Haftalık E-Bülten
Moda dünyasında neler oluyor? Yeni fikirler, öne çıkan koleksiyonlar, en vogue trendler, ünlülerden güzelllik sırları ve en popüler partilerden haberdar olmak için haftalık e-bültenimize kaydolun.
Lady Gaga’nın ArtRave: The Artpop Ball dünya turnesinin Avrupa ayağı İstanbul ile başlıyor. 21 tır, 150 kişilik ekip, 146 metrelik hortumla şişecek çiçekler ve 15 ağaçtan oluşan devasa bir bahçe, 14 gardırop. Hepsi yüklendi, 16 Eylül’de geliyor. Kostümün şov dünyasındaki öneminden bahsetmek için Lady Gaga’dan ala vesile olamazdı.
“Moda her şey demek” diyor, Lady Gaga. “Sahnede giyeceğim kostümleri henüz şarkılarımı bestelerken düşünmeye başlıyorum. Benim için her şey performans sanatı ve moda üzerine kurulu. Bunların tümü bir araya gelerek gerçek bir hikayeye dönüşüyor ve bana süperfanlarımı getiriyor. Her seferinde yeniden görmek istediğim şey bu:Öylesine güçlü bir imge olmalı ki fanlarım her parçamızı tatmak, yalayıp yutmak istemeli.”
Brandon Maxwell 2012 yılından beri Haus of Gaga’nın moda direktörü. Ünlü Amerikalı stylist, 2009’dan 2012’ye Lady Gaga’nın moda direktörlüğünü yapan Nicola Formichetti’nin asistanıydı. Formichetti, 2012 yılında “Günde 12 kez kılık değiştiriyor; çılgınlık…” diyerek bireysel projelerine odaklanmak üzere Haus of Gaga’dan ayrıldı ve görevi Brandon Maxwell devraldı. Yani Maxwell ve Gaga, tüm davet ve sahne kostümleri için yaklaşık 6 yıldır birlikte çalışıyor.Brandon’ın 16 Eylül’deki Lady Gaga konserine dair ilk söylediği: “Bekle ve gör İstanbul.”
“Sahne şovları onun en akıl almaz yanı, Lady Gaga gerçek bir showgirl” diyor, Brandon. “Canlı performanlarda göz kamaştırıyor, onu hiç sahnede gördün mü bilmiyorum ama izlerken aklın yerinden uçuyor. Lady Gaga hayranlarına en kusursuz şovu sunmak için para, zaman, enerji ve yaratıcılık neyi varsa hepsini ortaya koyuyor.”
ArtRave: The Artpop Ball turnesi bu yıl Mayıs ayında Amerika’yla başladı. Turnenin Avrupa ayağının başlangıç noktası ise İstanbul. Brandon ve Gaga şov kostümlerini hazırlamak için üç ay çok yoğun çalışmışlar. “Parlak renkler, hacim, umulmadık materyallerle şölene dönüşen kostüm ve aksesuarlar… Bayılacaksınız. Bu kez kostümler için ultra lüks modaevlerinden çok, genç tasarımcılarla çalıştık. Tabii Gaga’nın Versace gibi olmazsa olmaz markaları da var. Fakat turnenin konsepti, sanat ve rave partileri olduğundan bize heyecan veren yeni isimlerle işbirliği yapmak, taptaze fikirlerini sahneye koymak istedik.” İngiliz tasarımcı Dayne Henderson bunlardan biri. Lateks kullanımı üzerine uzmanlaşan Dayne, markasını 2012 yılında kurmuş. Brandon Maxwell’in twitter hesabına kostüm tasarımlarından birinin fotoğrafını göndermiş ve banko! Birkaç gün içinde Haus of Gaga Dayne Henderson’la iletişime geçmiş. “Lady Gaga, Dayne’in lateksten tasarladığı şişme kostüm ve dev saç aksesuarlarını İstanbul’daki konserinde giyecek. Göreceksiniz, inanılmazlar.”
Modayla Müzik Etle Tırnak
Moda ve müzik; kostüm ve sahne performansıetle tırnak gibi. Cher’i düşünün; Leigh Bowery, David Bowie’yi… Lisede tiyatroda oynayan, New York’un ünlü müzikal tiyatro okulu Collaborative Arts Project 21’de okurken müzik üzerine kariyer yapmak için okulu bırakan Stefani Joanne Angelina Germanotta, namı diğer Lady Gaga’ya, sahnesini gerçek bir şov platformuna dönüştüren bu isimler ilham verdi. “Moda ve müzik birbirinden güç alan disiplinler” diyor, Brandon Maxwell. “Müzisyenler sahne imajlarıyla birer rol modele dönüşüyor. Gaga bunun benzersiz bir örneği.”
Hatırlayın, Lady Gaga 2010 yılında MTV Video Müzik Ödüllerinde Arjantinli tasarımcı Franc Fernandez’in tasarladığı ve Nicole Formichetti’nin style ettiği tamamı çiğ etten yapılmış bir kostüm giydi. Gaga, hayvan hakları savunucularından büyük tepki alan bu kostümle politik bir mesaj vermek istediğini söyledi. Amerika Birleşik Devletleri ordusunun gay ve lezbiyenleri ötekileştiren “Don't ask, don't tell / Ne sor, ne söyle” seksüel oryantasyon politikasını kınayarak, insanların diledikleri yaşam biçimi ve inançları için mücadele etmesi gerektiğini savundu. Bu kostüm Washington’daki National Museum of Women in the Arts müzesinde, Lady Gaga’nın politik mesajıyla birlikte sergilendi. South Carolina Üniversitesinden sosyolog Mathieu Deflem, Lady Gaga’nın global ününün modern kültüre etkisini tartışan Lady Gaga ve Şöhretin Sosyolojisi isimli bir kurs açtı. Bu haberle ilgili uzatılan mikrofonlara Gaga şöyle söylemişti: “Bu kursa katılmak benim için çok sıkıcı olurdu, zira söyleyecekleri her şeyi zaten biliyorum. Ama araştırılacak bir projeye, üniversitede bir derse dönüşmek kesinlikle gurur verici.”
Kostüm hazırlıklarında saatlerini Lady Gaga’yla geçiren Brandon Maxwell, Gaga’nın moda algısına hayran. “Kostüm odasına adım atar atmaz neyi giymek istediğini, neyi istemediğini söylemesi için ona saniyeler yeter. Bir dahi. İnanın Lady Gaga gibiler dünyaya çok nadir geliyor. Moda direktörü ve stylisti olarak benim yapmam gereken, sahnede düşlediği karaktere dönüşmesi için aradığını bulmakta ona yardımcı olmak. Benim işim küratörlük. Zira Gaga ne istediğini zaten çok iyi biliyor.”
Lady Gaga V Magazine’de moda yazdığı köşesi Memorandum No:1’de şöyle demişti: “Ben kendim, yalnızca etek ucu, siluet, boncuk işi ya da ayakkabı topuğunun yapısına bakarak tasarımı ilk kimin yaptığını, hangi Fransız ressamdan çalındığını, sonrasında hangi tasarımcılar tarafından yeniden yorumlandığını,hangi kültürel ve müzikal akımın başlangıcı- sonu - belirleyecisi ya da hangi trendin dirilişi olduğunu söylerim. Mark Bolan gibi giyinen, Jerry Hall gibi yürüyen, Casino’dan Ginger’ın fiyakasına, Isabella Blow’un gizemine sahip bir rock star olmayı hayal ederdim. Bu iki satırı anlamayan hiç bir yazar hatta hiçbir kimse moda hakkında eleştiri yapmamalı, moda yazmamalı.”
Lady Gaga ile çalışmak zor mu, Brandon’a soruyorum: “Lady Gaga ile çalışmak büyük şans” diye cevap veriyor: “Bütün şöhreti bir yana, o dünyanın en iyi kalpli insanı.”