Haftalık E-Bülten
Moda dünyasında neler oluyor? Yeni fikirler, öne çıkan koleksiyonlar, en vogue trendler, ünlülerden güzelllik sırları ve en popüler partilerden haberdar olmak için haftalık e-bültenimize kaydolun.
Haftalık E-Bülten
Moda dünyasında neler oluyor? Yeni fikirler, öne çıkan koleksiyonlar, en vogue trendler, ünlülerden güzelllik sırları ve en popüler partilerden haberdar olmak için haftalık e-bültenimize kaydolun.
2025 Cannes Film Festivali hakkında bilmeniz gereken her şeyi derledik
“Bu mutlaka bir Fransız rüyası olmalı,” demişti Juliette Binoche, The English Patient (1996) filmiyle En İyi Yardımcı Kadın Oyuncu Oscar'ını aldıktan sonraki konuşmasında. Oyuncu için başka bir rüya daha gerçekleşmek üzere: 13-24 Mayıs tarihleri arasında düzenlenecek olan 2025 Cannes Film Festivali'nin jürisine başkanlık edecek. Onunla birlikte Fransız sinemasının iki diğer yüzü daha etkinlikte olacak: Tören yöneticisi rolünde Laurent Lafitte ve Queer Palm jüri başkanı olarak Christophe Honoré.
İşte bu sinema şöleninin 78. edisyonu hakkında bilmeniz gerekenler:
© Les Films 13 – Claude Lelouch'un A Man and a Woman (1966) filmi. Grafik tasarım / Hartland Villa
Geçen yılki, Japon yönetmen Akira Kurosawa’nın Rhapsody in August filminden alınan son derece şiirsel afişin ardından, 2025 Cannes Film Festivali, Claude Lelouch’un hem yönetmenliğini, hem ortak senaristliğini, hem yapımcılığını, hem de görüntü yönetmenliğini üstlendiği A Man and a Woman filmindeki Anouk Aimée ve Jean-Louis Trintignant’ın sarılma sahnesini öne çıkarıyor. Film, 1966’da Altın Palmiye’yi kazanmış, ardından Yabancı Dilde En İyi Film ve En İyi Özgün Senaryo dallarında Oscar’a layık görülmüştü. İki oyuncu da Cannes'da En İyi Oyuncu ödülüne layık görüldü: Jean-Louis Trintignant 1969’da Z ile, Anouk Aimée ise 1980’de Le Saut dans le vide filmiyle.
© Les Films 13 – Claude Lelouch'un A Man and a Woman (1966) filmi. Grafik tasarım / Hartland Villa
Bu yıl dikkat çeken bir yenilik var: Festival tarihinde ilk kez iki ayrı resmi afiş sunuluyor. Komite bu durumu şu sözlerle açıklıyor: “Bu sarılma 7. sanatın en ünlüsü olabilir. Birbirini seven bir kadın ve erkeği ayıramazsınız. Bu adamı o kadından ayıramazsınız.” Böylece bu ikonik çiftin anısına çift afişle saygı duruşunda bulunulmuş oluyor: “Bir kadın ve bir erkek. Karşı karşıya ama birleşmiş.”
Görsel: @semaine_de_la_critique
Alexis Langlois’in geçen yıl sunulan Queens of Drama filminden alınan görkemli afişini paylaştıktan sonra 64. Eleştirmenler Haftası jürisini açıkladı. As Bestas ve Madre filmleriyle tanınan İspanyol yönetmen, senarist ve yapımcı Rodrigo Sorogoyen, jüri başkanı olarak görev yapacak. Kendisine Faslı gazeteci Jihane Bougrine, Fransız-Kanadalı görüntü yönetmeni Josée Deshaies (La Bête, À son Image), Endonezyalı yapımcı Yulia Evina Bhara (Tiger Stripes, 24 Hours with Gaspar) ve Get Out ile etkileyici Judas and the Black Messiah filmleriyle tanınan Oscar ödüllü Britanyalı oyuncu Daniel Kaluuya eşlik edecek. Rodrigo Sorogoyen’in bu göreve ilk kez davet edilmediği belirtiliyor; geçen yılki Cannes Film Festivali’nde kişisel nedenlerden ötürü yerini Fransız yönetmen Sylvia Pialat’a bırakmak zorunda kalmıştı. Bu yıl AMI Paris Büyük Ödülü, French Touch Jüri Ödülü, Louis Roederer Vakfı Keşif Ödülü ve Leitz Ciné Keşif Ödülü’nü takdim edecek.
Görsel: @lasrf1968
Festivalin yeni ödülü Alpine, “sinemanın kodlarını kıran ve yeni yollar tanımlayan cesur yönetmenleri” onurlandırmak amacıyla veriliyor. Artık her yıl düzenli olarak verilecek bu ödülün ilk sahibi Les Combattants (2014) ve César’lardan 5 ödülle dönen Le Règne animal (2023) filmleriyle tanınan Fransız yönetmen Thomas Cailley oldu. Ödül, 22 Mayıs 2025’te, Yönetmenlerin On Beş Günü'nün kapanış töreninde takdim edilecek.
Taxi Driver filminde Robert De Niro Fotoğraf: Alamy
Robert De Niro’ya, 13 Mayıs Salı günü yapılacak açılış töreninde, kariyerine ithafen Onursal Altın Palmiye verilecek. 2011’de jüri başkanlığı da yapan De Niro, Cannes için “çok güçlü hislerim var. Cannes bizi bir araya getiriyor: Hikaye anlatıcıları, sinemacılar, hayranlar ve dostlar. Eve dönüş gibi,” diyor.
De Niro’nun Cannes ile ilk buluşması 1976’da, Bernardo Bertolucci’nin 1900 ve Martin Scorsese’nin Taxi Driver filmleriyle olmuştu. Özellikle Taxi Driver ile hafızalara kazınan oyuncu, Scorsese ile kariyerini şekillendirmişti. Komite, New York, New York için saksafon öğrenmesini, Raging Bull için boks yapmaya başlamasını ve 30 kilo almasını hatırlatıyor. 1983’te The King of Comedy, 1984’te Once Upon a Time in America, Mission ve son olarak 2023’te Killers of the Flower Moon ile Croisette’teydi. De Niro, 14 Mayıs’ta Debussy salonunda düzenlenecek bir ustalık sınıfıyla da hayranlarıyla buluşacak.
2010’dan bu yana Queer Palm, LGBTQIA+ temalarını işleyen filmleri ödüllendiriyor. Geçen yıl Lukas Dhont başkanlığında Emanuel Pârvu’nun Three Kilometres to the End of the World adlı filmi ödül almıştı. Bu yıl jüri başkanı Christophe Honoré olacak. Şöyle diyor: “Çağdaş yaratımın bir kez daha gerici enternasyonalin saldırısı altında olduğu bir dönemde, queer filmleri öne çıkarmak ve kutlamak daha da acil hale geliyor. Sinemacı olmak, cinsel azınlığa ait olmak ve arzularını filmlerinde dürüstçe yansıtmak riskli bir samimiyettir. Queer Palm bu yüzden hem sığınak, hem kürsü, hem mücadele, hem de şefkattir.” Honoré, geçen yıl resmi yarışmada Marcello mio adlı filmiyle yer almıştı.
Laurent Lafitte’yi en son Monte Kristo Kontu filminde Pierre Niney’nin düşmanı Gérard de Villefort rolünde görmüştük. Şimdi ise Cannes’da 78. edisyonun sunuculuğunu üstleniyor. Fransız sinemasının sevilen yüzlerinden biri olarak festivalin seçimi oldukça yerinde.
Paris’teki Ulusal Konservatuvar ve İngiltere’deki Guildford Oyunculuk Okulu mezunu olan Lafitte, hem sahnede hem ekranda birçok büyük yönetmenle çalıştı. 2012-2024 yılları arasında Comédie-Française’teki kariyeriyle, Fransız tiyatrosunun en önemli figürlerinden biri haline geldi. Shakespeare, Proust, Marivaux gibi ustaların eserlerinde yer aldı. En son Cyrano de Bergerac rolüyle Molière Ödülleri’ne aday gösterildi. 2025’te, La cage aux Folles müzikalinde Albin karakterini canlandıracak. Ama öncesinde onu Croisette’te sunucu olarak izleyeceğiz. Camille Cottin’in ardından bu görevi devralıyor.
Juliette Binoche, 77. Cannes Film Festivali, Fotoğraf: Splash News
Juliette Binoche, 1980’lerden bu yana, Rendez-vous filmiyle Cannes’da ilk çıkışını yaptığı 1985’ten beri, hem cesur hem de zarif oyunculuklarla dolu istikrarlı bir kariyere sahip. “Cannes’da doğdum,” diyor. Cannes, Venedik ve Berlin’de oyunculuk ödülü alan ilk kadın (ve Julianne Moore dışında tek) oyuncu. Hem Avrupa’da hem Hollywood’da seviliyor. Jüri başkanlığını Amerikalı Greta Gerwig’den devralıyor.
Festival komitesine göre, “Festival tarihinde ikinci kez iki kadın sanatçı jüri başkanlığını birbirine devrediyor.” İlki, 1960’larda Sophia Loren’in Olivia de Havilland’ı takip etmesiydi. 65 yıl sonra, Binoche sahnede. “Bu anları jüri üyeleriyle ve izleyiciyle paylaşmayı sabırsızlıkla bekliyorum,” diyor. “1985’te merdivenleri ilk kez genç bir oyuncu olarak tırmanmıştım; 40 yıl sonra jüri başkanı olmak büyük bir ayrıcalık.”
Meryl Streep, 77. Cannes Film Festivali, Fotoğraf: Splash News
Fransız yönetmenler Jean-Luc Godard, Olivier Assayas, Claire Denis ve Leos Carax'ın yanı sıra Kanadalı David Cronenberg, Japon yönetmen Hirokazu Kore-eda, Polonyalı yönetmen Krzysztof Kieslowski ve Avusturyalı yönetmen Michael Haneke ile çalışan Juliette Binoche'un, geçen yıl açılış töreninde bir kez daha yürüdüğü Cannes kırmızı halısında boy göstermesi bekleniyor. Burada Meryl Streep'e fahri Altın Palmiye'yi takdim ettikten sonra gözyaşları içinde hayranlığını dile getirmişti: “Kadınları dünyada ve sinemada görme biçimimizi değiştirdiniz. Bize kendimize dair yeni bir imaj verdiniz.” Juliette Binoche daha önce Trần Anh Hùng'un yönettiği La Passion de Dodin Bouffant filminin Resmi Seçim sunumu için Cannes'ı ziyaret etmişti.
