Pandora'nın Kutusu Açıldı: Madonna'nın Sır Projesi Huzurlarımızda

İlk uzun metrajlı yönetmenlik denemesi W.E.'nin yerden yere vurulmasa da pek ciddiye alınmayışının üzüntüsünü bir dünya turnesi ile atlatan MADGEjsteleri, bu kez ayrılmaz partnerlerinden biri olan Steven Klein ile gizli odalara kapandı ve küçük teaser'lar ile hayranlarını merak komasına soktuğu 'secretprojectrevolution'ı tamamladı. Projenin küratörlüğünü ise VICE üstlendi. Gerisini varın siz düşünün.

Özel bir basın toplantısı ile lansmanı yapılan 17 dakikalık kısa sanat filmi böylece Madonna'nın dost ve düşmanlarının eline ulaşmış oldu. Madonna'nın yeni sloganı ise şu 'Bir devrim başlatmak istiyorum. Benimle misiniz?'

Jean-Luc Godard'dan bir alıntıyla başlayan proje bize diyor ki 'Bir film yapmak için ihtiyacınız olan tek şey bir kadın ve bir silahtır.' Madonna bütünüyle Godard'ı doğrularcasına, film boyunca üzerinde sürekli değişen fetiş fotoğraflar ve parıldayan bir silahla kamera karşısına geçiyor. Nihilist bir felsefe üzerine kurulu olan film sayısız gotik imajın ve dekorun üstüste bindirilmesiyle oluşuyor.

Hedef açık 'Özgürlük için sanat!' Madonna bu projeyle belki de gezegenimizin en global sorunlarından birine de parmak basmaya ve bunu açıkça gözler önüne sermeye çalışıyor.

Klein'ın tuhaf ama bir o kadar çekici dünyası burada da olanca çıplaklığı ile karşımızda. Sanatçının grafik şiddet anlayışıyla vazgeçemediği sanat objesi Madonna'nın vücudu birleşince sevilsin ya da sevilmesin 17 dakika boyunca sıkılmadan izlenecek bir iş çıkıyor ortaya.

Ten rengi, cinsel yönelimi ya da her ne sebeple olursa olsun dışlanmış, şiddete maruz kalmış insanlar için sanatsal bir çığlık. Ancak filmi izledikten sonra kafanızın iyice karışacağını ve ikilinin aslında tam olarak neyi hedeflediğini anlamakta güçlük çekebileceğinizi de ekleyelim.

Madonna New York'un ardından Los Angeles, Chicago, Tel Aviv ve Berlin gibi başka şehirleri dolaşarak projesini kendi ağzından anlatacak. Programda şimdilik İstanbul yok. Yine de hanımefendinin sağının solunun belli olmayacağını düşünürsek... asla asla demeyelim!