Haftalık E-Bülten
Moda dünyasında neler oluyor? Yeni fikirler, öne çıkan koleksiyonlar, en vogue trendler, ünlülerden güzelllik sırları ve en popüler partilerden haberdar olmak için haftalık e-bültenimize kaydolun.
Küresel iklim krizi için atılacak her adıma, alınacak her önleme ihtiyacımız var. Dijital karbon ayak izini azaltmak da bunlardan biri. Neler yapmanız gerektiğini 5 pratik örnekle açıklıyoruz.
Küresel iklim krizi için atılacak her adıma, alınacak her önleme ihtiyacımız var. Dijital karbon ayak izini azaltmak da bunlardan biri. Neler yapmanız gerektiğini 5 pratik örnekle açıklıyoruz.
Fotoğraf: Samir Rana
Işıkları kapattınız, uyumaya hazırsınız. Artık son derece “normal” olduğu üzere telefonlarımızla yatağa giriyor, sosyal medya like’larınızı cömertçe dağıtıyor, maillerinizi kontrol ederek kendinizi uykunun kollarına bırakıyorsunuz. Bu rutinin sabah, hatta günün geri kalanında da aynı şekilde devam ettiğini söyleyebiliriz. Gözümüzü telefonumuza düşen bildirimlerle açıyor, yeni bir güne akıllı telefonlarımız veya diğer dijital araçlarımızla başlıyoruz. Elbette yalnız değiliz. Dünyanın her yerinde milyarlarca arama yapılıyor, videolar yayınlanıyor, mailler atılıyor. Ve bunların hepsi hayatımızın vazgeçilmez birer parçası.
Peki, internet ve çevrimiçi hizmetlere erişim günlük hayatın olmazsa olmazı haline gelirken, dijital ayak izimizin de artığını da biliyor musunuz?
Söze önce dijital ayak izini tanımlayarak başlayalım. İnternet verileri görünmez, elle tutulamaz olsa da tüm dijital cihazlar birbirleriyle bilgi ve veri alışverişi yapmak için gece gündüz çalışan devasa veri merkezlerinde işlenmesi ve depolanması gerekiyor. Bizim kolaylıkla erişebildiğimiz dijital dünyamız aslında gezegenimizde bir atık ve emisyon izi bırakıyor. Kısacası internette attığımız her adım, dijital ayak izimiz oluyor. Basit bir mantıkla ne kadar çok e-posta gönderiyor, sosyal ağ sitelerinde ne kadar çok vakit harcıyorsak buna paralel şekilde dijital ayak izimiz de artıyor.
Getty Images
Bu durumun gezegenimize zararlarını en aza indirmek için yapabileceğimiz şeyler var. Nasıl mı?
Eskiye “doğru” veda
Bir önceki bilgisayarınız, yıllar önce kullanmayı bıraktığınız cep telefonlarınız nerede? Belki onları evsel atıklarla karıştırdınız belki de bir çekmecede öylece saklıyorsunuz. Cihazlar geri dönüştürülebilir mi, malzemeler yeniden işleme alınabilir mi ya da doğru şekilde nasıl atılmalı soruları hakkında bilgi sahibi olmaya çalışın. Geri dönüşüm veya teslim alma hizmetlerini değerlendirmek de fayda var.
E-posta gelen kutunuzu temizleyin
Her gün onlarca mail alıyor, birkaç önemli konuşma dışında diğerlerini okumadan geçiyoruz. Elbette aldığımız ve gönderdiğimiz her mail de bir işlem gücü gerektiriyor ve dijital ayak izimize işleniyor. Bu nedenle istenmeyen postaları azaltmayı, asla okumadığınız bülten aboneliklerinden çıkmayı ve düzenli olarak gelen kutusunu temizlemeyi düşünebilirsiniz.
Güç ayarlarını yapın
İlgiyle izlediğiniz diziye ya da yoğun bir çalışma sonrası verdiğiniz molalarda ekranı kapatmadan öylece bırakanlardan mısınız? Cevabınız evetse, bu alışkanlığınızı değiştirerek gezegenimiz için küçük de olsa bir adım atabileceğinizi hatırlatalım. Mola verdiğinizde enerjiden tasarruf etmek için bilgisayarınızı uyku moduna veya hazırda bekletmeye ayarlayın. Bilgisayarınızı ve kullanılmadıklarında monitörünüzü ve yazıcınızı tamamen kapatmak daha da fazla tasarruf sağlayacaktır.
Daha düşük ekran parlaklığı
Bu yeşil ipucu Harvard Hukuk Fakültesi enerji müdürü Eric Potkin'den geliyor. Ekran parlaklığınızı % 100'den% 70'e düşürmenin monitörün kullandığı enerjiden %20'ye kadar tasarruf sağlayabilirsiniz.
Biraz “sıkılmaktan” korkmayın
Boşta kaldığımız her an telefonlarımıza sarılıyoruz. Hatta kimi zaman yoğun bir iş içinde koştururken bile telefonlarımıza koşuyor, “mola” veriyoruz. Peki sahiden bir mola vermeye ne dersiniz? Her sıkıldığınızda ya da aklınıza öylesine geldiği bir anda telefonunuza dönmek yerine başka bir şey yaparak hem gezegenimize hem de kendinize küçük bir iyilik yapabilirsiniz. Denemekten zarar gelmez!