Haftalık E-Bülten
Moda dünyasında neler oluyor? Yeni fikirler, öne çıkan koleksiyonlar, en vogue trendler, ünlülerden güzelllik sırları ve en popüler partilerden haberdar olmak için haftalık e-bültenimize kaydolun.
Yeni online butikler ve müzayedeler ile dijitale hızlı geçişten en faydalanan sürpriz oyuncu mücevher oldu. Uzman görüşleriyle yükselişteki güncel tabloya bakıyoruz.
Lüks markaların bir zamanlar çekincesi, dokunma ve deneme arzusuyla şekillenen pahalı alışverişlerin e-ticaret alanında zorlanacağı yönündeydi. Zaman onları nasıl da haksız çıkardı... Daha da şaşırtıcı olan pandemi sürecinde gerçekleşti; son bir yıl içinde online mücevher satışları rekor kırdı. Öncelikle mücevhere adanmış yepyeni internet siteleri türedi; Bibi van der Velden’in kurucusu olduğu ve Fernando Jorge’den Pippa Small’a uzanan tasarımcıları çatısı altında toplayan Auverture ve Pernille Teisbaek gibi influencer’ların kürasyonunun yer aldığı Finematter bunlardan sadece birkaçı. Mücevher uzmanı Joanna Hardy’nin satın almacı görevi üstlendiği, Boucheron, Cartier ve Wallace Chan gibi isimlere ait nadide parçaları sunan Omneque ise vintage ve ikinci el kategorisinin en yeni ve yükselen alışveriş platformu. Bu da bizi mücevherin dijitale sürpriz bir atakla ayak uydurduğu müzayede evlerine getiriyor. Dünya metropollerinde şubeleri olan bu kurumların satışlarına fiziksel olarak katılamayanlar telefonla bağlanır, hatta heyecanlı sahneler yaşanırdı. Şimdilerde online müzayedelerin sayısı neredeyse fiziksel olanların sayısını geçmek üzere. Örneğin Phillips, mücevher odaklı yeni bir internet sitesi olan Flawless üzerinden hem anında satışlar hem de süreli müzayedeler düzenliyor. Hatta teklif vermek isteyebileceğiniz birini hâlâ yakalayabilirsiniz; Alexander Calder ve Ettore Sottsass gibi sanatçıların imzasını taşıyan mücevherlerin yer aldığı New Modernism 12 Kasım’a kadar fiyat tekliflerine açık. Diğer bir önemli aktör olan Christie’s, Mayıs ayında Jewels & Handbags Online: The Geneva Edit müzayedesini düzenlemiş, sunulan parçalar arasında değerleri 2.17 ile 1 karat arasında değişen 20 adet pırlanta 179.071 dolara alıcı bulmuştu. Vogue Türkiye olarak Christie’s mücevher departmanı direktörü Max Fawcett’a bu online alışveriş fenomenini sorduğumuzda yanıtı şöyle oldu: “Pandemi öncesinde dahi online mücevher satışlarına talep artışı yaşanıyordu. Seyahat kısıtlamalarıyla dijitale adaptasyon süreci iyice hızlandı ve bu da online süreçlerin daha iyi kalite fotoğraflardan detaylı bilgilere her alanda daha ileri taşınmasını zorunlu kıldı. Bu da müşterilerin ne aldıkları konusunda kendilerini daha rahat hissetmelerini, dolayısıyla da ödemeyi akıllarından geçirmedikleri miktarları gözden çıkarabilmelerini sağladı.”
Aynı ilgi ve etkiyi gören Sotheby’s özellikle saat satışlarının kat be kat artarak 2020’nin ilk yarısında 28 milyon doları aştığını kayda geçmişti. Ancak online müzayedeler dünyanın farklı köşelerinden çeşitli profildeki koleksiyonerlere erişim kolaylığı sağlasa da yüz yüze açık artırmalar hâlâ yerlerini koruyor – özellikle de eşi benzeri olmayan parçalar söz konusu olunca. Sotheby’s Ekim sonunda Londra’daki İslam sanatları odaklı etkinlikte, 17. yüzyıldan kalma eşsiz iki mücevher-gözlüğü teklife açtı. Babür İmparatoru’na ait olduğu ve biri 300 karatlık bir zümrüt, diğerinin ise 200 karatlık bir elmasın kesiminden elde edildiği tahmin edilen bu inanılmaz gözlüklerin üçer milyon dolara alıcı bulması bekleniyor (Merak edenlere not: Roma İmparatoru Nero ve Fransa Kralı V. Charles, değerli taşlardan yapılma gözlüklerin gözleri dinlendirdiğine inanarak kullanan tarihi figürlerden).
Mücevher müzayedeleri arasında takip edilmesi gereken önemli bir tarih 9 Kasım, çünkü Christie’s tarafından düzenlenen müzayedede Marie Antoinette’e ait 112 adet elmasın dizili olduğu bir çift bileziğin 4 milyon dolara kadar alıcı bulması bekleniyor. Açık artırmalarda fiyatı belirleyen başlıca etken bir marka veya ustaya dair imza taşıyıp taşımadığı, sonra karat değerleri ve elbette kaynağın kimliği. Bu parçalar da tutuklu Fransa Kraliçesi’nin eski Avusturya Büyükelçisi’ne bir kutu içinde ulaştırmayı başardığı 1791 tarihli bir mektupla kanıtlanabiliyor. Fawcett bu tarihi müzayede için şu yorumda bulunuyor: “Orijinal formunda olup, yüzlerce yıl geriye izi sürülebilen mücevherler çok nadirdir. 255 yıllık Christie’s kraliyet aileleri ve seçkin koleksiyonerlerine ait paha biçilmez mücevherlerin satışını gururla üstlenmiştir, ancak Marie Antoinette’in bu bilezik seti aralarında en değerlisi olarak tarihe geçecek.”
Peki ya Türkiye’den mücevher müzayedelerine ilgi nasıl? Christie’s Türkiye temsilcisi Eda Kehale Argün şöyle yanıtlıyor: “Osmanlı mirasına dayalı önemli bir mücevher geleneğine sahip bir kültürle çalışıyor olmak büyük şans. Christie’s Türkiye olarak hem erkek hem de kadın değerli koleksiyonerlerimizle önemli parçalar için çalıştık. Genç ve dinamik bir jenerasyonun online ve yüz yüze olan mücevher müzayedelerimize büyük ilgi gösterdiğini de belirtmeliyim. Zamansız güzelliklerine ek olarak mücevherin yatırım değerini de unutmamalı.” Acil bir durumda bir tablo, heykel veya mobilyayı taşımak kolay olmayabilir, ancak mücevher öyle değil. Bakınız Marie Antoinette; o bile bir ihtimal giyotinden kurtulursa diye pırlantalı bileziklerini saklamayı başardıysa, altın biriktirmek gibi mücevher koleksiyonerliği de pekala kurtarıcı olabilir. Hele de uzaklardaki müzayede evleri yalnızca bir tıklama mesafesinde olunca.