Haftalık E-Bülten
Moda dünyasında neler oluyor? Yeni fikirler, öne çıkan koleksiyonlar, en vogue trendler, ünlülerden güzelllik sırları ve en popüler partilerden haberdar olmak için haftalık e-bültenimize kaydolun.
2006 yılında Nobel Ödülünü alırken Babamın Bavulu adlı konuşmasında şöyle diyor yazar Orhan Pamuk: “Hayat, dünya, her şey inanılmayacak kadar güzel ve şaşırtıcı olduğu için yazıyorum. Hayatın bütün bu güzelliğini ve zenginliğini kelimelere geçirmek zevkli olduğu için yazıyorum. Hikâye anlatmak için değil, hikâye kurmak için yazıyorum.”
On dört yıl boyunca tuttuğu günlükler ve resimleri de buna çok yakından bir bakış fırsatı veriyor. Türkiye'nin Nobel Edebiyat Ödülü alan yazarı Orhan Pamuk’un 2009-2022 yılları arasında tuttuğu günlükler ve resimler hikayeleştirilerek, 2022 yılında yayınlanan Uzak Dağlar ve Hatıralar kitabına taşınıyor ve dünyaca tanınmış bir yazarın hayatına daha yakından bakış imkânı sunuyor. Pamuk’un her kitabında olduğu gibi bu eserinde de kurgu ve hayatı birbirine karışıyor. Öte yandan kitaplarını nerede, nasıl yazdığı daha rahat görülebiliyor.
Nobel ödüllü yazar, eserinde günlük yaşantısını, dönemin olaylarını, hislerini ve üzerinde çalıştığı romanların zorluklarını dile getiriyor ve ele alıyor. Bazen roman karakterleriyle diyalog kurarken, bazen bir rüyasını ya da seyahatini anlatıyor. Bir sayfadaki metin ya da çizime, aradan geçen aylar hatta yıllar sonra yeni renkler ve ifadeler ekleyebiliyor. Böylece bu defter sayfaları, yazıların renkler ve figürlerle harmanlandığı, yeni anlamların arandığı yoğun ve zengin görselli metinlere dönüşüyor.
Orhan Pamuk’un resimli defterleri, okurları büyük yazarın zihnine taşıyor. Pamuk’un bu defterleri tutmaya başlaması, resme olan tutkusunu yeniden canlandırmak istemesiyle ortaya çıkmış. Yaklaşık 400 sayfalık bu uzun eser, renkli iki sayfalık resimlerle açıldığında, sanki bir evin ikiye ayrılmış halinin sayfada yayıldığı hissini uyandırıyor. Pamuk’un resim çalışmaları, belirgin bir naif sanat havası taşıyor. Bazıları oldukça çarpıcı ve etkileyici. Yazarların günlükleri ve not defterleri, ahlak, sanat, yemek ve yaşam üzerine gözlemlere erişim sağladıkları için önemlidir. Aynı zamanda, bir insanın düşüncelerini, arzularını ve felsefesini takip etmek için harika bir pencere sunar. Bunlar, bir zihne arka kapıdan ulaşmanın en güzel yollarından biridir.
Ancak Pamuk, eserinde özel hayatının tüm yönlerini paylaşmadığını açıkça belirtiyor. Bir gün bu yazdıklarının yayımlanabileceğini bildiğinden, okurlara bazı kapıları bilinçli olarak kapattığını ifade ediyor.
Pamuk’un eserlerinde kurgu ve gerçek yaşam sıkça iç içe geçer. Bu defterlerde de renkli çizimlerin eşlik ettiği bir yaşam anlatımı bulunuyor. Kimi zaman eşi Aslı Akyavaş’la ilgili detaylar yer alıyor. Uzak Dağlar ve Hatıralar, pastel tonlar ve canlı renklerle dolu, duygu yüklü bir eser. Başkalarının hayatlarına onların gözünden bakmayı seviyorsanız, bu kitabı kesinlikle okumalısınız.