Haftalık E-Bülten
Moda dünyasında neler oluyor? Yeni fikirler, öne çıkan koleksiyonlar, en vogue trendler, ünlülerden güzelllik sırları ve en popüler partilerden haberdar olmak için haftalık e-bültenimize kaydolun.
Şifa veren kristallerden kahinlere, mistik wellbeing uygulamaları bizi tamamen etkisi altına aldı. Peki, bu pratikler gerçekten işe yarıyor mu?
Ben pek spiritüel biri sayılmam. The Row’un New York 2018 Sonbahar/Kış defilesine girerken elime çubuk şeklinde berrak bir kuvars taşı verildiğinde hemen bırakıvermiştim. Yoga derslerinde mantra’lar ve ilahiler söylenmeye başlanınca yüzüm kızarır, arkadaşlar arası sohbet burç muhabbetine döndüğünde gözümün feri söner. Bu yüzden, ilk tarot seansım için bir kahin ve Psychic Sisters’ın kurucusu olan Jayne Wallace ile FaceTime’da mutfak masamda otururken tüylerimin diken diken olduğunu hissetmek benim için büyük bir sürpriz oldu. Wallace sakince, büyükannemle bağlantı kurduğunu ve büyükannemin yeni evimi beğendiğini ama arkaya çift katlı kapılar eklemeye fazla takılmamam gerektiğini aktardı. O eve yeni taşınmıştık.
Siz sormadan söyleyeyim; ne ev içi dramlarımı ne de dekorasyon ikilemlerimi sosyal medyada paylaşan bir insanımdır. Wallace’ın 30 dakikalık seans sırasında benimle paylaştığı, hangi kaynağa dayanarak bilebileceğini açıklayamadığım son derece kişisel ayrıntılar var. “New-age” tarzı şifa hikayelerini sahte olarak damgalamak hâlâ cazip. Yine de, başka hiçbir şeye benzemeyen geçtiğimiz bir yıl boyunca, giderek daha fazla sayıda insan alternatif wellness uygulamalarına yönelerek kendi evlerinin konforunda (veya konforsuzluğunda) bir şeylerle –olur olmaz her şeyle– bağ kurmaya çalışıyor.
Fotoğraf: Emma Summerton
2006’dan beri Londra’da Selfridges alışveriş merkezinde çalışan ve müşterileri arasında Kim Kardashian West ile Kate Hudson bulunan, yaklaşık 20 şifacıdan oluşan bir ekibi yöneten Wallace, daha önce yurt dışındaki müşterilere sunulan uzaktan şifa hizmetlerinin artık standart işleyişe dönüştüğünü söylüyor: “İnsanlar Zoom veya FaceTime üzerinden danışmanlık almaya çok daha açık.” Asos ve Holland & Barrett mağazalarında stoklanan kristal, mum, tütsü ve yağ çeşitlerinin satışları da şu sıralar bir patlama yaşıyor. “İnsanlar artık bu ritüelleri tuhaf bir kült veya cadılık olarak görmüyor. Bugün bir süpermarkete bile girip kristal satın alabilirsiniz. Bir de hiç bu kadar çok adaçayı satmamıştım. Herkes evini negatif enerjiden temizlemek istiyor.”
16 yıllık medyum ve şifacı Emma Lucy Knowles da benzer bir talep gördüğünü söylüyor: “Son beş yıl gerçek bir dönüm noktası oldu. İnsanlar şifa hakkında daha açık bir şekilde konuşuyor ve sosyal medya onların daha az utanmalarına yardımcı oldu” diyor. Knowles’a göre, geçen yıl boyunca uzaktan şifa için yapılan başvuruların hacmi “devasa” oldu. “Çalışma şeklimi geliştirmemi sağladı. Daha önce uzaktan çalışma yaparken müşteriyi görmeme bile gerek yoktu. Ama şimdi Zoom’da yüz yüze sohbet edip insanlara enerji çalışmaları hakkında bilgi verirken daha fazla zaman harcıyorum.”
Kristaller belki de mistik aydınlanmaya giden en erişilebilir kapı; zor zamanlarda fiziksel olarak tutunabileceğiniz bir şey. Psychic Sisters, pandemi süresince Selfridges mağazasındaki merkezlerinde kristal satışlarında yüzde 50 artış gördü. Kristalin yanında taşlar da takıyoruz: Net-a-Porter, New York merkezli JiaJia markasının selestin, ametist ve gri kuvars kovuk kristallerinin tamamen tükendiğine ek olarak (parça başına yaklaşık 200 Sterlin), safir kolyelerinde de (yaklaşık 500 Sterlin) artan satışlar gördüğünü raporluyor. Bu arada, TBalance’ın enerji yükseltici boncuklu sloganlarla setler hâlinde hazırlanan kristal bilezikleri, perakendeci üzerinden Ekim ayında piyasaya sürüldüğünden beri defalarca tükendi.
Bamford’ın Cotswolds’daki yenilenen spa merkezinde açılan şifalı kristal kulübe, bu alanda gözde bir yer. Eylül ayında, yeşim taşı ve ametist kullanan ses banyolarıyla masajların yanı sıra lenfatik akışı desteklemek ve şişkinliği azaltmak için kristal gua sha taşı kullanan yeni bir wellness yüz masajının da lansmanı yapıldı. Bamford’ın 70 yaşındaki kurucusu Carole Bamford ilk kez 20 yaşında Hindistan’a yaptığı bir gezi sırasında öğrendiği kristalleri on yıllardır kullanıyor. “Aslında meditasyon çalışmak için üç aylığına gitmiştim” diye hatırlıyor. “Çok da spiritüel nedenlerden dolayı değildi; The Beatles sayesinde gitmiş bulundum.” Sevginin artması için komodinin üzerine bir gül kuvars koyarak uyuyor. “İnsanların benim abuk sabuk şeylere inanan biri olduğumu düşünmesini istemiyorum çünkü değilim. Ama ben gerçekten içgüdüye inanırım, sezgilere. Pek çok insan bu dediğimle bir bağ kuracaktır. Pandemi, birçok insanın farklı bir yaklaşım benimsememiz gerektiğini anlamasını sağladı.”
Eski bir moda satın alma uzmanı olan Yasmin Sewell, yeni işinin merkezine enerji kuvvetlendirmeyi yerleştirdi. Avustralya doğumlu, Londra’da yaşayan Sewell, 20’li yaşlarının başından beri yoga, reiki ve bir tür enerji şifası olan bütünleştirici kuantum tıbbı uyguluyor ve moda kariyerine sezgilerinin rehberlik ettiğini söylüyor. Yine de manevi yönünü her zaman gizli tutmak zorunda hissettiğini belirtiyor: “Spiritüel alana inançlı olarak doğdum ama bazı insanların bundan hoşlanmadığının her zaman aşırı farkındaydım” diye gülümsüyor. Sewell, Mayıs ayında bir sağlıklı yaşam markası olan Vyrao’yu İngiliz parfümör Lyn Harris’in bitki ve çiçek ilaçları kullanarak yarattığı beş kokuyla piyasaya sürdü. Her şişe kendi Herkimer elmas kristaliyle birlikte geliyor. “Bence koku, wellbeing için güçlü bir araç, gerçekten duygularınızı hissetme biçiminizi değiştirebilir” diye açıklıyor. Selfridges merkezinde gerçekleşen lansman pop-up’ında hemen satılan mini şişelerden oluşan hediye setiyle Free ve Witchy Woo parfümleri en çok satan kokular oldu.
Kuvars taşından bir çubuğa sarılmak veya haftalık bir ses banyosuna katılmak hayatınızı değiştirebilir mi? Tabii ki hayır. Ancak günlük rutininizi ritüelleştirmek, belirsiz zamanlarla bir tür başa çıkma mekanizması olarak işe yarayabilir. “Bütün bunlar sadece kendimizi daha iyi hissetmek için bulduğumuz araçlar. Bu kadar basit” diyor Sewell. “Sizin için ne işe yararsa o.”