söylüyor: "Birbirimize benzemiyoruz ama paylaştığımız pek çok şey var ve aynı şekilde düşünüyoruz. Benim için önemli olan şu: Kendim olabileceğimi hissetmediğim bir yerde kalamam, çünkü gençken kendim olamadığım için çok zaman kaybettim." Milano'daki okul için evden ayrılana kadar eşcinsel olduğunu açıklamadığını söylüyor. Orası "kendini özgür hissettiği" ilk yermiş.
Ocak ayında Kering tarafından ataması duyurulduğunda, şirketin o zamanki CEO'su Marco Bizzarri, De Sarno'nun "Gucci'nin bir sonraki bölümünü yazmak, zengin mirasından yararlanırken moda otoritesini güçlendirmek" için işe alındığını söyledi. Tasarımcının Gucci için kullandığı kelime İtalyanlık: "Büyük bir mirasa sahip çok İtalyan bir marka. İtalyan işçiliği, İtalyan zevki ve bence biz bunu kaybettik. Ben bunu geri getirmek istiyorum. İtalyanlık benim hikayemin bir parçası, kesinlikle."
Bazı tasarımcılar sanatçı, bazıları ise mühendistir. De Sarno gururla ikinci kategoride olduğunu belirtiyor ve söz konusu moda olduğunda en teknik eğitimi sunduğu için eğitimi için Istituto Secoli'yi seçtiği belirtiyor: "Diğer okullar sadece bir moodboard için esin kaynağı çizmemi öneriyordu. Ben özel yetenekler kazanabileceğim bir okulda okumak istedim." Prada'da stajyerlik tam zamanlı bir işe dönüştü ve kalıpçı Delia Coccia'nın ofisinde çalışarak 2D eskizleri 3D giysilere dönüştürdü. "O bir uzman palto üreticisiydi ve paltolara olan tutkum onun sayesinde başladı. Onun yaptığı tüm parçaları hala topluyorum. Çünkü o Prada'nın bu alandaki en iyisiydi."
Eğer Gucci takipçileri markanın eski kreatif direktörü Alessandro Michele için eksantrik sıfatını kullanıyorsa, De Sarno'nun versiyonu için kullanışlı ya da temel kelimesini kullanabilir. De Sarno'nun Gucci'deki ilk defilesi minimal kesim ve yapıya sahip, keskin yünden yapılmış ve markanın alametifarikası olan çizgili grogren kurdeleyle süslediği, göze çarpmayan ama gözden kaçmayan bir paltoyla açılacak gibi görünüyor. "Koleksiyonu hazırlarken bir kadının gardırobunda bulunması gereken temel parçalardan başladım. Nedense sevdiğim ve Gucci'de bulamadığım parçaları bu koleksiyonda bir araya getirmek zorundaymışım gibi hissettim" diyor ve ekliyor: "Evet, dünya çapında pek çok palto var ama bu benim paltom, benim şeklim, benim kumaşım, benim detayım." Koleksiyonun genel silueti, bu sezon New York ve Londra'da gördüklerimizin çoğuna uygun olarak, kısa ve uzun bacaklı. De Sarno'nun minileri, etek uçlarının altından görünen dahili şortlarla birlikte geliyor. "Bu güven yaratıyor" diyor. Klasik Jackie çanta geri dönecek, ancak "daha günlük hale getirmek için" daha yumuşak bir deriden ve Bamboo çanta da.
Bu sezon ilk kez bir Gucci defilesi, 2016 yılında Milano'da açılan Gucci Hub'da gerçekleşmeyecek. Bunun yerine De Sarno defile lokasyonu olarak arihi bir alışveriş merkezi olan Accademia di Brera’yı çevreleyen güzel sanatlar üniversitesinin sokaklarını seçti. Hayali ise insanların kendi evlerinin balkonlarından defileyi izleyebilmeleri... Hatta defilenin müziklerini hazırlayan Mark Ronson'un seçtiği şarkılarla dans etmelerini...
Sanat De Sarno'nun hayatında büyük bir rol oynuyor. Avukat olan ve Brüksel'de yaşayan eşi Daniele ile hafta sonlarını birlikte geçirmelerinin bir yolu da galeri gezmek; ancak koleksiyon yapmaya tanışmalarından önce, "çok gençken" başlamış. Sözcüklerle, kendi deyimiyle "düşündüren" işlere yöneliyor. Masasının arkasındaki "Her şey harika / Her şey boktan / Her şey sıkıcı / Her şey yolunda / Her şey berbat / Her şey seksi /" yazılı eser, Chicago'lu yeni bir sanatçı olan Eric Stefanski'ye ait ve Lucio Fontana'nın adını "renkleri ya da dilimlenmiş tuvalleri nedeniyle değil, arkalarına yazdığı kişisel notlar nedeniyle" anıyor. Eğer Fontana gibi yapsaydı ve sergi açılışındaki paltosunun astarına kelimeler yazsaydı, bunlar ne olurdu?
"Onu istiyorum. Arzu ediyorum” diyor. "İnsanların Gucci'ye yeniden aşık olmalarını istiyorum. Bu yüzden defilem için ‘ancora’ kelimesini kullanıyorum.” De Sarno'nun masasının yanındaki duvarda bir çerçeve içinde İtalyanca kelime yazılı. Ayrıca Gucci'de çalışmaya başladıktan sonra sol koluna dövme yaptırmış. "Ancora pek çok anlama geliyor," diye açıklıyor ve ekliyor: "Tekrar anlamına geliyor, ama aynı zamanda daha kişisel; kaybettiğiniz bir şey değil, hala sahip olduğunuz bir şey, ama daha fazlasını istiyorsunuz çünkü sizi mutlu ediyor."
De Sarno, 5 Ağustos'ta mücevher kampanyasından ilk görsel yayınlandığında internette viral oldu ve kampanyanın yıldızı Daria Werbowy oldu. Werbowy, 2013 yılında modellikten uzaklaşmadan önce 2000'li yıllarda podyumları domine etmişti ancak eski arkadaşı Sabato için geri döndü. İkili 20 yıl önce, De Sarno, Prada'da ustalığını kazanırken tanışmış. "Daria, bu işe 2003 yılında birlikte başladık ve işte bu yeni maceranın başlangıcında benimlesin," diye yazdı reklamın Instagram paylaşımında. Daria fotoğraf karesinde birbirine geçmiş çift G'li siyah bir bikini altı ve şirketin yüksek mücevher koleksiyonundan altın halka küpeler takıyor. Ayrıca ikili hikayelerinde, ikisinin birlikte çekilmiş yirmi yıllık bir fotoğrafını yayınladı; De Sarno'nun bukleleri ve Werbowy'nin ağarmış kaşları geçen zamanın işaretleri olarak hizmet ediyor.
De Sarno ve casting direktörü Piergiorgio Del Moro, bu cuma gerçekleşecek Gucci defilesi için yeni yüzlere odaklanmış durumda. Tasarımcı, "Podyumda tanınmamış insanların olmasını çok isterim. Yeni bir estetik göstermek istiyorum ve eğer ünlü insanları kullanırsam sadece onları görürsünüz. Anlatmak istediğim hikayeyi anlatmama yardımcı olacaklarından emin değilim." diyor. De Sarno, Gucci'nin geniş topluma "bir şeyler söylemek için bir mikrofon" olduğunun farkında ve dile getirdiği şeylerden biri de genç yeteneklere olan desteği. Gucci, yeni koleksiyonunun podyuma çıkışıyla eşzamanlı olarak, Milano'da yaşayan dört genç sanatçının Accademia di Brera'daki sergisine sponsor oluyor; sergi halka açık ve De Sarno'nun Milano'ya bir "aşk mektubu" olarak tanımladığı Gucci Prospettive N.1, Milano Ancora adlı bir yayınla birlikte sunuluyor.
Temmuz ayı sonlarında Kering kurumsal bir değişikliğe girdiğini duyurdu. Megabrand Gucci'nin ikinci çeyrek satışları yüzde 1 artarak 2.5 milyar Euro'ya ulaşmış ve yüzde 4'lük konsensüs beklentilerinin altında kalmıştı. Ancak Yönetim Kurulu Başkanı ve CEO François-Henri Pinault, yönetimde yapılan değişiklikleri kabul ederek, "Gucci'nin potansiyeli bence 15 milyar Euro'nun üzerinde" dedi.
Bizzarri, De Sarno'nun defilesinden bir gün sonra, Eylül ayında görevinden ayrılacak ve yerine daha önce Kering Grubu'nun genel müdürü olan Jean-François Palus geçecekti. Bu yeniden yapılanma ilk kez kreatif direktörlük yapacak biri için istikrarı bozucu olabilirdi ama De Sarno defileden bir hafta önce telefona sarıldığında farklı bir hikâye anlatıyor. "Elbette büyük bir değişimdi ama benim için değil çünkü ben oldukça yeniyim. Bunun artık daha büyük bir evrim olduğunu hissediyorum; tüm kilit insanlar, hepimiz yeniyiz." De Sarno'nun omuzlarında çok yük var ama o hazır. "Çok heyecanlıyım" diyor. "İşimin bir parçası olduğu için süreci biliyorum ama bunun arkasındaki duygu tarif edilemez."