Haftalık E-Bülten
Moda dünyasında neler oluyor? Yeni fikirler, öne çıkan koleksiyonlar, en vogue trendler, ünlülerden güzelllik sırları ve en popüler partilerden haberdar olmak için haftalık e-bültenimize kaydolun.
Lüks moda "gerçek" olabilir mi?
2024-25 Sonbahar/Kış Milano Moda Haftası’ndaki tüm defileler aynı fikir etrafında şekillendi: İnternetin moda sirkindeki rolünü kabul etmek. Glenn Martens, Diesel defilesini neredeyse 1.000 canlı izleyicinin yüzleriyle doldurulmuş devasa bir Zoom ızgarasının arkasına yerleştirirken, Beate Karlsson'un defile finalinde markası Avavav'ın 2017'deki kuruluşundan bu yana aldığı nefret yorumlarından bazılarını gösteren iki ekran yer aldı. Aralarında Sabato de Sarno ve Matthieu Blazy'nin de bulunduğu pek çok tasarımcının defile notlarında "gerçeklik"ten bahsettiği bir sezonda, bedensiz bir izleyicinin varlığı daha da dikkat çekiciydi. Ne de olsa, en saygın moda editörlerinden bazıları bile bu defileleri kendi şehirlerinde bir bilgisayar ekranının arkasından izlemiş olacak. Bu da dile getirilmeyen bir soruyu gündeme getirdi: Lüks moda "gerçek" olabilir mi?
Prada 2024-25 Sonbahar/Kış
Bu soruyu en iyi yanıtlayan marka hiç şüphesiz Prada oldu. İtalyan moda evi 2024-25 Sonbahar/Kış koleksiyonunu bir kez daha pleksiglas bir podyumda, bitki ve sonbahar kalıntılarından oluşan insan yapımı bir ekosistemin üzerinde sergiledi. Yaratılan bu ortam sayesinde "gerçek", gözlerini yeterince uzağa dikmek isteyenler tarafından görülebiliyordu. Kuliste ise Miuccia Prada ve Raf Simons romantizm ve duygular ile geçmişin günümüzü şekillendirmesinin önemi hakkında konuştu: "Nostalji fikrinden nefret ediyorum - sanki tarih size bir şey öğretmiyormuş gibi. Tarih size her şeyi öğretir, özellikle de zor anlarda. Bu, tarih tarafından şekillendirilmiş bir koleksiyon. Ancak bu nostaljiyle ilgili değil, anlayışla ilgili.” Ferragamo ve Fendi de günümüzü etkilemek için geçmişten ilham alıyor: Kim Jones'un koleksiyonu heykelsi terzilik ve Blitz Kids'i anımsatan puantiyeli nakışlar ile Roma'nın klasik anıtları ve Londra'nın Yeni Romantiklerinin bir seansıydı; Maximilian Davis'in koleksiyonu ise özenle saçaklandırılmış mini elbiseler ve haki düşük belli paltolar ile 20'lerin genel yükselişini çağrıştırıyordu. İçinde bulunduğumuz algoritmik nostalji döngüleri çağında -2020'den itibaren TikTok'un moda olduğu herhangi bir sayıya bakınız- geçmiş kendimizi daha insancıl hissetmemizi sağlıyor.
Bottega Veneta 2024-25 Sonbahar/Kış
Sabato de Sarno ikinci Gucci koleksiyonunda kadınların gerçek dünya hakkında çok fazla düşünmek zorunda kalmadan içine girebilecekleri bir gardırop yaratarak gerçek dünyayı temel almaya çalıştı. Bazen degrade payetlerle dikilmiş ve pantolonsuz giyilen güzel bir palto, insanın kendini insan hissetmesi için yeterlidir. Defile notlarında "Hayallerim, tıpkı stil anlayışımda olduğu gibi, her zaman gerçeklikle örtüşür. Çünkü ben yaşamak için başka bir dünya aramıyorum, daha ziyade bu dünyada yaşamanın yollarını bulmaya çalışıyorum." Açıklamasını yapan de Sarno defile sonrasına basına yaptığı açıklamada kıyafetlerinin ticari olup olmamasını "umursamadığını", çünkü amacının sokakta onları giyen gerçek insanlar görmek olduğunu söyledi. Matthieu Blazy'nin yeni Bottega Veneta koleksiyonunda da tasarımcının daha önce sık sık kullandığı oyuncaklı materyalleri bertaraf eden bir dürüstlük vardı. Kendisi defile öncesi "Hepimiz aynı haberleri izliyoruz. Bu noktada kutlama yapmak çok zor. Giyinmek bizi haysiyetli kılan ve insan yapan şeydir. Hiçbir şey kalmadığında, yine de kendinizden bir şeyler yaratmaya çalışırsınız” açıklamasını yaparak dikkatleri üstüne çekti. Bu koleksiyon, Blazy'nin bir gardırop tasarlamaya en çok yaklaştığı andı - sadece gelecek zamanda düşünen bir kadının gardırobu oldu.
Versace 2024-25 Sonbahar/Kış
Marni'den Francesco Risso, Blazy'nin küçümseyici yaklaşımını bir adım öteye taşıdı. Risso, Vogue’a koleksiyonunda yer alan geometrik pelerinler, çan şeklindeki elbiselei ve sanki şeklin özüne indirgenmiş gibi hissettiren oval paltolar için "Tüm referans noktalarını, moodboard’ları ve moda ikonlarını unutmanızı istedim," açıklamasını yapıyor. MM6 Maison Margiela ise markanın "açık uçlu giysiler" olarak tanımladığı, gizlice pelerin kılığına bürünmüş hırkalar gibi siluette küçük soyutlamalar olsa da, "belirli bir körlük" ve "açık sözlülükten" bahsetti. Adrian Appiolaza'nın Moschino için hazırladığı ilk koleksiyonundaki baget miydi yoksa baget çanta mı? Jil Sander'in puffer montları ve Sunnei'nin yorgan kabanı da benzer noktalara parmak basıyor; belki de sabahları giyinmenin temel nedeni kendimizi dış etkenlerden koruma isteğimizdir. Ayrıca Versace'nin finalinde karşımıza çıkan zincir zırhlı sütun; Max Mara'nın "benimle konuşma" diyen kaşmir paltoları; ve Feben'in burgulu elbiselerinden yükselen hacimli omuzlarına göz atmayı da unutmayın. Londra'da bir ekranın arkasından Milano Moda Haftası’nı gözlemlerken, belki de gerçeğe dönüşmesini en çok istediğim şey Hulkvari bir gelecekti.