Eşsiz Vaha: Napa Vadisi

Pırıl pırıl bir güneş karşılıyor bizi vadinin derinliklerinden… San Francisco şehrinin Ağustos ayında bile zorlayan soğuk ve sisli havasından sonra sadece bir saat sürüş mesafesinde bulunan bu eşsiz vaha, hava açısından beklentimizin de üstünde çıkıyor doğrusu. Genelde güneşli ve ılıman bir Akdeniz iklimi sarmalıyor vadiyi. Kuzey tarafından gelen sıcak ve kuru havayı, güneyinden San Francisco’nun getirdiği okyanus esintisi dengeliyor. Şarabın oluşum süreci, minik bir üzüm fidanının toprağa ekilmesiyle başlayan uzun ve heyecan verici masalsı bir serüven adeta.

Kuzey Amerika’nın en kaliteli şaraplarına ev sahipliği yapan Napa Vadisi sanılanın aksine Amerika’nın şarap rezervlerinin yalnızca %4’ünü karşılıyor. Yani İngilizcede “Not the quantity but the quality” sözü ile miktarın değil kalitenin ne denli önemli olduğunu burası için söyleyebiliriz.

Peki, bir şarabı beğenmediğiniz zaman ne dersiniz? “Bunu beğenmedim, lütfen değiştirir misiniz?” mi?

Söz konusu Napa şarapları gibi kaliteli ve uzun işlemlerden geçmiş, oldukça emek verilmiş, rüzgarın yönünden o yıl ne kadar yağış aldığına kadar ince detaylarla hesaplanan ve ortaya çıkan bir şarap ise cevabım: Hayır. Demeniz gereken; “Ben bu şarabı anlamadım. Lütfen değiştirir misiniz?”

Burası sıradan bir şarap vadisinden çok öte bir ruha ve enerjiye sahip. Kültür, doğa, lokal lezzetler ve de öğrenecek çok şey var. Amerika’nın yüksek kaliteli şaraplarının üretildiği Napa Vadisi, tahmin edebileceğiniz gibi o şarapların yanına yakışacak gurme restoranlarıyla da oldukça zengin.

Napa’nın gastronomik cevherlerinden bahsedecek olursak;

- İlk akla gelen şüphesiz dünyanın tek 3 Michelin yıldızına sahip Amerikalı ünlü şef Thomas Keller’ın gurme adresi: The French Laundry. Aylar öncesinden rezervasyon yaptırmanız gereken bu lezziz restoran hayatta bir kez yaşanabilecek deneyimlerden biri, benden söylemesi.

- Eğer şansınız yaver gitmez ve The French Laundry’de yer bulamazsanız şayet, Thomas Keller’ın daha cozy bir ortama sahip restoranı Bouchon’da Fransız lezzetlerini tadabilirsiniz.

- Bir diğer önerim ise tek Michelin yıldızlı, uçsuz bucaksız şarap bağları manzarasıyla şık ve eşsiz bir öğle yemeği alternatifi olan Auberge du Soleil. Şarap önerim: Duckhorn-Cabernet Sauvignon

- Yountville bölgesinde bulunan Bouchon Bakery ise Thomas Keller’ın harika fırını. Kahvaltısı lezziz.

- Yine aynı bölgede bulunan bir diğer restoran ise şef Reddington’a ait ‘Redd’. Akşam yemeği için uygun olan restoran, gurme bir deneyim için mutlaka denenmeli.

- Gurme ve uzun bir tadım menüsü deneyimi için Meadowood Hotel’in restoranına mutlaka bir akşamınızı ayırmalısınız. Restoranın adı; ‘The Restaurant’. Şef Chris Kostow, 3 Michelin yıldızlı restoranının mutfağında harikalar yaratıyor. 9 course’luk tadım menüsüyle birlikte şarap eşleşmesi alarak son derece bilgili olan sommelier’lerine kendinizi teslim edebilirsiniz. 

Şarap içmenin bir adabı olduğu ve şaraptan anlamanın yıllar gerektiren bir tecrübe olduğu doğru. Ama zevkler ve renkler tartışılmaz sözü bu konuda da geçerli. Kokla, salla, tekrar kokla ve iç. Hoşunuza gittiyse o şarap güzeldir. Aslında bu kadar basit.

Gelelim şarap tadım evlerine;

- Robert Mondavi Winery size tadım ve bilgilendirme için önerebileceğim ilk adres. Robert Mondavi şarap evini 1966 yılında hayata geçiren ve üzümleri süzmeden fıçılandırma tekniğini ilk uygulayan kişi olmakla da ünlü. Bu teknik sayesinde Sauvignon Blanc cinsi olan beyaz üzümlerden üretilmiş tüm şaraplara Fumé Blanc adı verilmiştir.

- Oakville bölgesinde bulunan Opus One Winery ise Napa’nın en ünlü şarap markası olan ve yıllandıkça daha da değerlenen kırmızı üzümlü şarapları ile ünlü Opus şaraplarına ev sahipliği yapıyor. Mutlaka deneyimlemelisiniz.

- Newton Vineyard, LVMH tarafından satın alınmış St. Helena’da bulunan oldukça başarılı bir şarap evi.

- Son önerim ise Dean&Deluca’nın sahibi Leslie Rudd’a ait olan Rudd Winery. Güzel bir Cabernet Sauvignon tatmak ve gurme dükkanından alışveriş yapmak istiyorsanız doğru adres.

Napa Vadi’sini ziyaret etmek için en uygun mevsim tabii ki bağ bozumu zamanı olan Ağustos sonu Eylül başı. Fakat ilkbahar ve sonbaharın tüm aylarında çok keyifli bir deneyim yaşayacağınıza eminim.

Bölgenin en şık otellerinden biri olan Meadowood; ormanlık yürüyüş yolları, golf sahası, bungalow tarzı odaları ve lezzetli restoranıyla mükemmel bir seçim.

Hotel Meadowood