Haftalık E-Bülten
Moda dünyasında neler oluyor? Yeni fikirler, öne çıkan koleksiyonlar, en vogue trendler, ünlülerden güzelllik sırları ve en popüler partilerden haberdar olmak için haftalık e-bültenimize kaydolun.
Demi Moore, 2025 Oscarları'nda The Substance’ın kırmızı halı serüvenini en görkemli şekilde sonlandırmak için Armani Privé’yi tercih etti.
Son dokuz aydır Demi Moore, Cannes Film Festivali'nden 2025 Oscar'larına kadar kırmızı halıları süsleyen filmi The Substance için aralıksız tanıtım modundaydı. Bu pazar yapılacak tören sadece Moore'un ödül sezonu zafer turunu değil, aynı zamanda aşırıya kaçmadan filme saygı duruşunda bulunan etkileyici bir moda kampanyasını da noktalayacak.
Method Dressing’in giderek yaygınlaştığı bu çağda, Moore ve uzun süredir birlikte çalıştığı stilisti Brad Goreski, incelikli bir yaklaşım sergileyerek adeta bir ustalık dersi verdiler. Evet, bolca gönderme yapıldı, ancak filmi izlememiş olanların modadan keyif almasını engellemedi. Bunda Goreski’nin, geçtiğimiz mayıs ayında Cannes’daki turu başlamadan önce filmi izleme şansı bulamamasının da payı var. Goreski, “Ben de filmi izlememiştim, o yüzden sadece onun bana anlattıklarından yola çıktım,” diyor. Ancak Moore'un 1997'den bu yana Cannes'a ilk seyahati ve orada ilk kez bir filmin prömiyerini yapması nedeniyle, görünümlerin hem yüksek bir ihtişam sunması hem de filme atıfta bulunması gerektiğini biliyordu. “Bana, ‘Giydiğim kıyafetlerin anlamlı olmasını ve bir hikâye anlatmasını gerçekten istiyorum’ dedi” diyor.
Fotoğraf: Gisela Schober/Getty Images
Moore’un Cannes’daki açılış konuşması, kimsenin henüz izlemediği bir filme yapılan göndermelerle doluydu —bu durum tur ilerledikçe daha da netleşti. “Twitter'da 'Dokuz aydır bunu yapıyorlarmış' diye konuşuluyor,” diyerek gülüyor. “Evet, bu görünümler üzerinde ciddi şekilde düşündük.” Moore, Cannes’da ilk kez göründüğünde, özel tasarım straplez kırmızı boncuklu bir Armani Privé elbise giymişti ve Chopard’dan elmas ve yakut mücevherler takmıştı. Goreski bunun filmin kanlı sahnelerine bir gönderme olduğunu belirtiyor. İkili, Los Angeles galasında giydiği dramatik kırmızı mozaik Oscar de la Renta elbiseden Toronto Uluslararası Film Festivali partisinde giydiği havalı Proenza Schouler elbiseye kadar son dokuz ay boyunca birçok kez kırmızıya döndü.
Fotoğraf: Gisela Schober/Getty Images
Cannes, basın turu görünümlerindeki bir diğer tekrar eden temanın da başlangıç noktası oldu: vücut modifikasyonu. Bunun ilk örneği, belirgin bir kalça çıkıntısına sahip parlak mavi payetli bir Balenciaga elbiseydi. “Üzerinde durduğumuz diğer temalardan biri de abartı fikri. Balenciaga elbisenin kalça kısmı aşırı büyütülmüştü ama yine de klasik bir balo elbisesi formundaydı,” diyor. “Bedenin değişmesi ve deformasyona uğraması fikrine gönderme yaparken, bunu grotesk bir şekilde değil, çok incelikli bir şekilde yapmaya çalıştık.” diye açıklıyor Goreski. Moore’un Cannes’daki filmin prömiyerinde giydiği Schiaparelli couture elbise bunun en iyi örneklerinden biriydi. Straplez şampanya rengi denizkızı formundaki elbise, klasik Eski Hollywood ihtişamını yansıtırken, göğüs kısmındaki keskin bıçak benzeri çıkıntıyla body horror’a ince bir gönderme yapıyordu.
Fotoğraf: David Crotty/Getty Images
Öte yandan, ikili korseleri de bir tür bedensel değişim aracı olarak benimsemiş durumda. “Ayrıca beli gerçekten çok küçülterek aşırı şekiller de yapıyoruz” diyor Goreski. Belki de bu yaklaşımın en belirgin örneği -yine özel tasarım bir Schiaparelli olan- Moore’un Critics Choice Awards’taki görünümüydü: Film afişindeki dikilmiş omurgayı yansıtan, sırt kısmı bağcıklı lacivert straplez bir elbise. Ancak tüm görünümler bu kadar aşırı değildi. Moore, sezon boyunca daraltılmış beller, süslenmiş kalça detayları, düşük beller ve asimetrik oranlar gibi formları sıkça tercih etti.
Fotoğraf: Kristy Sparow/Getty Images
Korseli Schiaparelli elbise bu sezonun en bariz göndermelerinden biri olsa da birkaç diğer görünümü filme doğrudan saygı duruşunda bulunuyordu. Parçaların çoğu Goreski’nin belirlediği diğer kriterlere uysa da bazıları filmin ana renk paletiyle de örtüşüyordu. Moore’un bolca kırmızı ve mavi giymesine rağmen, Cannes’daki bir Chopard etkinliğinde giydiği sarı Oscar de la Renta elbise, filmde karakterinin giydiği yumurta sarısı renkli ceketi anında akla getiriyordu.
Fotoğraf: Emma McIntyre/Getty Images
Dikkatli hayranlar, DGA Awards’ta giydiği Dior elbisesinde de bir referans fark etmiş olabilir. Üzerinde göz motifleri bulunan ince tül elbise, filmde Elisabeth karakterinin göz bebeğinin ikiye ayrıldığı sarsıcı sahneye gönderme yapıyordu. Dior, Moore’u giydirmek için Goreski ile iletişime geçtiğinde, stilist markanın 2018 ilkbahar/yaz couture koleksiyonundan arşivde bulunan bu görünümü ödünç alıp alamayacaklarını sordu. Moda evi, kıyafeti Moore’a uyacak şekilde özel iç detaylarla tamamlayarak bu isteği memnuniyetle kabul etti.
Fotoğraf: Kevin Mazur/Getty Images
2025 Oscarları için Moore ve Goreski, basın turlarında benimsedikleri son prensiplerden birine sadık kalmaya karar verdi: Elisabeth Sparkle’a doğrudan bir gönderme. “Karakterinin adı Elisabeth Sparkle ve biz de bununla oynadık; ister mücevherlerle ister klasik film yıldızı ihtişamıyla. Şıklık ve zarafeti korurken beklenmedik bir dokunuş eklemeye çalıştık,” diyor Goreski. The Substance’ın kırmızı halı serüvenini en görkemli şekilde sonlandırmak için Armani Privé’ye yöneldiler. Moda evi, oyuncu için derin dekolteli, kristallerle süslenmiş, dramatik pileli kalça detayına sahip ve yere kadar uzanan kuyruğuyla göz kamaştıran özel bir elbise tasarladı. Goreski, “Bence insanlar Demi ve onun harika bir an yaşıyor olması nedeniyle bu sürecin bir parçası olmaktan keyif aldılar,” diyor. “Ama aynı zamanda insanların, arkasında sadece kırmızı halıya elbise giydirmekten biraz daha fazlası olan bir hikayenin parçası olmaktan heyecan duyduklarını düşünüyorum.”