Haftalık E-Bülten
Moda dünyasında neler oluyor? Yeni fikirler, öne çıkan koleksiyonlar, en vogue trendler, ünlülerden güzelllik sırları ve en popüler partilerden haberdar olmak için haftalık e-bültenimize kaydolun.
Dilara Koçak, sosyal medya kullanımının duygusal açlık üzerindeki etkilerini kaleme aldı.
Fotoğraf: Getty Images Turkey
Telefonların ve dijital dünyanın hayatımıza girmesiyle, hem fizyolojik hem de psikolojik sağlığa olan etkileri de çok konuşulur oldu. Hatta bu konuda yapılan çalışmalar da gün geçtikçe artıyor. Geçtiğimiz günlerde karşılaştığım bir çalışmayı sizlerle paylaşmak istedim. Pensilvanya Üniversitesi’nde yapılan veJournal of Social and Clinical Psychology dergisinde yayınlanan bu çalışmaya göre sosyal medya kullanımını kısıtlamak yalnızlık ve depresyonu azaltabiliyor.
Çalışmada 143 üniversite öğrencisi iki gruba ayrılıyor ve bir grubun Facebook, Instagram ve Snapchat kullanımını her platform için günde 10 dakikaya sınırlanıyor. Diğer grup ise sosyal medyayı üç hafta boyunca her zamanki gibi kullanmaya devam ediyor.
Sonuçlara bakıldığında sosyal medya kullanımı sınırlanan grubun, diğer gruba göre 3 hafta içinde yalnızlık ve depresyon durumlarının anlamlı olarak azaldığı görülmüş. Çalışma sonucu gösteriyor ki sosyal medya kullanımının günde yaklaşık 30 dakika ile sınırlandırılması daha iyi hissetmenize yol açabilir.
Bu çalışmayı okuduğumda beslenmeye etkisi nasıl olur diye düşünmeden edemedim. Hepimizin de bildiği gibi açlık hissiyle karışan onlarca farklı duygu var ve bunlar arasında, yalnızlık ve depresyon hissi de yer alıyor. Duygular yemek yemeyi tetikler. Mutlu olduğunuz zaman, bir şeyi kutlamak için, üzüntünüzü dindirmek için yemek yiyebilir ya da birisi sizi kızdırdığında sinirinizi ona neden olan insan yerine çataldan alabilirsiniz. Özellikle depresyon duygusal yemeye en çok sebep olan duygusal durumlardan biridir. Depresyon sırasında hayat gri ve kasvetli gözükmeye başladığı zaman yemek yemek kişiye kendini iyi hissettirecekmiş gibi gelir. Depresyon yüzünden yemek yiyen kişiler genellikle kendilerini dondurma, çikolata, peynir gibi süt ve süt ürünleri içeren ürünlere verirler. Çünkü süt ürünleri kimyasal yapıları nedeniyle antidepresan ilaçlarla benzer nörolojik etkiyi gösterebilirler. Hayatınızda bazı şeyler ters gidiyorsa ve yeme isteğiniz arttıysa, kalorili, aşırı şeker ve yağlı sağlıksız besinleri tüketmeden önce bunu yaparak kimi cezalandırdığınızı düşünün. Biraz sakinleşin ve gerçekten aç olduğunuzdan emin olana kadar yemek yemeyin. Hangi duyguların sizin beslenme durumunuzu etkilediğini merak ediyorsanız, bir beslenme günlüğü tutabilirsiniz. Yediklerinizi ve o günkü ruh halinizi not aldığınızda büyük resimde duygusal yeme durumunuzu görebilirsiniz. İyi Yaşam Günlüğü bu konuda size rehberlik edebilir.