Tommy Hilfiger, Staten Island Feribotu'ndaki Nauti-Cana Defilesini Vogue Türkiye'ye Anlatıyor

İmza attığı defilelerle New York Moda Haftası’nın en merak edilen markaları arasında yer alan Tommy Hilfiger, 2025 İlkbahar/Yaz sezonunda bizleri MV John F. Kennedy isimli Staten Island Feribot’undan ağlayarak çıtayı bir kere daha yükseltiyor. Üstelik Wu-Tang Clan’ın muhteşem performansıyla… Misafirlerine unutulmaz bir New York deneyimi yaşatan Amerikalı tasarımcı artık moda ile eğlencenin etle tırnak gibi birbirine bağlı olduğunu açıklıyor.

Fotoğraf: Hunter Abrams

Her sezon şehrin ikonik lokasyonlarında gerçekleştirdiğiniz defilelerle adından söz ettiriyorsunuz. Şubat ayında Oyster Bar at Grand Central Station’da gerçekleşen defilenin ardından 2025 İlkbahar/Yaz defilesi için tercihinizi eski bir Staten Island Feribotu olan ve emekliye ayrılan MV John F. Kennedy’den yana yapıyorsunuz. Özel bir nedeni var mı?

Denizci yaşam tarzına duyduğum sevgiden yola çıkarak hazırladığımız 2025 İlkbahar/Yaz koleksiyonunu denize ya da suya yakın bir yerde tanıtmamız gerektiğine inanıyordum. Bu fikir üstünden beyin fırtınası yaparken ekip arkadaşlarımızdan biri Staten Island feribotu fikriyle karşımıza çıktı. Pete Davidson ile Colin Jost’a ait olan bu feribotun hemen müsaitliğini kontrol ederek hazırlıklara. Bu defile feribotta düzenlenen ilk etkinlik oldu.

Fotoğraf: Hunter Abrams

Tommy Hilfiger defileleri bir koleksiyon tanıtımından öte lokasyon seçiminden sahne performanslarıyla izleyicilere unutulmaz anlar yaşatan bir deneyim olarak da adından söz ettiriyor. Bu hikayeler nasıl ortaya çıkıyor?

Artık moda ile eğlence hep bir arada. Yaptığımız iş bir nevi “fashion-tainment”. Bu da açıkcası benim çok hoşuma gidiyor açıkcası. Farklı şeyler yaratmak adına bizleri motive ediyor. Yeni bir sezona hazırlanırken aklımızın bir kenarında hep nasıl ezber bozabileceğimizi düşünüyoruz. Yarattığımız hikayeyi de koleksiyon üstünden kuruyoruz. Önce koleksiyon ortaya çıkıyor, ardından nerede ve nasıl sunulacağı. Kimlerin sahne alacağı da belirttiğin gibi önemli bir konu. Her zaman o dönemin popüler kültürüyle özdeşleşen isimlerle çalışmaya özen gösteriyoruz. Bu sene ise Wu-Tang Clan ile çalıştık.

Fotoğraf: Getty Images

Biraz da koleksiyondan bahsedebilir misiniz? Denizci yaşamından ilham aldığınızı belirtmiştiniz…

Nauti-cana teması ön planda. 1985’ten bu yana Tommy Hilfiger’ın denizcilik teması doğrultusunda hazırladığı tüm tasarımlara daha modern ve yeni siluetlerde hayat verdik. Tenis sporu ise bir diğer ilham kaynağımız oldu. Arşivden regatta ceketler ve kullanışlı pantolonlar hafiflik ve rahatlık hissi için yelken bezi naylon ve kırışık pamuklu kumaştan üretiliyor. Çeşitli düz ve ekose desenli kumaşlarla tasarlanan kadın kapri pantolonlar oversize balıkçı kazaklarıyla tamamlanıyor. Klasik prep teması keten ve deri malzemeli kolejli montlar, denizci etkili kıvrık paçalı chino pantolonlar ve çift pilili tekne şortlarıyla yeni bir enerji kazanıyor. Kaptan köşkünün konforundan esinlenen bir yaklaşımla sportif blazer ceketlere, el örgüsü pololara ve dökümlü trençkotlara terzi işi bir dokunuş katılıyor. Ayrıca bu sene Tommy’de görmeye alışık olmadığımız capri pantolonlar gibi parçalar da koleksiyona ekledik. Zahmetsiz yaz tarzının rahatlığını hissettiren görünümler feribottan inip şehre geri dönmeye hazır olduklarını da belli ediyor.

Fotoğraf: Hunter Abrams

Sürekli değişim içerisinde olan bir sektördeyiz. Hızlı moda sayesinde gündemdeki trendleri takip etmek her geçen gün zorlaşırken Z ile Alfa kuşağının da tüketim alışkanlıklarımız üstündeki etkisi oldukça fazla. Köklü bir marka olarak bir üst nesillere oranla hayata çok daha farklı bir açıdan bakan bu yeni nesil tüketicilerin kalbini çalmak zor oluyor mu?

Zendaya, Gigi Hadid, Lewis Hamilton, Sofia Richie gibi çalıştığımız sanatçılar, işbirliği yaptığımız influencer’lar ve imza attığımız sosyal medya içerikleri sayesinde bu nesilere çok rahat ulaşarak sesimizi duyurduğumuzu düşünüyorum. Tüm dünya gibi biz de kendimizi sürekli geliştiriyoruz. Gündeme ayak uydurmaya çalışıyor ve daha sürdürülebilir, kapsayısı ve çeşitli olmak adına birçok projeye imza atıyoruz. Ayrıca nostaljik göndermeler olsa da imza attığımız koleksiyonların her nesilden tüketiciye hitap ettiğine inanıyorum. Özellikle Tommy Jeans sokak giyimi yönlendiren markalar arasında.

2025 yılında markanızın 40. yılını kutlamaya hazırlanıyorsunuz. Rekabetin yoğun olduğu moda sektöründe bu kadar uzun süre var olmanın sırrı nedir?

Hiç şüphesiz çok çalışmak. Sürekli olarak sonraki adımı düşünmek, daha mükemmel nasıl olabileceğimize odaklanmak, fiyat politikamızı güncellemek, teslimat ve üretim aşamasında nasıl gelişmelere imza atabileceğimizi keşfetmek zorundayız. Sürekli büyüyen ve gelişen bir yapıya sahip olsak da rahatlayamayız.