Haftalık E-Bülten
Moda dünyasında neler oluyor? Yeni fikirler, öne çıkan koleksiyonlar, en vogue trendler, ünlülerden güzelllik sırları ve en popüler partilerden haberdar olmak için haftalık e-bültenimize kaydolun.
Perakende kuruluşu Galliano’nun da aralarında bulunduğu sayısız tasarımcının kariyerine önayak oldu. Browns, 50’nci yaşını kutlarken modanın bağımsız isimleri ve diğer endüstri üyeleri lüks butiğe dair anılarını paylaşıyor.
Birçok öğrencinin hayalini kurduğu, moda okulunun masalsı bir sonudur bu: Joan Burstein (endüstride sevgiyle ve Mrs B olarak anılıyor) mezuniyet koleksiyonunuzu keşfediyor, tamamını satın alıyor ve Londra’nın Mayfair bölgesinde simge hâline gelen Browns mağazasının vitrininde sergiliyor. Ardından belki, John Galliano gibi ünlü bir moda evinin kreatif direktörü oluyor ya da Hüseyin Çağlayan gibi teknoloji ve giysi tasarımının sınırlarını zorlayan, kendi isminizi taşıyan bir marka kuruyorsunuz.
94 yaşındaki Mrs B ve rahmetli eşi Sidney’nin 50 yıl önce South Molton Caddesi’nde dükkân açtığı zamandan bu yana (söz konusu dükkânı jokeylikten iş dünyasına geçiş yapan Sör William Pigott-Brown’dan satın almışlardı), Mrs B endüstrinin en büyük koruyucu annelerinden birine dönüştü. Modaya dair sevgisinin “kanında” olduğunu söylüyor. Beş yaşından itibaren ve her şeyin tayın edildiği İkinci Dünya Savaşı’na denk gelen gençlik yıllarında her ikisi de sarayın giysi sorumlusu olan teyzeleriyle fazlasıyla zaman geçirdiğini ekliyor. “Yıllarca, Birleşik Krallık’ta mevcut olmayan güzel şeyler aradım,” diyor Vogue’a.
Mrs B’yi Galliano ve Çağlayan’ın tasarımlarına ilk çeken şey neydi? Nihayetinde moda endüstrisinin yönünü değiştiren kariyerlerine çağırmak mı? “Saf yetenekleri aşikârdı. Her ikisi de özgün bir tarza sahipti ve öne çıkıp başarılı olma konusundaki sorgulanamaz güdülerinin farkındaydım,” diyor. “Yeni bir tasarımcı veya hatta yeni bir aksesuar bulmak hep değerli bir Noel hediyesini açmak gibiydi. Her seferinde ayrı bir heyecan veriyordu.”
Browns arşivinden mağazanın çizimi
İnternete girip tek bir düğmeye basarak podyum giysilerinin siparişini verebildiğimiz dönemden on yıllar önce, Mrs B yarının süper markalarının yanı sıra yükselen yeteneklerin de arayışındaydı. 1981’de New York’taki Studio 54 kulübünün dans pistinde Calvin Klein ile tesadüfen karşılaşması, Klein’in markasının Birleşik Krallık’ta Browns aracılığıyla açılmasını sağladı; Missoni, Ralph Lauren, Donna Karan, Alaïa, Comme de Garçons ve Jil Sander da onu takip etti.
2015’e geldiğimizde Browns özünde birkaç milyon sterlinlik bir markaydı; aynı yıl lüks e-perakende markası Farfetch tarafından satın alındı. O sırada Holli Rogers, Net-a-Porter’ın moda editörlüğü görevinden ücretli izne ayrılmıştı ve Farfetch baş yöneticisi José Neves ona Browns’un CEO’su olmayı teklif etti. “Bir sonraki perakende cephesine öncülük etme ve Browns’un temsil ettiği dürüstlük ve yenilik ilkelerinin temelini yeniden kurma fikri çok heyecan vericiydi,” diyor Rogers. “Browns, Mrs B’nin kurduğu mirasın kaidesi üzerinde büyümeye, [...] gerek kendini kanıtlamış gerekse gelecek nesil yetenekleri desteklemeye ve yüceltmeye devam ediyor.
Kuruluşun 50’inci doğum gününü kutlamak adına, kendini kanıtlamış ve yeni nesil yeteneklerden 10’undan Browns ile yaşadıkları hikâyeleri anlatmalarını istedik. İşte söyledikleri…
Simone Rocha
“Mrs B, John Galliano’nun meşhur mezuniyet koleksiyonunu vitrinine koyduğundan bu yana, hatırladığım kadarıyla Browns’u hep takip ettim. Daima yeni ve heyecan verici olan daha klasik Brown Focus’u ve gençken kişisel favorim olan Browns Labels for Less’i çok seviyordum. Brook Caddesi’ndeki konumuna hayrandım ve Londra moda sahnesinin böylesine önemli bir simgesinin bir parçası olabilmek benim için hep çok önemliydi.
Browns’a dair en güzel anılarımdan biri mağazada yer alışım ve birkaç tasarımcıyı davet etmeleriydi. Martine Rose ve James Long ile ilk kez orada tanıştım ve bir Londra topluluğunun bir parçası olmak çok güzeldi.
Browns kapsül koleksiyonum kadınsılığı modern bir şekilde kutluyor. Koleksiyon hazır giyimden ayakkabılara ve aksesuarlara pek çok şeyi kapsıyor; tabii hepsi kırmızı olarak tasarlandı. Kırmızı duygusal anlamda fazlasıyla yüklü bir renk ve yıllar içerisinde koleksiyonlarımın imzası hâline geldi. Sevgi, doğum, doğa ve tutku gibi birçok şeyi temsil ediyor.”
Maximilian Davis
“Manchester’dan Londra’ya taşınmamdan çok önce Browns’u en yeni ve en iyi tasarımcıları bünyesine kabul eden mağaza olarak tanıyordum. Şimdi benim markam da Browns’a gelecek. Büyük bir başarı bence.
2021 İlkbahar/Yaz özgürlük ve siyah ırkın zarafetini kutluyor. Trinidad’da 19’uncu yüzyıldan bugüne düzenlenen karnavalın resimlerine bakıp terzilikten insanların performans sırasında giydiği kostümlere dek birçok referans topladım. Kumaşlar oldukça gösterişli; daha biçimli parçalar için krepon, ipek ve dokusuz kumaşlar kullanılmış. Browns ile iş birliği yapmak için bunun iyi bir dönem olduğunu düşündüm zira her ikimiz de önemli ve anlamlı bir şeyi kutluyoruz.”
Amina Muaddi
“Holli Rogers’la ortak bir arkadaşımız vasıtasıyla tanıştım ve ilk görüşmemizde arkadaş olduk! Tanıştığım en havalı kadınlardan biri olduğunu düşündüm. O sırada hâlâ ilk markamla [Oscar Tiye] çalışıyordum ve Holli, koleksiyonumu görmek istiyordu.
Amina Muaddi’yi kurduğumda Browns anında dahil oldu ve onlarla özel bir kapsül hazırlamamı istedi. İlişkimiz organik bir şekilde büyüdü ve tüm ekip süreç boyunca işlerimi fazlasıyla destekledi. Seçtikleri markaları ve koleksiyonlar içerisindeki orijinal seçimlerini çok seviyorum.”
Virgil Abloh
“Browns lüks bir perakende deneyimini temsil ediyor; daima değişen moda ekosistemine uygun bir evrim geçirirken köklerine de sahip çıkıyor. Onlarla birlikte oluşturduğum kapsül için klasik Off-White tarzını yeni baskı teknikleriyle kullandık. Klasik kamuflaj baskımız kot gibi farklı kumaşlar üzerinde ve daha yumuşak bir renk paletiyle kullanıldı. Browns lüks moda dünyasındaki öncü ruhuyla tanınıyor; bu nedenle bununla tam anlamıyla eşleşen bir koleksiyon yaratmamız kaçınılmazdı.”
Molly Goddard
“Gençken Browns’un vitrinlerine bakıp yeni gelen koleksiyonları hayranlıkla incelemeyi ve bir gün oradan bir şey satın alabilmenin hayalini kurmayı çok severdim! Herkesin deyimiyle Mrs B beni hep büyülemiştir; son derece gizemli ve şahane görünüyordu.
Molly Goddard Browns 50’nci yıl kapsülünü, geçtiğimiz eylül ayında Mayfair mağazasının vitrininde görmek çok özel bir histi! Yeni şekillerde imza teknikler geliştirmek istiyordum. Kapsülde el büzgülü yumuşak tül, bükülmüş çizgili pamuklu kumaş baskısı, büzgülü pamuk ve katlanmış file kullanıldı. Parçalar çok eğlenceli, renkli ve giyimi rahat. Farklı bir dokunuşa sahip klasik bir hissi olmasını istedim.”
Laudomia Pucci
“Mrs B ile ilk defa 1990 Mart ayında New york’ta tanıştım. Pucci’nin geri dönüşü konusunda oldukça hevesliydi ve tasarladığım koleksiyona bayıldı. Siparişte bulundu ve birkaç ay sonra Londra’da gittim. Browns’un tüm vitrininin Pucci ile dolu olduğunu görmek beni çok şaşırttı; üstelik Madonna’da mağazadan bir Pucci elbisesiyle çıkmıştı. Kariyerimin o ilk günlerinde Mrs B akıl hocam oldu. Yapıcı yorumlarda bulundu ve bazı tasarımları tekrar gözden geçirmemi istedi. Ayrıca muhteşem bir mizah anlayışına sahip.
“Browns’u böylesine eşsiz kılan ne? Cazibesi ve karakter, seçtiği ürünler, hizmet anlayışı… Tüm bu unsurlar Browns’u avangard bir yere dönüştürüyor. Browns’un 50’nci yıl dönümünü, Swinging Sixties’in jet sosyete yaşam tarzından ilham alan 10 parçalık bir kapsül koleksiyonla kutluyoruz. Bol kesim pijamalar, kaftan, kombinezon, tayt ve tulumlar plaj giysileriyle güzel kombinasyonlarda kullanılabilir. Ellisse ve Astronauti gibi, moda evinin arşivinden desenler, fitilli ipek ve likra gibi karakteristik Pucci kumaşları üzerinde sıcak ve kadınsı renklerle tekrar yorumlandı.”
John Galliano
“28 Haziran 1984. İlk devrimimin [mezuniyet defilesi], ‘Les Incroyables’ın tarihiydi ve Mrs B bu defilede hayatımı değiştiren bir şey gördü. Browns’un modadaki 50’nci yılını tebrik ediyor; verdiği ilham, destek ve maceralar için teşekkür ediyorum. Hem paylaştıklarımız hem de gelecekte paylaşacaklarımız için. Teşekkürler Mrs B.”
Manolo Blahnik
“Mrs B ile daha önce çalıştım ve doğal olarak bir sonraki işini merak ediyordum. Browns daima zamana ayak uydurdu. Kaliteyi burada öğrendim. Mrs B ve ekibi bunun ekibini daima vurguladı ve beni kendi yoluma yönlendirdi.
Browns’a dair en sevdiğim şey yeni tasarımcı arayışındaki önsezisi ve yeteneği. Daima kimsenin sahip olmadığı bir modaya sahip oldu ve Perry Ellis ile Calvin Klein gibi Amerikalı tasarımcıların ABD dışında yer aldığı tek butikti. Giorgio Armani, John Galliano ve Azzedine Alaïa çıkışlarını burada yaptı.
Harika bir Azzedine Alaïa kazağı almıştım ve hâlâ giyiyorum. Her sezon farklı bir rengini almak için gidiyorum.”