Haftalık E-Bülten
Moda dünyasında neler oluyor? Yeni fikirler, öne çıkan koleksiyonlar, en vogue trendler, ünlülerden güzelllik sırları ve en popüler partilerden haberdar olmak için haftalık e-bültenimize kaydolun.
Geçtiğimiz aylar boyunca sıkı fıkı bir ilişki geliştirdiğimiz sportif parçalarla vedalaşmaya hazır değilseniz, bir de onları şıklık kulvarına çekmeyi deneyin.
Fotoğraf: Claudia Knoepfel
“Bol kesim bir gömlek, şık görünebilecek kumaştan dikilmiş bir tayt ve düzgün kalıplı bir sweatshirt.” San Francisco’da hem yoğun çalışan hem de küçük çocuğuyla ilgilenen mimar arkadaşım, son iki senedir sadece bu parçalara yatırım yaptığını söylüyor. Öyle ki, geçtiğimiz günlerde ceket baktığını görünce şaşırıyorum. Aylar sonra ilk kez fiziki olarak bir toplantıya gideceğini, giderken giyeceği kombinasyonun planını yapmaktan dahi heyecan duyduğunu söylüyor. Bu heyecan ve motivasyona rağmen planladığı görünümde topuklu ayakkabı, dar elbiseler ya da vücuda oturan şık ama rahatsız parçalar yok. Bol gömleklere bol pantolonlar eşlik ediyor, final dokunuşunu ise küçük, karakterli bir tasarımcı çantasıyla yapıyor. Çok değil henüz 2019’da ortalama bir şirket etkinliği ya da arkadaş buluşmasına giderken, gardırobumuzda henüz unutulanlar köşesine kaldırılmamış şık elbiseleri, metalik pantolonları, işlemeli ceketleri ve yüksek ökçeli ayakkabıları giyiyor, konforsuzluğumuzdan pek de şikayet etmiyorduk. Oysa bugün hareket özgürlüğü sağlayan bol kesimler önceliklerimiz arasında birinci sırada. “Normalde arabayla gittiğim yerlere yürüyerek gitmeye çalışarak ya da gün içinde fazladan adım atarak hem hava almak, hem de evden çalışıp hareketsiz geçirdiğim dönemi telafi etmek istiyorum” diyor mimar arkadaşım Serim Öztop Kuzu. Bu yüzden gittiği etkinlik bir şirket toplantısı da olsa hem şık hem rahat görünerek fiziksel olarak aktif olmaktan da geri durmamaya çalışacağını belirtiyor.
Bunun yanı sıra kişisel sportif stilinden şık etkinliklerde de vazgeçmek istemeyenler ve bu sportif parçaları doğru kombinasyonlarla davetlere ya da akşam yemeklerine taşımak isteyenler var. Yoga eğitmeni Ayşe Yeliz Gülle bu kategoride. Akşam çıktığı bir yemekte spor sütyenini kumaş takımıyla eşleştirdiğini, hem giydikleriyle ortama ayak uydurduğunu hem de tüm gece oldukça rahat hissettiğini söylüyor. Aynı durum vegan şef, profesyonel sporcu ve influencer Beril Oymak için de geçerli. Oymak, işi ve sosyal aktiviteleri gereği oldukça yoğun bir tempoda yaşıyor. “Güne yoga, koşu ya da antrenmanla başladığım için tayt ve spor sütyenleri dolabımın en önünde duruyor. Özellikle her şeyle eşleştirebileceğim modelleri tercih ediyorum” diyor ve ekliyor: “Günün geri kalanında spor sütyeninin üzerine düz siyah bir ceket, altına bu sezon çok sevdiğim üstü dar, paçaları bol yoga taytımı giyip yüksek tabanlı botlarımı ayağıma geçirerek gece yemeğe gidebiliyorum zira sportiflik benim için stilden öte bir yaşam biçimi. Bu parçalarla kendimi daha iyi ifade ettiğimi düşünüyorum.”
İşin ucunda saydığımız sebeplerin yanı sıra bir de pandemi döneminde çokça satın aldığımız sportif parçaları post-karantina günlük hayatımıza adapte ederek, gardırobun bir köşesinde beklemelerine engel olma güdüsü var. Bunun için parça bazında birkaç tavsiyemizi sizinle paylaşalım. Spor taytlarıyla başlayalım. Bu parçaları sezondan kalın tabanlı geniş çizmelerle birleştirebilir, üzerine desenli vintage bir gömlek geçirebilirsiniz. Boynunuza kalın bir altın zincir takıp, görünümünüzü vatkalı oversize bir blazer ceketle tamamlayabilirsiniz. Bu görünümün bir diğer alternatifi de spor sütyenlerini takımlarla eşleştirmek. Üzerine giyeceğiniz konstrüktif bir kaşe mont da katmanların etkisiyle kombinasyonunuzu güçlendirecektir. İkinci sırada hayatımızın vazgeçilmezi sweatshirt’ler var. Üstü oturan, bileğe doğru genişleyen jean’lerinizle sweatshirt’lerin yolunu kesiştirin. Sweatshirt’ünüz kısaysa içinize bir bluz ya da gömlek giyip, sweatshirt’ün içinden çıkarabilirsiniz. Eğer uzun kesim bir sweatshirt tercih ettiyseniz, boynunuza fular bağlayabilir ya da sweatshirt’le yaklaşık olarak aynı boyda bir bomber ceket giyebilirsiniz. Kısa topuklu çorap çizmeler, bu görünümü terfi ettiren kilit parça olacaktır. Şıklığı bir adım daha öteye taşımak istiyorsanız büyük küpelere başvurun ya da açık renkli dar balıkçı üstleri sweatshirt’ün içine giyin. Listenin üçüncü sırasında ise sneaker kategorisi geliyor. Kuşkusuz ki hepimizin gardırobunun merkezinde konumlanan bu ayakkabıları birçok kombinasyonla günlük hayatımıza dâhil ediyoruz. Sneaker giyerek şık görünmek için elbiselerden destek almanız yeterli. Mevsim şartları elverirse kısa çoraplarla, hava soğuksa renkli çoraplarla giyebilirsiniz. Bele oturan midi modeller ya da bol kesim mini alternatiflerle oldukça iyi uyum yakalayacak olan sneaker’larla oluşturduğunuz kombinasyonun cazibesini artırmak için üzerinize nostaljik tüvit kabanlar giyebilirsiniz. Tıpkı sweatshirt tüyolarında olduğu gibi, kısa elbiselerle yaptığınız kombinasyonlarda seçtiğiniz kabanı elbisenin boyuna yakın seçebilir, midi ya da maksi elbiseleriyse kısa montlarla buluşturabilirsiniz. Bu uygulaması kolay formülü vazgeçmek istemediğiniz konforlu tasarımların çoğunda uygulayabilir, böylece post-pandemi dünyasında fiziksel rahatlığınızdan taviz vermeden şık görünebilirsiniz. Yazıda geçiremediğimiz diğer parçalar için de yaratıcılığınıza ve içgüdülerinize güvenin. Günümüz sokakları özgüvenle yaratılmış kombinasyonları takdir edecektir.