Haftalık E-Bülten
Moda dünyasında neler oluyor? Yeni fikirler, öne çıkan koleksiyonlar, en vogue trendler, ünlülerden güzelllik sırları ve en popüler partilerden haberdar olmak için haftalık e-bültenimize kaydolun.
Makine öğrenimi çağında yaratıcı ve insan olmanın ne anlama geldiğine dair bir aşk mektubu niteliğinde olan elbisenin üzerinde bulunan detaylarda bilgisayar fanı, kapaklı telefonlar, hesap makinesi, CD, elektronik anakartlar ve mikroçipler bulunuyor.
2024 İlkbahar/Yaz Paris Haute Couture Moda Haftası’nın ilk günü Daniel Roseberry’nin öncülüğünde Schiaparelli 2024 İlkbahar defilesiyle başladı. Zendaya, Jennifer Lopez ve Hunter Schafer gibi isimlerin katıldığı defilede Irina Shayk ve Karlie Kloss gibi modeller podyumda koleksiyona hayat verdi.
Hızlı modanın geçeri olduğu bir dünyada haute couture, moda sahnesinde tamamı el işçiliği olarak kalabilen tek yerdir. Bu sebepten Daniel Roseberry ve birçok tasarımcıya fantezilerini ve yaratıcılıklarını ortaya çıkarmak için bir kez daha alan sağladı diyebiliriz. Koleksiyonda öne çıkan tasarımlardan biri de süpermodel Hana Soukupova'nın sergilediği, Roseberry’nin sürrealizm ve bilimkurguyu bir arada sunduğu, tamamı eski iPhone teknolojileri kullanılarak yaratılan elbise oluyor. Roseberry, Fransız Vogue’a yaptığı açıklamada koleksiyonun en dikkat çeken parçası olan yüksek teknolojili görünümün geçmiş ve gelecek arasında bir diyalog kurduğunu ve 20 yıl öncesinden kalan anakartları kullandığı için görünümü “The Mother” olarak adlandırdığından bahsetti.
Eski dünyayı yeni dünyanın teknikleriyle yaratan Roseberry ince detaylara da özen gösterdi. Makine öğrenimi çağında yaratıcı ve insan olmanın ne anlama geldiğine dair bir aşk mektubu niteliğinde olan elbisenin üzerinde bulunan detaylarda bilgisayar fanı, kapaklı telefonlar, hesap makinesi, CD, elektronik anakartlar ve mikroçipler bulunuyor. Nostaljik teknoloji öğelerinden oluşan tasarım Elsa Schiaparelli’nin 1938’deki radikal iskelet elbisesinden ve Alien filminde tasarımcı Hans Rudolf’un yarattığı Giger uzaylılarından ilham alıyor.
“The Mother” tasarımı ve anakartlardan oluşturulan bebeğin insan yaratıcılığının teknolojiye karşı bir başkaldırısı niteliğinde değerlendirebiliriz. Çünkü anakartların bir gün sonunun geleceği ama yaratıcılığın her zaman daim olacağı aşikar. Roseberry’nin yarattığı bu robotik Frankenstein, haute couture’ün teknolojinin önüne geçtiği özel bir sanat parçası adeta.