Haftalık E-Bülten
Moda dünyasında neler oluyor? Yeni fikirler, öne çıkan koleksiyonlar, en vogue trendler, ünlülerden güzelllik sırları ve en popüler partilerden haberdar olmak için haftalık e-bültenimize kaydolun.
Koronavirüs salgınının yayılmaya başladığı ilk günden itibaren gerek sosyal medyadan gerekse telefon mesajlarından sürekli bilgi akışı oluyor. Bu bilgilerin hangisi doğru, hangisi yanlış bilmeden okuyoruz. Yanlış bilgi ise çoğu zaman bireyleri paniğe sürüklüyor. İşte merak edilen 5 soru ve cevabı
Fotoğraf: @lottaliinalove
Koronavirüs salgınının yayılmaya başladığı ilk günden itibaren gerek sosyal medyadan gerekse telefon mesajlarından sürekli bilgi akışı oluyor. Bu bilgilerin hangisi doğru, hangisi yanlış bilmeden okuyoruz. Yanlış bilgi ise çoğu zaman bireyleri paniğe sürüklüyor. İşte merak edilen 5 soru ve cevabı.
Bağışıklığı güçlendirmek için nasıl beslenmeliyiz?
Özellikle bu dönemde birçok kişinin bağışıklık sistemini güçlendiren ve virüslerden koruma sağlayan mucizevi besinler aradığını tahmin edebiliyorum. Ama bağışıklık sistemini güçlendiren tek bir besin veya uygulama ne yazık ki yok. İyi yaşam ve beslenme kocaman bir bütün ve güçlü bir bağışıklık sistemi de bu bütünün devamlılığı sayesinde olur. Vücudumuz her gün 50’den fazla besin ögesine ihtiyaç duyar. Yani güçlü bir bağışıklık sistemi gün içinde aldığınız proteine, kaliteli karbonhidrata, vitaminlere, minerallere, esansiyel yağ asitlerine ve diğer birçok bileşene bağlı. Hem sağlıklı beslenmek hem de bağışıklık sisteminizi güçlendirmek için gün içinde düzenli öğün yapın. Her gün yeterli protein almayı ihmal etmeyin, kahvaltıda yumurta, peynir veya ana öğünlerde et, köfte, balık gibi besinlerin yanında kuru baklagillerin de protein içeriğinden faydalanabilirsiniz. Beslenmemizdeki en iyi vitamin- mineral ve antioksidan kaynağı besin grubunun sebze ve meyveler olduğunu unutmayın, her gün 5 porsiyon taze sebze ve meyve tüketin. Tam tahıllar ve yağlı tohumlara da beslenmenizde dengeli bir şekilde yer verin. Her gün en az 2 litre su için. Bütün bunların yanı sıra eğer yetersizliğini yaşadığınız bir vitamin veya mineral varsa takviye etmek de önemli.
Fotoğraf: Getty Images Turkey
Sarımsak yemek koronadan korur mu?
Bu konuda beslenmeyle ilgili de bir çok efsane var. Sarımsak ve kelle paça çorbası da bunlardan biri. Hiçbir besin sizi tek başına koronavirüse yakalanmaktan korumaz. Sarımsak bazı antimikrobiyal özelliklere sahip olabilen sağlıklı bir besin olsa da salgından sarımsak tüketerek korunabileceğinize dair maalesef bir kanıt yok. Şu ana kadar kullanmadığınız hiçbir besin takviyesini de bu dönemde doktorunuza sormadan gereksiz yere vücudunuza yüklemeyin. Kendinizi bilgi kirliliğinden koruyun.
Fotoğraf: Getty Images Turkey
Zerdeçal koronavirüsün tutunmasını kolaylaştırır mı?
Koronavirüs ortaya çıktığı ilk günden itibaren zencefil ve zerdeçalle ilgili kaygılarda konuşulmaya başlandı. Oysaki kanıta dayalı bilim bu konuda oldukça net. Zencefil ve zerdeçal içindeki bileşenlerle beraber antiviral etki gösteriyor. Yani virüsün tutunmasını kolaylaştırmak, artırmak gibi bir etkisi yok bunun yerine virüsün aktivitesini zayıflattığını gösteren çalışmalar var. Bununla ilgili son günlerde çalışmalar da yayınlandı ben bir tanesini sizinle paylaşmak istiyorum. Mart ayında yayımlanan bu çalışma antiviral ilaçlar ile bazı fitokimyasalları karşılaştırmış, bu fitokimyasalların içinde zerdeçalın etken maddesi olan kurkumin de var. Çalışmanın sonucu, kurkuminin de dahil olduğu bazı fitokimyasalların korona virüse karşı en az ilaçlar kadar etkili olabileceğini gösteriyor. Bu konuda yapılmış daha fazla çalışmaya ihtiyaç duyulsa da, şu anda kanıta dayalı tıp gösteriyor ki zencefili de zerdeçalı da bağışıklık sisteminizi desteklemek için rahatlıkla tüketmeye devam edebilirsiniz.
Korku ve stres bağışıklık sistemini etkiler mi?
Bu dönemde stres ve kaygı seviyeleriniz yükseldiyse, birçok konuda daha hassas olmaya başladıysanız korkmayın. Dünya üzerinde birçok kişi sizinle aynı duyguları aynı kaygıları paylaşıyor. Ben de dahil. Sizi çok iyi anlıyorum, ben de benzer duyguları yaşıyorum. Ama eğer korktuğunuz ve endişe yaşadığınız şey hastalığa yakalanmaksa inanın stres seviyenizin yükselmesi riskinizi artıracaktır. Bu konuda başından beri bende panik yapmak yerine tedbirli olmak gerektiğine inanıyorum. Çünkü kronik stres bağışıklık sisteminin zayıflamasına neden olur. Strese girmek yerine tedbir almaya odaklanmak kendinizi daha iyi hissetmenize yardımcı olacaktır. Eminim siz de birçok yöntem bulmuşsunuzdur. Stres seviyelerinizi azaltmak için evde meditasyon veya yoga yapabilirsiniz. Ev koşullarınızda yapabileceğiniz egzersizler bu dönemde çok daha değerliler. Çünkü stres seviyelerinizi azaltırken aynı zamanda bağışıklığınızı da güçlendirecekler.
Evde kalmak neden önemli?
Koronavirüsle mücadele edebilmek ve yayılmasını önleyebilmek için bireysel olarak yapmamız gerekenler var. Bunlardan ilki hepimizin son günlerde gündemine oturan hijyen kuralları. Ellerimizi sık sık 20 saniye olacak şekilde yıkamak ve ellerimizi ağzımıza, yüzüme, burnumuza değdirmemek. Bunun yanı sıra son günlerde gerek televizyonda gerekse sosyal medyada çokça duyduğumuz üzere EVDE KALMAK. Koronavirüsün genç nüfusu yaşlılara göre daha az etkilediği bir gerçek ama şunu da unutmayın ki yapılan bir çalışma bulaşmanın çok büyük bir çoğunluğunun hiçbir şikayeti olmayan kişilerden olduğunu söylüyor. Yani kendinizi iyi hissetmeniz virüsü taşımadığınız ve bir başkasına aktarmayacağınız anlamına gelmiyor. Kendinizi iyi hissetmenize ve hiç bir belirti göstermemenize rağmen virüsü taşıyabilir ve bir başkasının virüsten etkilenmesine neden olabilirsiniz. Bu sebeple en azında bu dönemde, mümkün olduğunca evde kalmak çok daha büyük bir önem taşıyor.