Haftalık E-Bülten
Moda dünyasında neler oluyor? Yeni fikirler, öne çıkan koleksiyonlar, en vogue trendler, ünlülerden güzelllik sırları ve en popüler partilerden haberdar olmak için haftalık e-bültenimize kaydolun.
Yeni gururumuz aksesuar tasarımcılarıyla piknik randevumuz.
Yolun başından bu yana her yıl, Ağustos sayımızı Türk modasına ithaf ettik. Bu sayının toplantısında da Türkiye’de çanta, ayakkabı ve mücevher olmak üzere aksesuar alanında geldiğimiz noktanın ne kadar parlak olduğunda hemfikirdik. Tasarımcı listemiz öylesine uzadı ki, olağan bir çekim yerine bir piknikte buluşmayı hayal ettik. İstanbul’u felç eden o yağmurlu günün bir öncesi, pırıl pırıl gülümsemeniz ve heyecanınızla setimize güneş doğdurduğunuz için teşekkür ederiz.
Kreatif Editör: Valerie Dayan, Fotoğraf: Ekin Özbiçer
Nihayet bazı Türk markaları nasıl gerçek bir global yaklaşıma sahip olunacağını anladı.” Bu cümleyi, Mehry Mu’nun kurucusu Güneş Mutlu’nun Vogue İngiltere’ye geçen yıl verdiği röportajdan aldım. Mutlu, “Bunu yapabilen birkaç marka da olsa, stil, konumlandırma ve profesyonellikteki tutarlılıklarıyla, yenileri için de yolu açacaklarını düşünüyor ve umuyorum” diyor ve günü anlatmaya devam ediyor: “Türk kadınları uluslararası bir bakış açısıyla Türk markalarına saygı duyuyor.”
Vogue Türkiye ofisinin bugününden manzaralar: Seda Domaniç’in masasında bir Manu Atelier tasarımı duruyor; Instagram Moda Partnerliği Direktörü Eva Chen’in “yeni favorim” dediği siyah Pristene modelinin acı kahve tonu. Bu yaz Bergdorf Goodman’de satılmaya başlanan Mehry Mu’nun Sultan’ı ve birkaç farklı portföyü gözüme iliştiği gibi, sohbetlerden anlıyorum ki Universe pembe portföye dair de bir heyecan var. Sanayi 313’ün gümüş terlikleri, Melis Yıldız’ın mikro topuklu altın botları konuşuluyor, bu arada Amerikalı oyuncu ve şarkıcı Hilary Duff da Melis Yıldız giyiyor. Misela’nın Edna at Anatolia’sı için “Bir klasik” diyor, Yonca (Karatoprak); Edna at Anatolia, Diane Kruger ve Jessica Alba’nın da kolunda. Aydan (Sıvacı), Ece (Öğütoğulları) ve Seren (İlkan), ucunda üç boyutlu bir yıldız olan Der-Liebling küpe, Star Hoops’u takıyor. Özge (Sarıkadılar), House of DIV Megaron yüzüğünü parmağından pek çıkarmıyor. Bike Bayer’in 324’üİrem’in (Tanman) radarında, “Zamansızlar,” diyor. Ve zamanlardan yazsa, moda editörlerimizden Ece, Love & Can -içi leopar desenli keseli- Beril (Türkmen) Tullaa’nın büyük hasır çantasıyla tatilden dönüyor. “Arı motifi dünyada yükselişte” diyor, Didem (Dayıcıoğlu), “Ama en güzel arı küpeyi Nilgün Ata yapıyor.” Bunu söylerken Melie’nin parfüm şişesi şeklindeki kolyesini takıyor. Batya Kebudi’yi de seviyor: “Takınca üzerimde bir şey varmış gibi hissetmiyorum.” Ela Cindoruk ve Nazan Pak’ın dilinde ise sanat mücevhere ne kadar da yakın duruyor.
Beliz Fırtına, Serra Türker
Mesele bizim ekiple de bitmiyor, Mara Paris’in takılarını modayı yakından takip eden bir mimar arkadaşımda görüp beğeniyorum; Bago’yu, Ibiza’ya düğüne giden bir arkadaşımdan öğreniyorum: “Yeni keşfim!” diyor ve düğün için satın aldığı, taş tokalı turuncu rafya çantasını gösteriyor.
Kırmızı kolye ve eldeki yüzükler GÖZDE ATLI, Mavi küpe BATYA KEBUDİ, Yaprak motifli yüzük HOUSE OF DIV, Geometrik formda gümüş küpe MARA PARIS, Kemik formundaki gümüş bileklik EXO, Böcek broş DER-LIEBLING - Kreatif Editör: Valerie Dayan, Fotoğraf: Ekin Özbiçer
Yayın hayatımıza başladığımız 2010 yılından bu yana her yıl Ağustos sayımızı Türk modasına ithaf ettik. Bu sayının toplantısında Türk modasına dair ne içerikte, nasıl bir taşıyıcı konu kurgulayacağımızı tartışırken, Türkiye’de özellikle çanta, ayakkabı ve mücevher olmak üzere aksesuar alanında geldiğimiz noktanın ne kadar parlak olduğunda hemfikirdik. Kadın gücünün hem markalaşma hem kreatif safta ziyadesiyle baskın olduğu bu alanda, tasarımcıların yine ağırlıklı kadın zanaatkarların el emeğiyle koleksiyon ürettiğini konuştuk. Sevdiğimiz, takdir ettiğimiz tasarımcıların doldurduğu isim listemiz öylesine uzadı ki, olağan bir çekim yerine; Vogue usulü bir piknikte toplanmayı hayal ettik. Evet kalabalıktık ama eksiktik.
Gülşah Gürcan, Tuğçe Özocak
Bir Temmuz günü, ’Denizotobüsü Osmanbey’e gelmiş’, ’Beşiktaş’ta cavs görülmüş’ esprilerinin savrulduğu şehri felç eden yağmurdan bir gün önce, Swissotel The Bosphorus’un çimlerinde buluştuk; metropolün göbeğinde, kaostan uzak. Aramızda, günümüzü güzelleştiren başka kadınlar da vardı. Dandin Co.’nun kurucusu Esra Dandin’in elleriyle yaptığı güllü çilekli tartoletlerini, hibisküslü orman meyveli ve lavantalı limonlu pastasını yemedik, yanında oturduk. Kristal vazolara, hasır sepetlere doldurduğumuz mavi delfinyumlar, somon pembesi lisyantuslar, lila krizantemler, biberiyeler, ıtır otları; hepsi Ayça Girgin’in elinden, butik çiçek atölyesi Vesaire’den geldi. Bilge Ertem, Sibel Şenil ve Saime Meçikoğlu’nun kurduğu Kapka’nın, akıtma tekniği kullanılarak elde üretilen emaye kap kaçakları ise soframıza renk verdi.
Hasır çanta, TULLAA, Süet çanta, ROSSEA
Gök koptu kopacak korkularıyla biz ürkek ürkek keten örtülerimizi çimlere yayarken, pırıl pırıl gülümsemesi ve heyecanıyla setimize güneş getiren bu yirmi üç kadın tasarımcıya teşekkür ederiz. Onların ortak paydalarında girişimci bir ruh, önce kendilerine sonra ülkemizin üretim kapasitesine olan inançları ve zanaate tutkuları var. Anlattıkları, Türk moda sektörünün bugününe geniş bir açıdan bakıyor; azimleri ilham verici, emekleri takdire değer. Yazının bundan sonrasında söz onların.
GÜNEŞ MUTLU, MEHRY MU
Şu anda Türk modasına karşı bir merak var. Bunun altını doldurmak çok önemli. Eğer markanızın DNA’sı, etnik kökeninizden besleniyorsa bunu zarafet ve orijinallikle harmanlayarak korumanız gerekir. Ben Mehry Mu’nun eklektik, hatta hafif oryantal dokusuna hep sahip çıktım. Bunu global pazarda kabul görecek ticari bir perspektife yerleştirmek müthiş emek gerektirdi. Halâ da gerektiriyor ve üzerinde çalışıyoruz.
MERVE & BESTE MANASTIR, MANU ATELIER
Üretimimizi kendi ülkemizde yapabiliyor olmak, global pazara açılırken bizim için çok büyük artı oldu. İngiltere’ye ilk gittiğimizde, Pristine’in tasarımından çok etkilendiklerini ve bu derece iyi bir işçiliğin, bilmeseler, İtalyan işi olduğunu düşüneceklerini pek çok kez duyduk. Fakat üretimini kendi bünyenizde yaptığınız bir markanın hem kreatif tarafında yer alıp, hem de onu operasyonel olarak yönetmek, inanın sanıldığı kadar kolay değil.
Kreatif Editör: Valerie Dayan, Fotoğraf: Ekin Özbiçer
SERRA TÜRKER, MISELA
Markamı New York’ta kurduğumda, İstanbullu bir tasarımcı olmanın Misela’ya karşı bakışları olumlu etkilediğini gördüm. İstanbul çok merak edilen bir yerdi, markam da bu sayede bir keşfetme isteği uyandırdı. Türk moda endüstrisi bence son beş yılda uluslararası kulvarda kendini fazlasıyla göstermeye başladı. Tasarım olarak kuvvetliyiz fakat iş planı ve finansal anlamda desteğe ihtiyaç var.
ROZİTA KANDİYOTİ & DENİZ KARMONA BENBİÇAÇO, ROSSEA
Tasarımın sadece iyi görünmesi yeterli değil; aynı zamanda size hayatınızı kolaylaştıracak bir çözüm de sunmalı. Görünümden öteye geçebilen, kendini yenileyebilen ürünler sunmamız gereken bir alanda çalışıyoruz. Türkiye’deki imalathaneler, trendleri kavramada ve müşteriye yenilik sunmada çok hızlı.
Nihan GİDER, LOVE & CAN
Tasarım yaptığım yer, çocukluğumun geçtiği ve bugün halâ yaşamaya devam ettiğim, Bodrum. Kumun rengi, küçükken içinde oyunlar oynadığımız Bodrum Kalesi, çivit mavisi, begonviller... Ege, yaşam tarzıyla bana ve markama ilham veriyor. Love & Can tasarımlarının amblemi, Sevgi Düğümü. Bütün nesnelerin enerjisi olduğuna inanıyorum ve çantalarımı kullanan her kadının benzer güzel hisler taşımasını hayal ediyorum. İçi sevgiyle dolu enerjiler hızla yayılır.”
TUĞÇE ÖZOCAK & SEVGİ ACAR, BAÂ
Baa’yı kurarken, Acar ailesinin köklerine, matbaacılık ve dericilik hikayesine inmek istedik. Senelerin deneyiminden faydalanarak matbaa kültürünü apayrı bir ürün gamında yaşatmayı arzuladık.
Portföy BAGO - Kreatif Editör: Valerie Dayan, Fotoğraf: Ekin Özbiçer
İPEK KOCATEPE, BAGO
Ürettiğiniz şey ne olursa olsun ona tam anlamıyla güvenirseniz başarı da beraberinde geliyor. Bence insanların Bago’ya ilgi göstermelerinin sebebi kullanılan hammaddenin, kök boyaların ve dekoratif taşların yüzde 100 doğal olması ve el emeği ile yaratılması. Bu tarz çok sınırlı sayıda ürün grubu olduğundan hem Türkiye’de, hem dünyada bu alanda büyük bir ihtiyaç ve pazar olduğunu, tasarımlarımızı sunduktan sonra daha iyi anladık.
GÜLŞAH GÜRCAN, &333
Moda endüstrisi ayrı bir dikkat ve hız istiyor. Disiplin, dayanıklılık ve çılgınlık; bu üçlüyü birlikte yürütebilmelisiniz. Toplumsal olarak farklı kültürleri bir arada yaşamamız bence bizi en çok besleyen şey, bu durum tasarımlarımız üzerinde de bir cazibe yaratıyor. Özgün ve yaratıcı olan her iş doğru zamanda doğru hamlelerle mutlaka başarıya ulaşıyor fakat bu yolda yatırımcı ve tasarımcı ilişkisi doğru kurgulanmalı.
Melike Kapıcıoğlu, Nilgün Ata, Ela Cindoruk
BELİZ FIRTINA, TULLAA
Çantalarımız doğal materyallerden elde örülüyor; seri halde değil, tek tek üretim yapıyoruz. Bu zorlayıcı olsa da, ülkemizdeki kadın iş gücünü kullanarak hem istihdama katkı sağlıyor, hem de kaliteli ve iyi işçilik çıkarıyoruz.
BİKE BAYER, 324 NEW YORK
Yurt dışında yaşayan bir Türk tasarımcı olarak, üretimimizin İstanbul’da yapılıyor olmasından gururla bahsediyorum. Türk tüketicisi de yerli markaları daha çok desteklemeli. Hâlâ yabancı markalar daha cezbedici bulunuyor. Halbuki ülkemizde destek bekleyen çok başarılı tasarımcılar var.
Deri çanta, 324 NEW YORK - Kreatif Editör: Valerie Dayan, Fotoğraf: Ekin Özbiçer
ELA CİNDORUK, ECNP-ELACİNDORUKNAZANPAK
25. yılımızı kutlamaya hazırlanıyoruz. Özgün bir tasarım anlayışımızın olması, trend takibinden çok kendi çizgimizi, dilimizi oluşturmuş olmak ve bunda inat etmek, devamlılığımızın ve başarımızın etkenleridir.
Biz avantajdan ziyade Türk menşeli bir marka olmanın dezavantajını yaşamıştık ne yazık ki... Çağdaş mücevher dünyasında ülkeler, galeriler, tasarımcı ve sanatçı arasındaki bağlar, bu konuda eğitim veren okullar ve üniversiteler ile yolun en başında kuruluyor. Türkiye’de çağdaş mücevher tasarımı eğitimi veren
okul yok; bu konuda bir gelenek, anlayış ve yeteri kadar merak olmadığından bu dünyanın dışında kaldık biraz... Her şeyden önemlisi, işin başı olan sanata, tasarıma saygı ile birlikte küçük ve büyük ölçekli devlet desteklerine ihtiyaç var.
NİLGÜN ATA, NİLGÜN ATA
Hedefim her zaman tasarımlarımın tek ve alıcıya yönelik olması. Zira mücevherin kişiye kendini çok özel hissettirmesi gerekir. Sosyal medya, insanların tepkisini ölçmek ve beğeni kazanmak için çok direkt bir yol, ancak bu konuda da limitlere ulaşılmak üzere olduğunu düşünüyorum. Dünya gittikçe daha tüketici bir topluma itildiğinden her şey çok çabuk görülüyor ve tekrar ediliyor. Söz sahibi olmak için yapılmamışı yapmak, yenilikçi olmak gerek.
MELİKE KAPICIOĞLU, MELIE
Mücevher bazen en değerli aile yadigarımız, bazen uğurumuz, bazen koruyucumuz. Onun aracılığı ile kurduğumuz bağlar ve ona yüklediğimiz anlam sayesinde mücevher, moda ve trendlere baş kaldırıp kuşaktan kuşağa geçerek ölümsüzleşiyor. Sanırım, beni en çok bu yönü etkiliyor. Türk bir tasarımcı olmaktan, yurtdışında büyük yabancı markaların yanında Melie’nin de yer almasından gurur duyuyorum.
Kreatif Editör: Valerie Dayan, Fotoğraf: Ekin Özbiçer
GÜLŞAH SÜREL ERDEM, HOUSE OF DIV
Mimari tasarım eğitimi aldım. Tasarımlarımın ergonomik oluşu, proporsiyonlarındaki tutarlılık, detaylardaki özen buradan geliyor. Yüksek lisans eğitimi yaparken üzerinde çalıştığım konu ise proje yönetimiydi. Yeni bir koleksiyon hazırlarken, sanki karmaşık bir bina projelendiriyormuş gibi aynı yönetim basamaklarını izliyorum. Tüm bunların bileşimi, katıldığımız uluslararası yarışmaların jürileri tarafından da fark edildi ve üç yılda, üçödüllü tasarımımız oldu.
BANU KENT, DER-LIEBLING
Teknolojinin gelişmesiyle bu mesleği yapan eski ustalar yerini makine ve seri üretime bıraksa da, tezgahta kendi elinden çıkacak bir tasarım üzerinde çalışmanın tadı başka. Parçası olduğumuz bu ülke başlı başına bir ilham kaynağı. Neredeyse her mahallede karşımıza çıkan atölyeler ya da evlerde yapılan el işi ürünler, bu hikayeyi daha da derinleştiriyor. Elde yapılan bir takının farkı kendini her zaman belli eder ve daha değerlidir. Benim en büyük şansım işimi “iş” olarak görmemem, onu hayatımın bir parçası haline getirmiş olmam.
AYÇA ÖZBANK TAŞKAN, MARA PARIS
Aslen mimar ve tasarımcıyım. Mara, çok kentli bir Türk tasarımcıdan, Parisli bir Fransız markası olarak doğdu. Takılar, sadekar ustalar tarafından elde üretiliyor. Bu, marka kimliğini pekiştirmekle birlikte projenin en zorlayıcı ve emek gerektiren kısımlarından biri. Modayı pek çok farklı disiplinle birlikte ele alıp harmanlamak gerektiğini düşünüyorum. Bunun için Türkiye’de vizyoner, disiplinlerarası kolay geçiş yapabilen moda tasarımcıları yetiştiren eğitim kurumlarına ihtiyaç var.
GÖZDE ATLI, GÖZDE ATLI
Yurtiçinde doğru satış noktalarında olmak ve tasarımlarımı el işçiliği ve eski kuyumculuk teknikleriyle üretmek, markamı global platforma taşırken avantaj sağladı. Bugün çok daha fazla genç Türk tasarımcı yurtdışında başarılı işler yapıyor. Eğitimin yanında, basının ve konsept mağazaların desteğinin çok önemli bir katkısı var; yurtiçinde tanınıp güçlenen marka, yurtdışına daha net bir güven hissiyle açılıyor. Bu başarıyı desteklemek adına ben alışveriş yaparken daha çok Türk tasarım markalarını tercih ediyorum.
BATYA KEBUDİ, BATYA KEBUDİ
Bizler vizyon sahibi Türk tasarımcılar olarak yenilikçi yapımız ve çalışkanlığımızla dünyada ilgi göre markalar yaratıyıoruz. Büyük markaların da genç tasarımcılaradestek olması gerek. Kapılarını bireysel tasarımcılara açmalılar. Bu sayede, sanatı ve tasarımı destekleyerek geleceğe önemli bir yatırım yapıyor olacaklar.
Soldan sağa: Gülşah Sürel Erdem, Banu Kent, Ela Köseoğlu, Gözde Atlı, Ayça Özbank Taşkan, Batya Kebudi
ELA KÖSEOĞLU, ELA KÖSEOĞLU
Exo, yaşadığım coğrfyanın kültürel ve tarihi zenginliği sayesinde ortaya çıkan bir marka, çünkü doğadan topladığım organik formlardan faydalanıyorum. Amacım, en eski uygarlıkların doğduğu Mezopotamya'nın ve Anadolu topraklarında başlayan şaman köklerinin, yarattığı tılsımlarla yeniden hayat bulması.
MELİS YILDIZ, MELİS YILDIZ
Tasarım yaptığım alan ne olursa olsun dikkat ettiğim en önemli unsur, görünümü fonksiyon ile birleştirebilmek ve bunu yaparken benzer alandaki tasarımlardan farklı bir duruş seçmek. İlk koleksiyonumla Vogue İtalya’nın “Who is on Next” yarışmasına katıldım ve aksesuar alanında finale kalan dört markadan biri oldum; birçok dergi markamdan söz etti. Anna Wintour, Franca Sozzani ve Suzy Menkes gibi sektörün önemli isimleriyle tanışıp onlara koleksiyonumu anlatabilmek, tavsiyelerini alabilmek benim için çok büyük bir avantaj oldu. Bir marka kimliği ve bilinirliği yaratılması, en az tasarlanan ürünlerin farklılığı kadar önemli. Genç markalara bu anlamda yatırımcı desteği sağlanmalı. Zira global platformda isminizi duyurmak için önemli PR çalışmaları yapılması, ciddi paralar harcanması gerekiyor.
SERENA UZİYEL, SANAYİ 313
Tasarım maceram Parsons School of Design’da başladı. Tasarımlarımda farklı materyallerin ve dokuların peşinden sürüklenip detaylarla oynayarak küçük bir alanda fark yaratma heyecanı bana ilham verdi. Hayalleri gerçeğe dönüştürmek için tasarımda yaratıcılığın yanında, kapsamlı bir iş planlaması da gerekiyor. Donna Karan, Calvin Klein, Moschino, Alberta Ferretti gibi modaevlerinde edindiğim tüm deneyimlerimin, endüstrinin dinamiklerini görmemde faydası büyük oldu. Ürünün tasarım sürecinden müşteriye ulaşmasına kadar geçen tüm aşamaları ve işleyişi buralarda öğrendim. Türk moda endüstrisinin daha özgür, daha özgün tasarımlarla ilerlemesi gerektiğini düşünüyorum. Ülkemizde, bu yönde ilerleyen tasarımcılara arka çıkacak, vizyon sahibi kişi ve kurumlara ihtiyaç var.