Haftalık E-Bülten
Moda dünyasında neler oluyor? Yeni fikirler, öne çıkan koleksiyonlar, en vogue trendler, ünlülerden güzelllik sırları ve en popüler partilerden haberdar olmak için haftalık e-bültenimize kaydolun.
Sağlıklı yaşam uzmanı Chantal Donnelly’den partnerinizin stres dilini öğrenin.
Kaliteli vakit geçirmek, fiziksel temas ya da sürprizler yapmak gibi ilişkideki sevgi dilini oluşturan kavramlara az çok aşinasınızdır. Partnerinizin sevgi dilini bilmek; iletişim becerilerini geliştirirken aranızdaki duygusal bağı derinleştirebilir, yanlış anlamaları azaltabilir ve ilişkinizdeki tatmin duygusunu artırmak gibi birçok olumlu geri dönüş sağlayabilir. Peki ya ilişkideki stres dili? Partnerinizin stres belirten davranışlarını kolaylıkla ayırt edebiliyor musunuz? Sağlıklı yaşam uzmanı Chantal Donnelly tarafından keşfedilen stres dilleri ilişkide strese nasıl tepki verdiğimiz ve ifade etme şeklimize odaklanıyor. Yazının devamında Donelly’nin bulduğu beş stres dilini inceleyin ve ilişkiniz üzerindeki etkilerini keşfedin.
Hızlı Öfkelenenler
Hızlı öfkelenen bir partneriniz varsa savaş ya da kaç mekanizmasıyla hareket ediyor olabilir. Beyinleri, vücutlarına acil bir tehlike olduğunu söyler ve partnerlerine bir anda sinirlenme eğilimindedirler. Bu stres diline sahip kişiler, saldırgan ve öfkeli hareketler sergileyerek suçu birisine ya da başka bir şeye atarak eleştirmeye çalışırlar. Öte yandan tepkisel öfke, paranoya ya da yıkıcı düşünceler sergileyebilirler, konuşmanın ortasında öfkeyle fırlayabilirler ya da stres altında olmalarından dolayı partnerlerini suçlayabilirler.
Her Konuyu Üstlenmeye Çalışanlar
Her konuya maydanoz olan insanları bilirsiniz, işte bu stres diline sahip kişiler kendilerini ilgilendirmeyen durumları bile düzeltmeye çalışırlar. Yararlı bir tepki gibi görünse de zamanla bu durum partnerinize ebeveynlik yapıyormuşsunuz gibi görünmenize sebep olabilir. Öte yandan fazla söyleniyor, sınırları aşıyor ya da partnerinizin yeteneklerine güvenmiyorsunuz gibi izlenimler yaratmanıza sebep olabilir.
Sorunları İnkar Edenler
Genellikle çocukluklarında stres belirtilerine sahip olmanın bir zayıflık göstergesi olduğuna inandırılan bireyler için inkar etmek bir çeşit koruma mekanizması haline gelmiştir. İlişkide inkar eden kişiler, gerçekleri göremeyecek kadar iyimser olurlar ya da sorun ortadan kalkana kadar görmezden gelmeyi seçerler.
Hissiz Görünenler
Herkes arada bir sorunlarından kaçmak ister, ancak bu kişiler aslında streslerini dikkat dağıtıcı eylemlerle atlatmaya çalışırlar. Çünkü eğer sorunlarınızı düşünemezseniz sizi incitemezler. Donnelly'e göre bu tamamen yanlış. Bu stres diline sahip insanlar ekran başında daha fazla zaman harcıyor ve zararlı maddeleri stresle başa çıkma stratejileri olarak kullanıyorlar.
Stresi İçselleştirenler
Hızlı öfkelenenlerin aksine bu kişiler streslerini içselleştirirler. Donnelly'e göre, sanki stresin temel nedeni kendileriymiş gibi strese giriyorlar, bu da çok fazla özeleştiri ve utanç yaratıyor. Örneğin, bu stres diline sahip kişiler, olumsuz düşüncelerle kendilerini cezalandırabilir ve aşağılayabilirler. "Hiçbir şeyi doğru yapamıyorum" ve "Her şey her zaman benim hatam" gibi kendileriyle olumsuz konuşmalar yapabilirler.
Donnelly’e göre stres tepkimiz biyolojik gelişen bir bulgu olduğundan ve bir koruma mekanizması olarak işlediğinden stresli olduğumuzda içe kapanmamızın, çabuk sinirlenerek partnerimizi günah keçisi olarak belirlememizin, farklı eylemlerle dikkatimizi dağıtmaya çalışmamızın, sorunları fazla pozitif karşılayarak örtbas etmemizin ya da durmaksızın çözüm aramamızın temel nedeni budur. Partnerinizin stres dilini bilmenin amacı daha sağlam ve akıcı bir bağlantı kurulmasına olanak sağlamasıdır. Çünkü otomatik olarak savunma moduna geçmemizi ve tepkisel olmamızı engeller.
Partnerinizin stres diline uyum sağladıktan sonra, özellikle stresli olduklarında yorumlarını veya ses tonunu kişisel olarak algılamaktan kurtulabilirsiniz. Partnerinizin tepkisinin sizinle ilgili olmadığını ve stresiyle ilgili olduğunu anlayabilirsiniz. Bu şekilde sevdiklerinize karşı savunmaya geçmek yerine şefkat ve empati çerçevesinde etkileşim kurabilirsiniz. Duygusal zırhımızı kuşanmak yerine karşımızdaki kişinin desteğe ne kadar ihtiyacı olabileceğini gözlemleyebilirsiniz. Bu, birbirinize karşı saygı göstermeyi ve daha derin bağlantılar kurmanızı teşvik ederek ilişkilerinizi geliştirebilir.