Yeni Dünyanın Başlangıcı: Meta

Geçtiğimiz günlerde düzenlenen Facebook Connect Conferansı bize yeni dijital dünyanın kapılarını açtı. Metaverse evreninin ilk adımı sayılan gelişmeyle birlikte şirket adını Meta olarak değiştirdi. 

İnternetin geleceği olarak tanımlanan metaverse evreni, sanal ve artırılmış gerçeklik gibi teknolojilerin yer aldığı bir sanal deneyimler alanı. Gerçeğe yakın bir sanal dünya inşa etme fikrinden yola çıkan yeni oluşum gelecek on yıl içinde sosyal bağlantı biçimlerimizden interneti algılama şeklimize birçok şeyin değişeceğinin bir göstergesi olarak sunuluyor. 

Ticaret ve iletişim yaratmanın yeni yolu olacak metaverse, “Günümüzün çevrimiçi sosyal deneyimlerinin bir karışımı olarak bazen üç boyutlu ortama uzanacak ve fiziksel dünyada karşımıza çıkacak. İnsanların fiziksel olarak bir arada olamadıkları zamanlarda bile diğer insanlarla zengin deneyimler paylaşmalarına ve fiziksel dünyada yapamayacakları şeyleri birlikte yapmalarına olanak tanıyacak.” şeklinde ifade ediliyor. 

Mark Zuckerberg metaverse’i “sadece ona bakmakla kalmayıp, deneyimin içinde olduğunuz somutlaştırılmış bir internet” tanımlasa da metayı materyalden yola çıkarak ifadelendirdiğimiz zihnimiz için bu geçişe alışmak ne kadar zaman alacak bilemiyoruz. Elbette ‘digital native’ yani dijital deneyimlerin içine doğan nesil için bu alışma sürecini daha hızlı yaşanacak. 

Dijital dönüşümü rakipleri, hatta kendi ürünü olan Instagram kadar hızlı yakalayamayan ve yatırımlarını şimdiye dek alternatif alanlara odaklayan Facebook, içerideki yüksek yaş ortalamasını aşağı çekmek için sanal gerçekliğin yeni dünyasına giriş yaparken ilk sanal ortam toplantısını da Horizon Workrooms ile denemiş durumda. Oculus Quest için üretilen yeni uygulamada sanal gerçeklik ortamında avatarlarla toplantı yapılabiliyor. 

"Gerçekten diğer insanlarla birlikte olduğunuzu hissedebileceğiniz bu tür deneyimlerin, telefonlarda veya bilgisayarlarda oluşturabileceğimiz sosyal uygulama türlerinden çok daha zengin bir etkileşim yolu olduğunu düşünüyorum." şeklinde açıklıyor Mark Zuckerberg yeni dijital toplantı uygulamasını. 

‘Yeni nesil karma gerçeklik’ bize neler vaat edecek gelecek günlerde birlikte göreceğiz. Ancak ilk dikkatimizi çeken yeni logonun 1861'de Johann Benedict Listing tarafından tanımlanan Mobius Şeridi'ne yaptığı gönderme. 3 boyutlu uzayın kırıldığı anı ve yüzeylerin birbirine geçişini anlatırken gelecekteki karma gerçekliğimiz konusunda da ipuçları veriyor. 

 

 

 

Bu gönderiyi Instagram'da gör

Meta (@wearemeta)'in paylaştığı bir gönderi