Haftalık E-Bülten
Moda dünyasında neler oluyor? Yeni fikirler, öne çıkan koleksiyonlar, en vogue trendler, ünlülerden güzelllik sırları ve en popüler partilerden haberdar olmak için haftalık e-bültenimize kaydolun.
Dün Antakya’da yiyebileceklerinizden bahsettik, bugün rotamızı İskenderun ve sahiline çeviriyoruz.
İskenderun’da öncelikle, biraz da konumundan kaynaklanan taze deniz ürünleri avantajından dolayı balık restoranlarından bahsetmek şart. Deniz kenarında, özellikle gün batımında gitmeniz gerek Şirinyer bunlardan ilki. Körfeze özgü deniz ürünlerinin başında lagos (kaya balığı) ve jumbo geliyor, dolayısıyla ikisini yemeden geçmek olmaz. Mezeler, ahtapot tava, kalamar dolma-tava-, karides güveç-tava-şiş-salata...
Bembeyaz etiyle lagos ve hafif terbiye edilmiş ızgara jumbo karides öncelikli tavsiyem.
Hem balık hem kebap yemek için ise: sadece üye olanların girebildiği Yelken Kulübü, yine İskenderun-Karaağaç yolunda Beyaz Saray ve Mikado.
Kebap için: Küçük Kervan. Mezesiz olmaz, üstüne tavuk kanat ya da kendi dana-kuzu oranı ve karışımıyla farklılaşan kıyma.
Yine etseverler için: Liman Çöp Şiş. Her gidişimizde sonrasında birkaç saatimizi kaç şiş yediğimizi hesaplayarak geçirdiğimiz Liman’da ciğer, küçük boy kıyma ve çöp şiş, yanında sumaklı ve ızgara arpacık soğanla çok iyi gidiyor.
Fransız ve Arap mutfağından yemekler, zarif dekoru ve detayları ile İskenderun’un klasiği: Café Flör. Sahibesi Müryel Makzume’nin lezzetli elinden çıkmış ve denemeniz gerekenler arasında öncelikle her gün kendi evinde pişirdiği zeytinli ekmek, rakıda flambe jumbo karides, alouettes sans tête (et sarma) ve club sandviç var.
Yerel tarifleri tatmak için: Home Cake. Her gün başka bir yöresel çorba bulabileceğiniz Home Cake’e keşkek, ters çevrilmiş patlıcanlı pilav maklube ve pirinç böreği için tekrar tekrar gidebilirim.
Humus olmadan olmaz diyoruz, o zaman humus için: Manolya Humus Evi. Özellikle küp pideler üzerine humus, nohut ve tereyağı ile yapılan humus paça mezesi farklı.
Tatlı sevmeyenleri bile yoldan çıkartabilecek bir tatlı şöleni için: Petek Pastanesi. Kimine göre fıstıklı kadayıf, milföy, ekler ve bal badem dondurması, bana göre künefesi ve kömbeleri dayanılmaz. Ben Belediye Sarayı’nın karşısında, arkadaşlarımın ilk gençliklerinde okuldan kaçtıklarında saatlerini geçirdikleri pastaneyi tercih etsem de Petek Kuzine’de veya sahildeki şubesine de denizin hemen kenarındaki masalardan birinde süvari kahve ve tatlı için uğramak şart.
Kabak tatlısı için: Yusuf Amca. Asıl iddialı oldukları ürünleri sakızlı dondurmaları olsa da bence kabak tatlısı kaçmaz.
Geldik Arsuz’a. Arkasında Amanos Dağları, önünde kimi zaman Adana-Yumurtalık’a kadar görünen deniz, bizim nehir adını verdiğimiz Arsuz Çayı. Dünyanın dört bir yanından çocukluk arkadaşlarımla her yaz örgütlü bir şekilde buluştuğumuz; kopamadığımız değil, büyüdükçe daha çok bağlandığımız balıkçı köyü. Muhtar’da rakı-balık-salata, Çardak’ta meze-kebap, Pool 676’da bir Öz Limon Votka, Edem’de sakızlı dondurma, sokaktan bir kilo taze fıstık, Corc Angelina Fırını’ndan öğleden sonra simidi, Ali veya Yusuf’ta döner, günbatımında Arsuz Otel’de bir çay... Çağdaş Ertuna Arsuz’da iyi vakit geçirmenin tek yolunun bir Arsuzlu arkadaş edinmek olduğu yazmıştı – işte siz arkadaş edinirken ihmal etmemeniz gereken gurme adresler.
Balık için: Muhtar’ın Yeri. Arsuz Çayı’nın kıyısında, beyaz tahta sandalyelerde sabah kahvaltı için, öğlen ve akşam ise taze balık, yediğim en güzel domateslerle nane ve rokalı salatası, patates kızartması ve mezeler ile biz Arsuzlular için ‘the’ muhtar.
Kebap ve yöresel tarifler için: Çardak Restaurant. İster nehir kenarında öğleden sonra oturması, ister akşamında meze (evet yine humus), kıyma, kanat, tavuk ve taş kadayıfıyla; dedemin zamanında Bahsa, şimdi Çardak.
Gün batımında Arsuz’a balıkçı barınağında, açık havada yalın bir taze balık ziyafeti için: Konacık’ta Aziz’in Yeri. Gün batımına denk getirmeniz şart olan Aziz ve Fatma Bacı’nın Yeri’nde ne yenir derseniz: elle kesilmiş incecik dilimli patates kızartması, sumaklı salatası, tava veya ızgarada kimyonlu lagos.
Konaklama için:
Kendimi bildim bileli gittiğim, küçük kumsalı, sıcak deniziyle biz Arsuzluların çocukluğunun-ilkgençliğinin, gençliğinin ve şimdinin yegane buluşma yeri Arsuz Otel.
Hurma ağaçlı avlusu, denizden batan güneşi özlimon votka içerek izleyebileceğiniz şezlongları, tahta iskelesinde deniz üzerinde yöresel lezzetleri tadabileceğiniz restoranı ile butik otel Hotel Palm Beach Arsuz.