Haftalık E-Bülten
Moda dünyasında neler oluyor? Yeni fikirler, öne çıkan koleksiyonlar, en vogue trendler, ünlülerden güzelllik sırları ve en popüler partilerden haberdar olmak için haftalık e-bültenimize kaydolun.
Bu yıl altıncısı gerçekleşecek MIX Festival için geri sayım başladı. Çok sesli festival MIX, 7-8 Ekim’de şehre geri dönerken, festivalin konuklarından Futuro Pelo sorularımızı yanıtladı.
Çok sesli festival MIX, 7-8 Ekim’de şehre geri dönüyor.
Bu yıl altıncısı gerçekleşecek MIX Festival için geri sayım başladı. 7–8 Ekim’de Zorlu PSM’de gerçekleşecek festival, 6. senesinde de farklı müzik türlerinin sevilen isimlerini şehrin merkezinde bir araya getirecek. İki gün boyunca Zorlu PSM’de müziğe doyacağımız festivalde sahne alacak isimler de bir o kadar iştah açıcı.
İki gün boyunca, Men I Trust, Ceza, 3pillie, Bangoverz, Can Güngör, Futuro Pelo, Geeva Flava, Gülinler, Hedonutopia, Hünkar, Kardelen, Kit Sebastian, Klor, MFY b2b Ali Özel, Opus Kink, Second, Seda Erciyes & Tuğçe Şenoğul (DJ Set), The Away Days, The Ringo Jets, Thomas Guerlet gibi isimlerin sahnelerine konuk olacağız.
Ajandalarınızda gerekli notlarınızı aldıysanız festivalin konuklarından Futuro Pelo ile sohbetimize buyurun.
Sporto Kantes ile geçen 15 yıldan sonra son avatarınız Futuro Pelo ile karşımızdasınız. Nasıl bir süreçti bu?
Çoğu şarkıyı Sporto Kantes ile yazdım. Futuro Pelo'yu da yazma sürecinin doğal bir devamı olarak görüyorum.
Biraz başa dönelim. Müzikle ilk tanışmanız nasıldı, sizi müzik yapmaya iten ilham kaynaklarınız var mıydı?
Amerikan rock müziğinin başlangıçları benim de müziğe ilk adımlarımdı. Elvis, Eddy Cochrane, Gene Vincent… Hepsi çok özgürleştirici ve heyecan vericiydi. Sonra tüm bunların da geldiği tüm müzikler benim motivasyonum halinde geldi. Stones, Bowie, Beatles, Mc5, Clash, Iggy Pop… Ayrıca aynı zamanda evde çalınan tüm klasik müzikler de bana kaynaklık etti. Ravel, Debussy, Fauré bu örneklerden yalnızca bazıları. Hepsi beni tamamlayan tamamlayan kaynaklara dönüştü.
Yaptığınız müziği nasıl tanımlarsınız? Şarkıların arkasındaki üretim sürecini nasıl planlıyorsunuz?
Genelde seçtiğim müzik örnekleriyle başlıyorum. Kelimeler, melodi, ritimler gelene kadar bir döngüde çalıyorum. Karakterler, diyaloglar ve bir hikaye yaratmanıza yardımcı olacak bir dekor ayarlamak gibi. Bir şeyler inşa edilene kadar ne yaptığımı asla gerçekten bilemem ve sadece yaratıcı süreç boyunca bunun nasıl bir şey olduğunu öğrenirim.
Türkiye'de ilk kez sahne alacaksınız. Türkiye’deki müzik endüstrisi hakkında neler biliyorsunuz?
Evet… Türkiye’de ilk kez sahne alacağız ve gerçekten heyecanlıyım.
Bu şehir o kadar çok yüzyıllık bir tarih kat etti ki, ruhu her köşesinde ortaya çıkıyor olmalı. Avrupa'da oldukça tanınan Altın Gün adlı çok iyi grup biliyorum. Ayrıca Fransa’da, İzmir'de doğan ve 50'li yıllarda Brigitte Bardot ile Fransızca şarkı söyleyen Dario Moreno'yu da uzun süredir dinliyoruz.
Müziğin sizi tutkulu hissettiren yanı nedir?
Benim için müzik, ruha giden en kolay yol. Titreşimleri sizi o kadar derinden etkileyebilir ki, ben müziksiz bir hayatı hayal bile edemiyorum. Birçok büyük müzisyen bana hayatıma devam etme gücü verdi.
Sahnede çalmayı çok sevdiğiniz bir şarkı var mı?
Canlı çalmayı sevdiğim belirli bir şarkım yok. Bir dizi şarkı üzerinde çalışmayı ve doğru sırayı bulmayı seviyorum, böylece doruk noktasına ulaşan bir gerilim oluşturabilirsiniz. Tıpkı bir DJ’in çalışması gibi insanları alıp götürebileceğimiz kadar uzağa götürmek amacımız.
Son zamanlarda playlistinizde neler var?
Sleaford Modları Mork n Mindy, Rosalia Hentai ve Gorillaz Friday 13th.
Size ilham veren müzisyenler olduğunu söylediniz. Bu isimlerin hangi niteliklerine hayransınız, sizi etkileyen şey ne oluyor?
Damon Albarn'ın Gorillaz ile yaptığı çalışmalara veya solo projelerine gerçekten hayranım. Prince gibi, o da her zaman yenilik peşinde koşuyor. Ayrıca geleneksel müzik yapılarına modernliği getiriyor. Her şeyden önce ultra üretken ve müzik yazmayı asla bırakmaması da çok etkileyici.
Konserlerde dinleyicilerle buluşmak ve onlarla bir bağ kurmak nasıl hisler yaratıyor sizde, bu duyguyu nasıl anlatırsınız?
Fransa'daki konserlerde dinleyicilerin her zaman çok iyi tepkiler verdiğini söyleyebilirim. Bence insanlar her şeyden önce bizim nesiller ötesi bir canlı grup olduğumuz gerçeğine çok şaşırıyorlar. Örneğin Mila 19 yaşında bir solist, saksafondaki Qwenteen 32 yaşında ve ben 50 yaşın üzerindeyim. Ancak yarattığımız enerji öyle yüksek ki genelde dinleyicileri hiç ummadıkları yerlere götürüyor.
Ufukta neler bekliyor sizi?
Birkaç ay önce Paris'ten Brüksel, Belçika'ya taşındım. Bir marangoz atölyesine, müzik stüdyomu kurdum. Bu süreçte yeni bestelerimin testere sesleriyle arasında nasıl bir ilişki kuracağını çok merak ediyorum.