Vogue Kitap Kulübü: The Ticking Heart

Vogue Kitap Kulübünün ilk önerisi The Ticking Heart, "insan kalbinin amacı ne?" sorusuyla hayal gücü ve kalbinizin sınırlarını zorluyor! İlk kitabı All My Friends Are Super Heroes ile edebiyat dünyasında erken kabül alan Kanadalı yazar/yönetmen/radyo sunucusu Andrew Kaufman, bu yıl çıkan son romanı The Ticking Heart ile acı gerçekleri tatlı fantezi dünyasında sunmaya kaldığı yerden devam ediyor. Adeta büyükler için masallar anlatan kitaplarıyla Kaufman, naif hayal gücü ve özgün hikaye anlatımıyla akıllara kült Beat yazarı Richard Brautigan’ı getiriyor.

Geçmişinde yaşayan, boşanmış bir adam olan Charlie Waterfield, kaçamadığı tek şey olan hayatı içinde sıkıştığını fark edince Metaphoria adındaki ikinci bir dünyada kendini buluyor. Charlie’ye Metaphoria’da 24 saatlik büyük bir dedektiflik görevi veriliyor. Tanımadığı bir adamın kayıp kalbini bulmakla görevlendirilen Charlie, başarılı olmazsa kalbi yerine yerleştiren bir bombanın patlama tehlikesiyle karşı karşıya. Her şeyin bir anlamı olduğu, korku ve düşüncelerin objelere dönüştüğü fantastik dünya Metaphoria’da insan kalbinin duygusal amacını bulmaya çalışan Charlie Waterfield, spiritüel yolculuğu sırasında kalbiyle olan ilişkisini ve sevme kapasitesini de keşfediyor.

“Bütün aşklar biter, bazıları diğerlerinden daha uzun sürer ama tüm aşıklar biter” sözleriyle Andrew Kaufman, bizi sonsuz aşk masalından uyandırıp, başarısızlığın aşkın bitmesi değil bitişini reddetmek olduğunu hatırlatıyor.

Kitabın ana karakteri Charlie, kendini savunmasız bırakan kalbini sevmediğini itiraf ederken, yazar sevilme isteğinin hepimizi zayıf yaptığını ve kalp kırığının insan olmanın ortak koşuluğu olduğunun altını çiziyor. The Ticking Heart, bazen biten ilişkinin ya da sevginin değil de o ilişki ve sevginin hayaletinin yasını tutarken hayatı nasıl bir bekleme odasına çevirebileciğinizi illüstre ediyor. Umut nasıl tehlikeli olabilir, kendimizi tanımladığımız acılardan nasıl kurtulabiliriz sorularının cevaplayan The Ticking Heart, yara izini takip ederek iyileştirici bir edebiyat terapisi sunuyor.

Peki kitabın ana problemine dönecek olursak, insan kalbi ne işe yarıyor? Birlikte olup yalnız hissetmemizi engellemek için mi var yoksa kendimizi korumamız için mi... Belki de kalbimiz, bizi birbirimize erişmemizi sağlayacak kadar güçlü olması için var. Bu ve bunun gibi birçok önemli sorunun cevabını The Ticking Heart'ın sayfaları arasında kaybolurken bulabilirsiniz.