2023 Trend Rehberi: Wellbeing

ÖZLEM O. COMER, AWAREHOUSE VE YOUNIVERSITY KURUCU ORTAĞI

2022’ye dair: Pandeminin getirdiği değişimlere adapte olmaya çalışmakla geçen iki yılın ardından gelen 2022 yılı, tamamen hizalanma yılı oldu. Danışanlarım bana çoğunlukla anksiyete, düşük motivasyon, beyin sisi, hafıza sorunları, hormonal dengesizlikler gibi stres yönetimiyle ilgili sıkıntılarla geliyor. Tüm sorunları çözmek üzere enerji psikolojisi, frekans tıbbı ve fonksiyonel tıp prensiplerini bir araya getiren bir yaklaşım sunuyorum. Bu yıl özellikle Amerika Birleşik Devletleri’ndeki Awarehouse adlı wellbeing merkezimizde en çok başvurduklarım, çeşitli stres azaltma tekniklerinin yanı sıra HeartMath Enstitüsü’nün geliştirdiği kalp atışı değişkenliği ölçümü sayesinde kişinin sinir sistemi ile ilgili bilgi veren HeartMath monitörü oldu. Genel olarak 2022 yılına baktığımda neredeyse her danışanımın fiziksel ve zihinsel sağlık için duygusal zeka ile çalışmanın gerekliliğini kavradığını görüyorum. Tam da bu yüzden, duygularımızı daha yakından tanımayı hedefleyen, travma bilgisi de içeren grup eğitimlerine odaklandığım bir yıl oldu bu. Sinir sistemini dengeleyen ses frekansı terapisi, Chromotherapy (ışık ve renk terapisi), Biofeedback en çok kullandığım yöntemler arasında. Bunların yanı sıra yine bütünsel denge sağlamak ve beyin kimyasını dengelemek üzere aminoasit analizi, mikrobiyom analizi, nörotransmitter analizi ve hormon paneli gibi fonksiyonel laboratuvar testlerine sık sık başvurdum.

2023 öngörüleri: Bence 2023, Slow Medicine ve hastalığa değil, hastaya, hastanın biyolojik eşsizliğine odaklı kişiye özel bakımı prensip edinen Personalized Medicine yaklaşımlarının çok daha fazla benimseneceği bir yıl olacak. Uyku kalitesi, kan şekeri iniş çıkışları gibi biyolojik data veren giyilebilir teknolojik cihazların kullanımı daha da yaygınlaşacak. Ses frekansı, infrared ışık terapileri ve Ayurvedik beden terapilerinin de revaçta olacağını düşünüyorum. 

STEVE COMER, AWAREHOUSE VE YOUNIVERSITY KURUCU ORTAĞI

2022’ye dair: Geçtiğimiz yıl danışanlarımın en çok destek duyduğu sorunlar, sosyal etkileşime ve duygusal dengeye geri dönebilmek; kaygı bozukluğu ve depresyon semptomlarıyla başa çıkabilmek; ve odaklanma kapasitesini geliştirmek üzerineydi. Zira, sinir sistemi regülasyonu ve beyin kimyasını düzenlemek, benim başlıca odaklandığım, uzmanlık sahibi olduğum konular arasında. Bunları sağlamak için son zamanlarda en sık başvurduğum yöntemler, Travma Odaklı Bilişsel Davranış Terapisi, Polivagal egzersizler ve Micro Current Neurofeedback dediğimiz hafif akımlı nörolojik geribildirim cihazı oldu. Danışanlarım az önce bahsettiğim semptomlardan şikayet ettiklerinde beyin dalgalarını inceliyor, burada işlevsel olmayan bir şablonda takılı kaldıklarını anlıyoruz. Benim kullandığım yöntem ve teknolojilerse, tam da burada devreye girerek kişilere beyin dalgalarını yavaşlatma konusunda yardımcı oluyor. Yani, kişi kendi kişisel farkındalığını geliştirme konusunda çalışırken, neurofeedback sayesinde beyin kimyası da bu çabaya yardımcı olmak üzere optimal biçimde düzenleniyor. İnsanlara meditasyon pratiklerini ilerletme konusunda destek veren yirmi yıllık bir meditasyon eğitmeni olarak bu yıl meditasyona ilginin de hayli arttığını söyleyebilirim. 2022, birçok kişiyi meditasyon üzerine eğittiğim bir yıl oldu.

2023 öngörüleri: Bu yılki gibi önümüzdeki sene de amacım, daha çok kurum, şirket ve organizasyonla çalışmak. Zira, çalışanlar, patronlar, iş verenler fark etmeksizin insanlar profesyonel alanlarda stresle baş etmeyi başaramadıklarında o ortam toksik bir savaş alanına dönüşüyor. Çalışanlar stresin sinir sistemlerini nasıl etkilediği konusunda eğitildiklerinde ve kendilerini dengelemeyi öğrendiklerinde ise o iş yerinin kültürünü hızla değiştirmeye başlıyor. Bu sayede daha sağlıklı ve verimli bir ortam yaratılmasını sağlıyor. Bu yolda mentorum Dr. Joe Dispenza ile çalışıyorum ve onun yarattığı sistemi NeuroChangeSolutions adlı oluşum bünyesinde kurumlara aktarıyorum.

Bunun yanı sıra 2023 yılında, günlük hızlı ve otomatik pilottaki yaşam tarzımız yüzünden dengesizleşen dopamin sistemimizi düzenlemeye yardımcı olan, benim de sıklıkla kullandığım teknolojiler ve yöntemler yükselişe geçecek. Az önce söz ettiğim Micro Current Neurofeedback, örneğin, beyin aktivitesini görselleştirerek zihinsel sağlık sorunu yaratan aktivite kalıbından kurtulmaya yardımcı olan bir terapi. Soğuğa maruz bırakan Cryotherapy; soğuk suya dalma, yani Cold Plunge; içerisindeki yoğun basınç ile yüzde yüz oksijen solumanızı sağlayan oksijen terapisi Hiperbarik Oksijen Kabini; beş duyudan hiçbirinin kullanılmadığı bir ortam ile anskiyete ve stresten arındırıcı etkiye sahip Sensory Deprivation Tank; ve sanal gerçeklik ile tasarlanan bilişsel terapiler de önümüzdeki aylarda bolca adından bahsettirecekler arasında.