Haftalık E-Bülten
Moda dünyasında neler oluyor? Yeni fikirler, öne çıkan koleksiyonlar, en vogue trendler, ünlülerden güzelllik sırları ve en popüler partilerden haberdar olmak için haftalık e-bültenimize kaydolun.
Demna’nın Gucci’deki ilk defilesinden Blazy’nin Chanel’deki yükselişine, tasarımcıların modaevlerindeki ilk defilelerinin tarihlerini araştırdık.
Adeta sandalye kapmaca yarışına dönüşen tasarımcılar ve yüksek modaevlerine olan atamaları, nihayet belirginleşti. Önümüzde bizleri bekleyen Paris ve Milano moda haftalarında 2026 İlkbahar/Yaz koleksiyonlarını tanıtacak ve modaevlerindeki ilk büyük defilelerini gerçekleştirecek tasarımcılar, aynı zamanda modanın geleceğini de belirlemeye hazırlanıyor. Öte yandan Gucci’den Chanel’e, Dior’dan Maison Margiela’ya kadar pek çok prestijli modaevi, başına geçirdiği yeni yaratıcı beyinlerle adeta yeniden doğmaya hazırlanıyor. Bu sezonun defileleri sadece estetik değil, aynı zamanda stratejik bir dönüşümün vitrinine dönüşüyor.
Yazının devamında, merakla beklenen kreatif direktörlerin modaevlerinde gerçekleştirecekleri ilk defilelerin tarihlerini keşfedin.
Balenciaga’da sokak kültürüyle lüksü harmanlayarak moda dünyasında devrim yaratan Demna, şimdi aynı radikal vizyonu Gucci’ye taşımaya hazırlanıyor. Eylül ayındaki Milano Moda Haftası'nda sergilenecek olan ilk koleksiyon, Gucci’nin İtalyan zarafetinden ne kadar uzaklaşacağı sorusunu gündeme getiriyor. Moda dünyasında normları yıkan Demna, eğer Balenciaga'daki başarısını burada da tekrarlayabilirse, Kering’in en önemli markası yeniden ivme kazanabilir. Ancak yatırımcıların temkinli duruşu, bu dönüşümün kolay olmayacağını işaret ediyor.
LOEWE’de on yıl içinde markanın cirosunu dört katına çıkaran ve çağdaş lüksün tanımını adeta yeniden yazan Jonathan Anderson, şimdi LVMH’nin gözbebeği Dior Homme’un başına geçiyor. Haziran ayındaki Paris Moda Haftası sırasında sergilenecek olan ilk koleksiyon, yalnızca Anderson’ın vizyonunu değil, Dior’un gelecek stratejisini de belirleyecek. Kadın koleksiyonlarına da el atacağı söylentileri, bu hamlenin kapsamının oldukça geniş olduğunu gösteriyor. Anderson’dan rafine ama bir o kadar da klasik Paris şıklığını yeniden tanımlayan bir koleksiyon bekleniyor.
Bottega Veneta’daki başarısıyla adından söz ettiren Matthieu Blazy, Ekim ayındaki Paris Moda Haftası kapsamında Chanel’deki ilk koleksiyonunu tanıtacak. Kulislerde dolaşan söylentilere göre, Chanel tarihindeki ilk erkek koleksiyonu yolda. Blazy’nin gösterişli ama erişilebilir lüks anlayışı, markanın DNA’sına nasıl entegre edilecek merak konusu. Kendrick Lamar gibi yeni nesil elçilerin devreye girmesi, bu dönüşümün sadece moda değil, aynı zamanda kültürel bir hareket olduğunu gösteriyor.
Y/Project ve Diesel'de sergilediği deneysel ve dekonstre tavırla dikkat çeken Glenn Martens, Margiela'nın başına geçerek adeta evine dönüyor. Henüz ilk defile tarihi netleşmemiş olsa da Martens’in markanın kurucusu Martin Margiela’nın mirasına en sadık isimlerden biri olması, moda dünyasında heyecan yaratıyor. Sürdürülebilirlik, upcycling ve anti-trend kavramlarının merkezde olacağı bir koleksiyon bekleniyor.
Proenza Schouler’ın yaratıcıları Jack McCollough ve Lazaro Hernandez, Jonathan Anderson’ın ardından LOEWE’nin başına geçerek büyük bir sorumluluk üstleniyor. Eylül ayındaki Paris Moda Haftası sırasında ilk koleksiyonlarını sergileyecek tasarımcıların Anderson'ın mirasına sadık kalmaları bekleniyor; ancak bu sadakat kalıcı mı olacak, yoksa ilk sezonun ardından kendi Amerikan duyarlılıklarını mı ön plana çıkaracaklar, zaman gösterecek.
Woolmark ödüllü Duran Lantink’in başında olduğu Jean Paul Gaultier, yıllar sonra ilk hazır giyim koleksiyonuyla sahneye çıkıyor. Radikal kesimler, toplumsal normlara karşı cesur duruşlar ve sürprizlerle dolu bir defile izleyicileri bekliyor. Lantink’in Eylül ayında Paris Moda Haftası sırasında tanıtacağı ilkbahar defilesi, sadece bir dönüş değil, adeta bir yeniden doğuş olacak.
Ralph Lauren çıkışlı Micheal Rider’ın CELINE’e atanması, moda dünyasında soru işaretleriyle karşılandı. Henüz tasarım dili hakkında net bir fikir oluşmamışken, ilk koleksiyonu markanın Hedi Slimane ile oluşturduğu rock'n roll kimliğini koruyacak mı, yoksa yepyeni bir yöne mi evrilecek, bu durum büyük bir merak konusu olmaya devam ediyor. Rider’ın modaevindeki ilk çıkışı Temmuz ayında Paris Moda Haftası sırasında gerçekleşecek.
Louise Trotter, Bottega Veneta’nın başına geçen ilk kadın yaratıcı direktör olarak tarih yazıyor.Lacoste ve Carven’daki başarıları, onun detaylı işçiliğe ve zamansızlığa verdiği önemi gösteriyor. Trotter’ın deri merkezli estetikle nasıl bir koleksiyon ortaya koyacağı, Bottega’nın kimliği açısından kritik görülüyor. Trotter, Eylül ayındaki Milano Moda Haftası sırasında çıkış defilesini gerçekleştirecek.
Versace’ye atanan Dario Vitale ise, Donatella sonrası ilk aile dışı kreatif lider. Miu Miu’daki sessiz başarısı, Vitale’nin gösterişli Versace estetiğini nasıl şekillendireceği konusunda merak uyandırıyor. Miu Miu havasında ama Versace ışıltısıyla harmanlanmış bir koleksiyon beklentisi güçlü.