Siyah Susam, Matcha’nın Yerini mi Alıyor?

Matcha uzun süredir hayatımızda. Menülerin, mutfak raflarının, wellness rutinlerinin olmazsa olmazı. Ancak trend dünyası hiçbir zaman olduğu yerde durmaz! Şimdi sahnede daha koyu, daha karakterli bir oyuncu var: Siyah susam. Peki bu lezzet, matcha’nın açtığı yolu takip ederek yeni “it” süper gıda olabilir mi?

Kadim Bir Lezzetin Modern Geri Dönüşü

Siyah susam, Asya mutfaklarında ve özellikle geleneksel Çin tıbbında yüzyıllardır önemli bir yere sahip. Enerjiyi desteklediğine, saç ve cilt sağlığına iyi geldiğine, bedeni soğuk aylara hazırladığına inanılıyor. Uzun süre sadece tatlılarda, soslarda ya da macun formunda karşımıza çıkan bu yoğun aromalı tohum, bugün modern kafe menülerinde yepyeni rolüyle, black sesame latte (siyah susamlı latte) olarak karşımıza çıkıyor.

Matcha’nın törensel hafifliğinin aksine, siyah susam daha tok, daha kavrulmuş ve topraksı bir tat sunuyor. Bitkisel sütlerle birleştiğinde ise doyurucu bir içecek hâline geliyor. Sosyal medyada hızla yayılan gri-siyah tonlu bu latte’ler, estetik açıdan da fazlasıyla güçlü bir imza niteliği taşıyor.

Tabii siyah susamın yükselişi tesadüf değil. Son yıllarda wellness dünyasında, daha köklü ve işlevsel içeriklere yönelme söz konusu. Şekerli, aromalı içeceklerden uzaklaşan tüketici, minerallerin, doğal yağların ve gerçek besin değerinin arayışında.

Siyah Susamın Faydaları

Siyah susam; kalsiyum, demir ve magnezyum açısından zengin, güçlü antioksidanlar içeriyor. Sağlıklı yağ profili sayesinde uzun süre tok tutuyor. Bu yönleriyle, kafeinle gelen âni yükselişten ziyade daha dengeli bir enerji sunuyor. Matcha’nın zihinsel berraklık vaadine karşılık siyah susam, bedensel güç ve köklenme hissiyle öne çıkıyor.

Bunun yanı sıra güzellik tarafında da bilenen faydaları var. İçerdiği E vitamini ve antioksidanlar sayesinde cilt bariyerini desteklerken, saç sağlığına da besleyici bir katkı sağlıyor. 

Matcha’nın Yerine Geçecek mi?

Burada önemli bir ayrım var: Matcha törensel geçmişiyle, çay seremonileriyle ve küresel bilinirliğiyle bir kültür. Siyah susam ise henüz bu ölçekte bir yaygınlığa sahip değil. Ancak bu, onun etkisini küçültmüyor. Aksine siyah susam, Matcha’nın açtığı alanı farklı bir ruh hâliyle dolduruyor; daha sessiz, daha ağırbaşlı ve yorumlanmaya açık bir lezzet dili sunuyor.

Siyah susam, lattenin yanı sıra dondurmalarda, ekşi mayalı ekmeklerde ya da tahin benzeri sürülebilir formlarda ve matcha ile hibrit karışımlarda da karşımıza çıkıyor. Bu da onun tek bir kategoriye sıkışmadan, mutfağın ve wellness dünyasının farklı alanlarına yayılabileceğini gösteriyor.

Kısaca, matcha zihni açıyorsa, siyah susam köklendiriyor. Görünüşe bakılırsa, wellness dünyası ikisine de yer açmaya hazır.