Haftalık E-Bülten
Moda dünyasında neler oluyor? Yeni fikirler, öne çıkan koleksiyonlar, en vogue trendler, ünlülerden güzelllik sırları ve en popüler partilerden haberdar olmak için haftalık e-bültenimize kaydolun.
Dilara Koçak, çağımızın hastalığı kanserin riskini azaltan 5 davranıştan bahsediyor.
Fotoğraf: Instagram/@josephineskriver
Ekim ayı meme kanseri için farkındalık ayıydı. Bu ay eminim bu üzücü rakamları çok fazla duydunuz ama maalesef dünyada her yıl 18.1 milyon birey kansere yakalanırken bunların 9,6 milyonu ölüm ile sonuçlanıyor.
American Association for Cancer Research (AACR)’de yayımlanan raporda, kanser riskini artıran risk faktörleri belirtilmiş. Sıranın başında gelen sigara içmek %18- 20 oranında kanser riskini artırırken, vücut ağırlığında artış yaklaşık %7, alkol tüketimi % 5-7, ultraviyole (UV) radyasyona maruz kalma %4, sağlıksız beslenme %4, enfeksiyonlar ve yetersiz fiziksel aktivite ise %3 artırıyor. Bu yüzden bende bugün sizlere kanser riskini azaltacak 5 davranıştan bahsetmek istiyorum.
Sigara kullanımı kanser oluşumunda birincil risk faktörleri arasında yer alıyor. Başta akciğer kanseri için risk faktörü olarak bilinse de ürogenital sistem, baş, boyun ve sindirim sistemi dahil olmak üzere 17 farklı türü için risk olarak görülüyor. Tütün ve tütün içeren ürünlerin kullanımının bırakılması ise riskleri azaltabiliyor. Aslında, sigarayı bırakmanın sağlığa faydaları sigarayı bıraktıktan sadece birkaç hafta sonra başlasa da yapılan bir araştırma sigarayı bıraktıktan 10 yıl sonra kanser riskinin %50 azalabileceğini gösteriyor.
Yapılan uluslararası bir çalışmada, aşırı kilolu ve obez olmanın kanser riski üzerine etkisine bakılmış. Çalışma sonucuna göre eğer 40 yaşından önce fazla kilolu iseniz; endometrial kanser için %70, böbrek kanseri için %58 (erkeklerde), kolon kanseri için %29 (erkeklerde), obezite ile ilişkili tüm kanser türleri için %15 risk altındasınız. Bu yüzden ideal vücut ağırlığını korumak kanserden korunmada oldukça önemli.
Fotoğraf: Instagram/@josephineskriver
British Medical Journal Dergisi’nde yayımlanan uyku önemini vurgulayan bir çalışmada, güne sabahın erken saatlerinde başlayanların geç saatte başlayanlara kıyasla meme kanseri gelişme riski daha düşük bulunmuş. Ayrıca yine aynı çalışmada günlük önerilen 7-8 saatten daha uzun uyumanın da meme kanseri riskini arttırabileceği söyleniyor.
Fotoğraf: Instagram/@josephineskriver
Hayatın her noktasında fiziksel olarak aktif olma sadece kanserin gelişim riskini azaltmakla kalmıyor tüm nedenlere bağlı ölüm oranlarını da azaltıyor. Ayrıca yine meme kanseri üzerine yapılan araştırmalarda, obezitenin ve düşük fiziksel aktivite seviyesinin sadece daha yüksek meme kanseri gelişme riski ile ilişkili olmadığını, aynı zamanda meme kanseri hastalarında nüks ve düşük sağ kalım riskini arttırdığına dair kanıtlar da var.
Yapılan bir meta analiz sonucunda, yüksek miktarda kırmızı et ve işlenmiş et ürünlerinin tüketiminin kolorektal, kolon ve rektal kanserleriyle anlamlı derecede ilişkili olduğu bulunmuş. Özellikle kolorektal kanser oluşumunu önlemek için kırmızı et ve işlenmiş et ürünlerinin sınırlandırılması önemli. Ayrıca 2018 yılında World Cancer Research Fund International’a göre, aşırı alkol tüketimi, vücut yağının artışı kanser riskini artıran faktörler arasında yer alıyor. Azaltan faktörler arasında ise fiziksel aktivite , 400g/gün süt ürünlerinin ve 200 g/gün süt tüketimi yer alıyor.