Haftalık E-Bülten
Moda dünyasında neler oluyor? Yeni fikirler, öne çıkan koleksiyonlar, en vogue trendler, ünlülerden güzelllik sırları ve en popüler partilerden haberdar olmak için haftalık e-bültenimize kaydolun.
Artık her gün yeni bir marka çıkıyor, yeni bir trend viral oluyor, yeni bir isim üne kavuşuyor. Keşfetmek veya keşfedilmek istiyorsanız, okumaya devam edin.
Eskiden böyle değildi. Ünlüler televizyonda veya gazetede gördüğümüz isimlerdi. Moda denince köklü birkaç marka akla gelirdi. Şimdi ise sosyal medya yıldızları en az televizyon ve film yıldızları kadar meşhur, yeni çıkan butik markalar ise köklü markalarla yarışır hale geldi.
Alışageldiğimiz üzere halkla ilişkiler firmalarının en büyük görevi, çalıştıkları markaların keşfedilmesini sağlamak için görünürlüklerini artırmaktır. Özellikle de moda sektöründe hizmet verenler sorumlu oldukları markaların ürünlerinin basında yer almasını, fotoğraf çekimlerinde kullanılmasını ve ünlü isimlerin üzerinde görülmesini hedefler. Editör ve stilistlerle kurdukları sağlam ilişkiler bu yolda onlara yardımcı olurken markalar da tüketiciler tarafından keşfedilmeyi umut eder.
Yıllar önce televizyonda, özellikle bazı kanallarda saatlerce yayımlanan ürün tanıtımlarını hatırlar mısınız? Fitness aletleri, temizlik malzemeleri ve daha nicesi. Bu reklamlarla markalar dönemin en yaygın medya kanalı olan televizyonların izleyicilerine rahatlıkla ulaşabiliyordu. Peki, durum 2023 yılında nasıl? Hem aynı hem de farklı. Oracle’ın araştırmasına göre, tüketicilerin sadece yüzde 13’ü televizyon reklamlarından geliyor ve Boomers isimli kuşağın, yani 1946 ile 1964 yılları arasında doğanların televizyon üzerinden yeni markalar keşfetme olasılığı Z kuşağına kıyasla yedi kat fazla. Öyleyse Z kuşağı yeni markaları nasıl keşfediyor Doğru bildiniz, internet ve sosyal medya üzerinden. Şimdilerde halkla ilişkiler firmaları dijital pazarlama ajanslarına doğru evriliyor, televizyonun görevi ise akıllı telefonlarımıza aktarılıyor. Statista’nın verilerine göre 2027’de altı milyara ulaşması beklenen sosyal medya kullanıcı sayısı markalar için sosyal medyanın önemini kanıtlar nitelikte. Yine GWI’nin araştırmasına göre Z kuşağının yüzde 28’i yeni markaları sosyal medya reklamları üzerinden keşfediyor. Bunun ardından yüzde 27 ile Google gibi arama motorları geliyor. Y kuşağı içinse arama motorları yüzde 30 ile birinci sırada geliyor. Bir başka pazarlama platformu araştırması daha derine iniyor ve Z kuşağının markaları keşfetmek için en çok TikTok’u, ikinci olarak da Instagram’ı kullandığını buluyor.
MyTheresa adlı e-ticaret sitesinin alım müdürü Tiffany Hsu, yeni markaları nasıl keşfettiğini sorduğumuzda hâlâ moda dergilerinden yararlandığını, ama Internet ve sosyal medyanın da bu süreçte büyük etkisi olduğunu söylüyor. Defilelerin de marka keşiflerinde kendisi için önemli rol oynadığını belirten Tsu, internetten araştırma yaptığını da sözlerine ekliyor. Sosyal medyada ise arkadaşlarının beğendiği ve takip ettiği markalara ağırlık verdiğini belirtiyor. Tsu’ya sosyal medya üzerinden keşfettiği markaları sorunca son dönemlerin yükselen yıldızı Nensi Dojaka’yı örnek gösteriyor.
Milano çıkışlı Türk markası Naturae Sacra’nın keşfedilişi de benzer şekilde Instagram sayesinde oluyor. Sürdürülebilirlik ve çağdaş tasarımı markanın kalbine koyan Naturae Sacra, kurucusu Gizem Pirinççiler’in bize anlattığına göre sosyal medya platformunda kurulduğu ilk yıllarda Net-A- Porter’nin alım müdürlerinden birinin karşısına çıkıyor ve serüven başlıyor. Daha herhangi bir satış etkinliği bile yapmayacak kadar genç olan markayı Net-A-Porter’nin özel bir programı olan Vanguard’a seçiyorlar. Bu program sayesinde Naturae Sacra’nın tanıtımı ve gelişimi hayli hızlanıyor.
Sosyal medya platformları sadece markaların keşfedilmesinde rol oynamıyor, aynı zamanda hayatımıza giren ünlü isimlerin keşfedilmesine de yardımcı oluyor. Son zamanlarda birçoğumuzun yakından takip ettiği, belki de hayran olduğu pek çok isim aslında sosyal medya sayesinde hayatımıza giriyor. Örneğin geçtiğimiz on yılın en büyük dünya starlarından Justin Bieber, YouTube sayesinde keşfedildi. Sadece 13 yaşındayken popüler video izleme platformuna şarkı söylerken videolarını yükleyen Bieber, şans eseri menajer Scooter Braun’un videolarını izlemesiyle müzik kariyerine adım attı. Braun, Bieber’ın videolarını izledikten sonra ona ulaşıyor ve şimdilerde neredeyse herkes tarafından tanınan müzisyenin yükselişi böylece başlıyor.
Son yıllarda hayatımıza ışık hızıyla giren isimlerden Dua Lipa, müzik kariyerine YouTube ile başladı. Sadece 14 yaşındayken YouTube’a ünlü şarkıların cover’larını yaptığı videoları yükleyen Lipa, büyük çıkışını YouTube ile yapmasa da bu platform onun ilk albüm kontratını imzalaması için portfolyo görevini gördü.
Madem elimizde sosyal medya gibi güçlü bir araç var, keşfedilmek isteyenler nasıl bir yol izlemeli? Tsu’nun da belirttiği gibi aslında en kilit şey, özgünlük. Markanızın özelliklerine ve hitap ettiğiniz kitleye hakim olup bunları en iyi yansıtan paylaşımları yapmanız gerek. Pirinççiler de bunu onaylıyor. Herkese hitap etmeye çalışan paylaşımlar yerine markanın tasarım ve sürdürülebilirlik odağını yansıtan içerikler ürettiklerini söylüyor ve ekliyor: “Enerjimizi mükemmel etkileşim sağlayan standart postlar yaratmak yerine doğru tasarım, imaj ve konumlandırmaya harcarsak keşfedilmek sandığımızdan da kolay.”
Günümüzde sosyal medya sayesinde keşfedilmek her ne kadar kolay olursa olsun platformlardaki kullanıcıların ve markaların yoğunluğu, fark edilip sıyrılmayı zorlaştırıyor. Doğru kullanıldığı takdirde sizi yatak odanızda çekilen amatör müzik videolarından dünyanın en büyük sahnelerine veya küçük çaplı birkaç satıştan büyük alışveriş platformlarına götürebilecek olan sosyal medya platformlarının gücünü anlayıp ona göre davranmak gerek.