Haftalık E-Bülten
Moda dünyasında neler oluyor? Yeni fikirler, öne çıkan koleksiyonlar, en vogue trendler, ünlülerden güzelllik sırları ve en popüler partilerden haberdar olmak için haftalık e-bültenimize kaydolun.
Kendall Jenner, gördüklerimiz doğru mu? Geçtiğimiz günlerde Milano'da gerçekleşen Versace defilesi çıkışında stil radarına yakalanan yeni nesil süpermodel, kimliğini gizlemek için beklenmedik bir yöntem seçti: Babuşka!
Fotoğraf: Getty Images Turkey
Kendall Jenner, gördüklerimiz doğru mu? Geçtiğimiz günlerde Milano'da gerçekleşen Versace defilesi çıkışında stil radarına yakalanan yeni nesil süpermodel, kimliğini gizlemek için beklenmedik bir yöntem seçti: Babuşka! Peki Kendall, o kadar trend arasında neden Ruslara gönderme yapan bir stil hamlesi seçti? Nedeni Demna Gvasalia olabilir mi? Sokak modasının mimarı Demna Gvasalia, geçtiğimiz yıl gerçekleşen Vetements 2018-19 Sonbahar/Kış defilesinde babuşka eşarplarını, Rusların moda sahasından alıp podyumlara taşımıştı. Hatta, ünlü rapçi A$AP Rocky de bu trendi ilk olarak stiline sentezleyen öncüler arasındaydı. Hatta akabinde, Frank Ocean da onu takip etti. Ve şimdi, sıra yeni nesil süpermodel Kendall Jenner'da.
Kendall Jenner'ın rafine ve deneysel görünümünün tamamen Versace eseri olduğunu tahmin edersiniz. Tepeden tırnağa beyaza kuşanan süpermodelin, cool ve mesafeli "Lütfen çekmeyin!" tavrı da stilinin olmazsa olmazlarından. Milano sınırlarında güneş çoktan batmış olsa da, umursamaz tutumunu vurgulamak için Linda Farrow imzalı dikdörtgen güneş gözlüklerine başvuran Kendall, yanındaki korumasıyla bizlere adeta 'The Bodyguard' film setine götüren nostaljik bir portre çizmişti.
Fotoğraf: MCvitanovic / SplashNews.com
Ya da ünlü süpermodel zamanda daha da geriye, 1950'lerin film setlerine gidip Audrey Hepburn'ün ikonik ipek eşarplarından mı esinlendi dersiniz? Olası. Kendall Jenner'ın stilinden öğrendiğimiz bir şey varsa, o da stil kodlarının günümüze ait olmaması. Meslektaşlarının aksine, son model lüks arabalar kullanmak yerine, vintage model araba kullanmayı tercih eden Kendall Jenner'ın stil tercihi de bir o kadar nostaljik!
Yalnızca bir adet eşarp, bir güneş gözlüğü ve hayatın bütün zorluklarına inat güzellikle bakan gözlerle bir Audrey Hepburnolmak mümkün mü, yoksa daha fazlası mı gerekli? İşte Audrey Hepburn'ün ikonik stili için gerekenler:
Audrey Hepburn’ün doğal ve sofistike görünümünün en önemli ayrıntılarından biri kaşları. Kalın kaşlarını bir güzellik imzası haline getiren ikon, doğal görünen kaş formunu asla değiştirmedi.
Makyaj dozunu hiçbir zaman kaçırmayan Hepburn, yüzündeki tüm dikkati gözlerine ve kaşlarına çekerek doğallığı sofistike bir bir boyuta taşıyan öncülerden.
Dünyanın merkezi New York'ta varolmaya çalışan Güneyli bir kız, mini siyah bir Givenchy elbise ve kusursuz siyah gözlüklerden başka neye ihtiyaç duyabilir ki? diye sormuştuk beyazperdenin en ikonik güneş gözlüklerini listelediğimizde. Cevabı, Audrey Hepburn'ün yıldızlaştığı Breakfast at Tiffany’s'deki güneş gözlüklerinde gizli.
Sigara içmenin en zarif hali olabilir mi? Audrey Hepburn sigarayı rol gereğı bile içse, bir zarafet sanatına dönüştürüyor.
Sigara belirleyici unsur asla değil tabii ki. Hepburn'ün oturuşu, bakışı ve otururken bacaklarını kullanışı zarafet dersleri olarak öğretilebilir.
Romantik ve feminen elbiseler Audrey Hepburn'den sorulur. Üstelik aşırı ihtişama kaçmadan, romantizmin en duru haliyle. Seksi görünmek için derin dekoltelere, göz alan renklere gerek yok. Bazen naif klasik bir elbise yeterli.
Stil ikonlarınının ortak bir noktası var ise, yüzlerinden hiç eksik olmayan sıcak ve samimi gülümsemeleri. Audrey Hepburn de ince bir tebessümü aksesuar olarak kullanan isimlerden biri. Bundan yola çıkarak, diyebiliriz ki: "Ne kadar şık olursanız olun, gülümsemeyi unutmayın!"
Audrey Hepburn'ün olmazsa olmazlarından ipek eşarplar, gerek beyazperdede gerekse özel hayatında stilinin en belirleyici parçalarından biriydi. Eşarp takmanın en çok ona yakıştığını söylesek, haksızlık ettiğimiz başka bir ikon olur mu? Bizce hayır!
Audrey Hepburn'ün başka bir ustalık alanı ise muhteşem bir stil dengeleyicisi olması. Onun için şıklık, sadece elbiselerden ibaret değildi. Günlük hayatında da yakaladığı stil ahengine son derece önem verdi. İster bisiklet üzerinde, ister arabada, o her zaman uyum içerisindeydi.
Audrey Hepburn'ün kadınlara vermek istediği en güzel mesaj buydu. Hayatının hiçbir döneminde estetik müdaheleye gerek duymayan Hepburn, zamansız güzelliğini hayatı boyunca doğallığıyla korudu. Belki de aradığımız formül bu: Zamana medyan okumak yerine, ayak uydurmak.