Yeni Nesil Düğün Anlayışı

Romantik bir gün batımı, ufukta yer yer Kos ve Kalimnos adaları manzaraları, İsviçre hassasiyeti ve Türk misafirperverliğinin harmanlandığı bir otelcilik anlayışı, mükemmel bir servis, yeni nesil menülerle hayat bulan bir düğün… Swissôtel Resort Bodrum Beach hayallerin ötesinde düğünlere ev sahipliği yapmak için evlenecek çiftleri bekliyor. 

Swissôtel Resort Bodrum Beach, Bodrum’un en güzel sahil hatlarından Turgutreis’te konumlanıyor. Farklı sayıda gruplar için üç ayrı düğün mekanı opsiyonu sunan otelde efsanevi gün batımı manzarası ise opsiyonel değil. Hayalinizdeki düğünü ister otelin terasında yer alan Brezza Restaurant’ta, ister havuz başında veya iskele üzerinde planlayabilirsiniz, tek gereken birbirinden şık mekanlar arasında seçim yapabilmek.

Güler yüzlü otel ekibi, gelinle damadı kapıda karşıladıkları andan itibaren her ihtiyaçlarını son derece profesyonel bir şekilde organize ediyor. Ancak Swissôtel Resort’ün farkı esas bu noktadan sonra başlıyor. Bizi ağırlayan otelin Executive Şefi Erol Akayay ve onun yönetimindeki mutfak ekibi, standart uygulamaların dışına çıkarak gelinle damadı yakından tanımaya, anlamaya, onların enerjisini yansıtan bir menü hazırlamaya özen gösteriyor. Erol şef bu hizmeti “a la carte tadında banket” olarak tanımlıyor ve devam ediyor; “Swissôtel Resort Bodrum Beach’de kişiye özel çalışıyoruz; yani bir düğünde, etkinlikte yaptığımızı bir sonrakinde tekrarlamıyoruz. Bu da bizim tercih edilmemizde büyük bir etken.”

Şef ve ekibinin ortak noktaları; doğaya ve doğanın sunduklarına duydukları aşk. Düğün menülerini hazırlarken gıdaya saygıyı baş ilke yaparak, son derece yaratıcı reçetelerle hem atıksız bir mutfak yönetiyorlar hem de misafirleri öngörülmez lezzetlerle şaşırtıyorlar. Erol şef, bir değer verdikleri konunun yaptıkları menülerde Bodrum’a özgü olana yer vermek olduğunun altını çiziyor.

Bu bakış açısını menülere nasıl yansıttıklarını sorduğumuzda Erol Şef bize şunları söylüyor: “Bodrum’da olduğumuz için deniz ürünlerini özellikle yaz düğünlerinde tercih ediyoruz. Kullandığımız ürünler ve hazırladığımız tabaklarda doğallığa yer veriyoruz. Sürdürülebilirliği hedefe alırken, gelenekselliği de yaşatmaya çalışıyoruz.” Bu alandaki çalışmalarından birinin de otelin bahçesi olduğunu öğreniyoruz. Erol şeften, otelin ihtiyacı olan sebze, meyve ve yeşillikleri 15 dönümlük bu bahçeden, kimyasal gübre kullanmadan tamamen organik bir şekilde elde ettikleri bilgisini alıyoruz.

Sohbet ilerlerken, Erol şef ve ekibi bir yandan da örnek menü hazırlıyorlar. Lezzetler kadar sunumlar da çok etkileyici. Kokteyl esnasında gezen mangolu ve satsumalı levrek ceviche, beyaz taşlar üzerinde servis ediliyor. Akabindeyse Fransız baget ekmeği üzerinde trüflü mayonez ve 18 ay olgunlaştırılmış grana padano peyniri eşliğinde sunulan dana carpaccio’yu deniyoruz. Devamında Erol şef ve ekibi mantar jus eşliğinde, keçi peynirli parmesan fondü ve çıtır morel mantarıyla doldurulmuş el yapımı yaban mantarlı tortellini ikram ediyorlar. Mantar jus yani yaban mantarların, kök sebzelerle birlikte çektirilmiş suyu, otelin spesiyallerinden. Makarnaların tamamen el yapımı olduğunun da altını çizelim.

Ana yemek için, yukarıda da bahsettiğimiz gibi Erol şef sezonda balık tercih etmekten yana. Bize de taze soğan, Bodrum çizik zeytini ve ıspanak sotesi, narenciye suları emülsiyonuyla sunulan, taze otlarla marine edilmiş deniz levreği servis ediliyor. Levreğin lezzeti kadar yanında sunulan yer elması püresi de enteresan, zira yer elmasının içi püre yapılırken dış kabukları atılmıyor ve kızartılarak cips hâlinde sunuluyor. Bu kadar ince bir işçiliğin zor olup olmadığını soruyoruz ama şefin bakış açısı çok net: “Hazırladığımız menülerde ürüne saygı, yani ürünlerin çöpe atılmaması bizim için çok önemli. Ekibimle beraber bununla ilgili çalışmalar yapıyoruz. Tıpkı deneyimlediğiniz gibi ana yemekte yer elmasının etli kısmını kullanıp, kabuk kısmını çöpe atmak yerine güzelce kurutup cips hâline getiriyoruz. Aynı zamanda taze yeşilliklerin sap kırımlarını kullanarak bunlardan yağ elde ediyoruz.”

Ve voilà! Tatlı! Şef bizlere, hindistancevizli panna cotta ikram ediyor. Yanındaki ahududu, taze hindistancevizi dilimleri ve orman meyveleri sosu muhteşem! Burada da hindistancevizi suyunun bir gramını bile ziyan etmeden tabaklara sıkmak üzere ayırdıklarına tanık oluyoruz.

Bu güzel sohbeti ve tadımı, Turgutreis’in eşsiz gün batımında Erol şefin sözleriyle noktalıyoruz; “Swissôtel Resort Bodrum Beach ekibi olarak bizler hayatın en güzel rüyası olan düğünleri mümkün olduğunca özel kılmak için elimizden geleni yapıyoruz. Birbirinin tekrarı olmayan, kişilikli, özgün, gelin ve damadı ve aynı zamanda Bodrumu temsil eden tabaklar yaratıyoruz. Detayları ve doğallığı ön plana çıkarıyoruz. Swissôtel ekibi olarak farkımız tam burada gizli.”

Proje Yönetmeni: Melis Akcan
Video: Faruk Emin Kaba
Video Asistanı: Alper Özdemir