Haftalık E-Bülten
Moda dünyasında neler oluyor? Yeni fikirler, öne çıkan koleksiyonlar, en vogue trendler, ünlülerden güzelllik sırları ve en popüler partilerden haberdar olmak için haftalık e-bültenimize kaydolun.
Haftalık E-Bülten
Moda dünyasında neler oluyor? Yeni fikirler, öne çıkan koleksiyonlar, en vogue trendler, ünlülerden güzelllik sırları ve en popüler partilerden haberdar olmak için haftalık e-bültenimize kaydolun.
Düşük kalorili, vitamin ve mineraller açısından zengin maydanozun faydalarını araştırdık.
Çoğumuz maydanozu önemli bir besin olarak görmeyiz. Bazen tabağın kenarında bir garnitür olarak bazen de çorbanın üzerinde dekoratif bir yiyecek olarak karşılaşabiliriz. Ancak bu aromatik yeşil ot, vitamin ve minerallerle doludur ve hatta iyileştirici özelliklere sahip olabilir. Diyetinize neden maydanozu eklemeniz gerektiğinin altı nedenini öğrenin.
Maydanoz, temel vitaminler ve mineraller açısından zengin bir besindir. Sadece 30 gram maydanoz yaraların iyileşmesinde ve kanın pıhtılaşmasında önemli bir rol oynayan günlük K vitamini gereksiniminin tamamını karşılar. Ayrıca kemik sağlığını desteklemek için kemiklerdeki kalsiyumu bağlamaya yardımcı olur.
Maydanoz, güçlü bir bağışıklık sistemi ve sağlıklı bir cilt için önemli olan bol miktarda C vitamini ve A vitamini sağlar. Maydanoz ayrıca demir, kalsiyum ve magnezyum içerir. Öte yandan maydanoz neredeyse hiç kalori içermez. 100 gramda sadece 40 ila 60 kalori bulundurur.
Vücut her gün çevreden gelen birçok zararlı maddeye maruz kalır; hava kirliliği, işlenmiş gıdalar ve çok daha fazlası. Özellikle karaciğer, vücudu arındırmak için daha çok çalışmak zorundadır. Maydanoz bu konuda yardımcı olabilir çünkü içeriğindeki apigeninin hem iltihap giderici etkiye sahip hem de vücudu arındırmayı desteklediği söyleniyor.
Maydanozdaki yeşil bitki pigmenti olarak bilinen klorofil de özellikle ilgi çekicidir. Çalışmalara göre klorofil, vücuda öncelikle et ve balık gibi yağlı yiyecekler yoluyla giren son derece toksik maddeler olan dioksinlere karşı koruma sağlar. Klorofil ayrıca küfte bulunan zehirler olan aflatoksinlere karşı da koruma sağlar.
Sindirim sorunları yaşayan herkes daha fazla maydanoz yemeyi düşünmelidir. Bu bitki halk hekimliğinde uzun bir geleneğe sahiptir ve genellikle sindirimi teşvik etmek için kullanılır. Maydanozdaki uçucu yağlar, yiyecekleri parçalamak için gerekli olan sindirim sularının ve enzimlerin üretimini teşvik eder. Sonuç olarak maydanoz, krampları ve şişkinliği giderebilir.
Ayrıca maydanoz, bağırsak sağlığına katkıda bulunan lif açısından zengindir. Lif, bağırsakları temizlediği ve bağırsak hareketini desteklediği için sağlıklı sindirim için önemlidir. Lif açısından zengin bir diyet sadece kabızlığı önlemekle kalmaz, aynı zamanda belirli bağırsak hastalıklarının riskini de azaltabilir.
Maydanoz idrar söktürücü etkiye sahiptir. Bu da vücuttaki fazla sıvının atılmasına ve su tutmanın azaltılmasına yardımcı olabilir.
Maydanoz ayrıca böbrek ve mesane taşlarının önlenmesinde de rol oynar. Bir çalışma maydanozun diüretik etkisi sayesinde böbrek ve mesane taşlarının önlenmesine yardımcı olabileceğini bulmuştur.
İlginçtir ki maydanoz, genellikle böbrek taşı riskini artıran oksalik asit içerir. Ancak araştırmalar, maydanozda bulunan klorofil ve magnezyum kombinasyonunun bu olumsuz etkiyi telafi edebileceğini öne sürüyor.
Potsdam'daki Alman Beslenme Araştırmaları Enstitüsü'ndeki araştırmacılar, maydanozun kan şekeri seviyelerini olumlu yönde etkileyip etkilemediğini araştırdılar. Çalışmalar, belirli bitki maddelerinin (luteolin ve apigenin), glikozun kandan hücrelere taşınmasına yardımcı olduğunu gösteriyor. Bu da insülinin daha iyi çalışmasını sağlayarak kan şekeri seviyesinin düşmesini sağlıyor.
Ek olarak, bu bitki maddeleri karaciğerden depolanmış şekeri serbest bırakan enzimleri engeller. Bu, tip 2 diyabet hastaları için özellikle faydalı olabilir.
Maydanoz sadece sağlıklı besinler değil, aynı zamanda laboratuvar testlerinde kanser karşıtı özellikler gösteren apigenin ve miristisin gibi özel bitki maddeleri de içerir. Çalışmalar, insülinle bağlantısı araştırılmış olan apigeninin çeşitli kanser türlerinin riskini azaltabileceğini göstermektedir.
Diğer çalışmalar, bu maddenin tümör hücrelerinin büyümesini de engelleyebileceğini gösteriyor. Maydanozda bulunan miristisin de kanser karşıtı özellikleri nedeniyle araştırılıyor.
Ancak maydanozdan elde edilen apigenin ve diğer bitki maddelerinin insanlarda kanser tedavisini nasıl etkileyebileceği sorusuna ilişkin klinik verilerde hala eksiklikler bulunmaktadır. Ayrıca, hangi dozajda alınmaları gerektiği ve yan etkilerinin ne olabileceği de net değildir.
Maydanoz birçok fayda sağlasa da tüketirken dikkatli olması gereken bazı gruplar vardır. Bunlara hamile kadınlar da dahildir, çünkü büyük miktarlarda maydanoz doğum sancısını artırabilir. Kereviz veya havuç alerjisi olan kişiler de dikkatli olmalıdır, çünkü maydanoz aynı bitki ailesine aittir.
Bununla birlikte, çok fazla taze maydanoz yemek neredeyse imkansızdır. Öte yandan maydanoz tohumları veya maydanoz yağı gibi yüksek oranda konsantre ürünler aşırı tüketildiğinde zararlı olabilir. Çalışmalar, vücut ağırlığının kilogramı başına sadece bir gram maydanoz özünün karaciğere ve böbreklere zarar verebileceğini gösteriyor; bu nedenle maydanozu taze olarak yiyin.
