Haftalık E-Bülten
Moda dünyasında neler oluyor? Yeni fikirler, öne çıkan koleksiyonlar, en vogue trendler, ünlülerden güzelllik sırları ve en popüler partilerden haberdar olmak için haftalık e-bültenimize kaydolun.
Pandemi kısıtlamalarının giderek azalmasıyla dünya yeniden seyahat tutkunlarının ayaklarının altında. Expedia Group’un CEO’su Peter Kern, bu yaz gelmiş geçmiş en yoğun tatil sezonlarından birinin yaşanacağını söylüyor. Sıcak, soğuk ya da egzotik… Hatırladığınızda sizi heyecanlandıran tatil anılarını biriktirmeniz için size bu yaz ziyaret edebileceğiniz 10 farklı rotayı tanıtıyoruz.
Pandemi kısıtlamalarının giderek azalmasıyla dünya yeniden seyahat tutkunlarının ayaklarının altında. Expedia Group’un CEO’su Peter Kern, bu yaz gelmiş geçmiş en yoğun tatil sezonlarından birinin yaşanacağını söylüyor. Sıcak, soğuk ya da egzotik… Hatırladığınızda sizi heyecanlandıran tatil anılarını biriktirmeniz için size bu yaz ziyaret edebileceğiniz 10 farklı rotayı tanıtıyoruz.
Issız bir adada unutulmaz bir macera yaşamaya hazır mısınız? Doğal güzellikleri ve lüks tatil köyleriyle ünlü Lanai, Hawaii’nin en küçük ve az keşfedilmiş adası. Yaklaşık üç bin kişinin yaşadığı adada sadece bir benzinlik var ve hiçbir trafik ışığı yok. Tatiliniz boyunca dinlenip kendinizi şımartırken maceradan uzak kalmak zorunda da değilsiniz. Ata binerek adayı gezebilir, koy boyunca gizemli plajları keşfedebilir ve okçuluk dersleri alabilirsiniz. Adanın en popüler yerlerinden Shipwreck plajı, fotoğraflanması gereken bir manzaraya sahip. Plaja gittiğinizde karşılaşacağınız batık gemi, adeta adanın sembollerinden biri haline gelmiş. Şiddetli dalgalardan dolayı Shipwreck plajında denize girmek önerilmiyor ama piknik yapıp güneşlenmek için ilginç ve uygun bir lokasyon.
Kaliforniya’nın en eğlenceli ve canlı dokuz bölgesinin birleştiği Greater Palm Springs’de sizi hareketli bir tatil bekliyor. Her biri birer doğa harikası olan görkemli kanyonlarda araba turundan doğa yürüyüşüne birçok aktivitede bulunabilen macera severler, günün yorgunluğunu atmak için mutlaka bölgenin popüler spa merkezlerine de uğruyorlar. Coachella gibi dünyaca ünlü festivallere ev sahipliği yapan bölgede, tatiliniz sırasında herhangi bir etkinliğe denk gelmeme ihtimaliniz neredeyse imkânsız. Orta Yüzyıl modern mimarisiyle her köşede karşılaşabileceğiniz bölge, aynı zamanda sanatla iç içe. Birbirinden farklı kategorilerde modern sanat eserine ev sahipliği yapan Palm Springs Sanat Müzesi, bölgenin mutlaka ziyaret edilmesi gereken sanat merkezlerinden.
İspanya’nın Doğu kıyısındaki Balear Adaları’ndan biri olan Mallorca, Avrupa’nın en popüler turistik bölgelerinden biri. Turkuvaz rengi denizi ve doğal güzellikleriyle rüya gibi bir ada olan Mallorca’da su altı fotoğrafçılığı, sıcak hava balonu gezisi, orman yürüyüşü ve yelken gibi birçok aktivite yapılabiliyor. Nisan ayından ekim ayına kadar süren tatil sezonu boyunca daima hareketli olan ve ziyaretçilerini hem coğrafi güzellikleriyle hem de tarihi yapısıyla etkileyen bölgede birçok katedral bulunuyor. Palma de Mallorca Katedrali, deniz kıyısındaki konumu ve görkemli mimarisiyle şehrin en dikkat çeken tarihi yapılarından.
İtalya’nın 2022 kültür başkenti seçilen Procida adası, sakin, keyifli ve kültürel bir tatil yapmak isteyen ziyaretçiler için birebir. Procida adası size çılgın partiler ya da sıra dışı festivaller vaat etmiyor. Tam tersi; adanın dar sokaklarında saatlerce yürüyüp, yerel mekanlarda dinlenip yemek yiyebileceğiniz mütevazı ve stressiz bir tatili garantiliyor. Feribot limanında konumlanan pastel renkli evlerin kartpostal gibi gözüktüğü bu ada, Avrupa’nın en güzel kasabaları listesinde yer alıyor. Adaya gidildiğinde, deniz kenarı salaş restoranlardan birinde mutlaka deniz ürünleri -bizce Risotto- yenilmeden dönülmemeli.
Unutulmaz bir tatil deneyimini fazla uzakta aramanıza gerek kalmayabilir! Kapadokya’nın kalbinde yer alan ve tarih kokan havasıyla ziyaretçilerini büyüleyen Göreme, bu yıl Tripadvisor’un “En trend lokasyonlar” listesinde 9. sırada yer alıyor. İster Aşıklar Tepesi’nde manzara eşliğinde mis gibi havayı içinize çekin, ister UNESCO’nun Dünya Mirası Listesi’nde yer alan Göreme Açık Hava Müzesi’nde Kapadokya’nın eşsiz tarihine tanıklık edin. Birçok farklı deneyimi yaşayabileceğiniz Göreme’de sabahın erken saatlerinde kalkıp gün doğumuna tanık olabileceğiniz ve Peri bacalarını kuşbaşı izleyebileceğiniz balon turuna katılmadan dönmemenizi tavsiye ediyoruz.
Alışılagelmiş tatil çizgisinin dışına çıkmak isteyenlere hitap eden Singapur hem canlı metropol hayatı hem de egzotik havasıyla ziyaretçilerini büyüleyen en popüler Uzak Doğu tatil rotalarından. Uçağınızdan iner inmez sizi birçok kez “Dünyanın En İyi Havaalanı” ödülü almış devasa bir havaalanı karşılıyor. Tropikal havasını anında hissedeceğiniz Singapur’un etnik atmosferi sizi bir anda etkisi altına alıyor. Şehirde mutlaka görülmesi gereken yerlerin başında Singapur Botanik Bahçesi geliyor. Unesco Dünya Mirası Listesi’nde yer alan bahçe on binin üzerinde bitki türüne ev sahipliği yapıyor ve ziyaretçilere sanki yemyeşil bir rüyanın içerisindelermiş gibi hissettiriyor. Bahçeye gelmişken, oldukça yakınında bulunan Corner Restaurant’da leziz Singapur yemeklerini manzara eşliğinde tadabiliyorsunuz.
Yıllardır kayak severlerin seçkin ve vazgeçilmez rotası olan St. Moritz, bu kış da lüks bir kayak tatili geçirmek isteyen misafirlerini ağırlamaya hazırlanıyor. Yılın yaklaşık 322 gününü güneş almasıyla bilinen kayak merkezinde, birçok dağ aktivitesinin yanı sıra Michelin yıldızlı ünlü restoranlarda leziz bir deneyim de yaşayabiliyorsunuz. Çoğunlukla şehir merkezinde toplanan restoranlardan Da Vittorio ve Talvo, favorilerimiz arasında.
Geçmişle bugün arasında köprü kuran şehirler arasında yer alan Valencia, kültürel ve tarihsel deneyim açısından ziyaretçilerine oldukça cömert davranan bir şehir. Akdeniz rüzgarını doyasıya hissedeceğiniz bu şehirde hem gündüz hem gece hayatı oldukça renkli ve hareketli. Enerjisi asla düşmeyen şehrin öne çıkan özelliklerinden biriyse ünlü Akdeniz yemeği “Paella”nın ilk olarak burada ortaya çıkmış olması. Canlı müzik eşliğinde leziz yemekler yiyebileceğiniz ve sıkça tarihi yapılarla karşılaşacağınız şehir merkezinde, hatıra dükkanlarından birine uğramadan dönmeyin deriz!
Akdeniz'in ışıltılı mavisinin şehrin binalarının altın rengiyle kontrast oluşturduğu Valletta, dünyanın en popüler rotalarından Malta'nın başkenti. Baştan aşağı Barok mimarisiyle tasarlanan ve çok iyi muhafaza edilmiş bir Rönesans şehri olan Valletta, Grand Hotel Excelsior Malta ve Hotel Phoenicia gibi lüks konaklama sağlayan otelleriyle ziyaretçilerine tarih ve konfor dolu bir tatil deneyimi yaşatıyor. Avrupa’nın en küçük şehri olan Valletta’da 300’den fazla heykel ve anıt bulunuyor ve hepsi birbirine yürüme mesafesinde olduğu için baştan aşağı yürüyerek bütün şehri keşfedebiliyorsunuz. Eğer vaktiniz kısıtlıyla UNESCO Dünya Mirası Koruma Listesi’nde yer alan Hal Seieni Hypogeum, Hagar Qim tapınağı, Ulusal Arkeoloji Müzesi ve Lascaris Savaş Odaları’na öncelik verebilirsiniz.
Phuket adasının modası asla geçmiyor. Mavi ve yeşilin en güzel tonlarının altın rengi kumlarla bir araya geldiği bu ada, eğlence, macera ve huzuru misafirlerine bir arada sunuyor. Tarihi Budist tapınakları, türbeleri, rengarenk mimarisiyle Old Town ile Wat Chalong Tapınağı tarih severlerin radarına girerken yarımadanın doğusunda yer alan Phang Nga Körfezi’ndeki adalar (Özellikle James Bond Adası) macera severlere önerilerimiz arasında. Tabi ki Phuket’e gidildiğinde, Maymun Adası’na mutlaka uğranmalı. Burada değerli eşyalarınızı maymunlara kaptırmadığınız sürece eğlenceli ve keyifli vakit geçirebilirsiniz. Editörden okuyuculara önemli bir not var: Aniden bastırabilen Muson yağmurlarına karşı tedbirli olmayı unutmayın!