Geçiş Dönemi Stil Rehberi

Benim gibi yaz aşıkları için hayli zor olan bu geçiş dönemine bir de ‘’bir öyle bir böyle’’ havalar eklenince sonbahar ayı alışma süreci iyice katlanılmaz olabiliyor. Şehir hayatı koşturmacasından sabah çıktığımız eve bir daha akşama kadar uğramayınca hızlıca değişen havalara hazırlıksız yakalanabiliyoruz. Sanki bir yaz sabahına uyanıyor gibi hissettiğiniz sonbahar sabahlarında o anki havaya güvenip kısa kollu tişörtünüzle dışarı çıkarsanız, yandınız. Gün içerisinde sağanak yağmur, tekrar açan güneş ve tekrar çiseleyen yağmurun sizi huzursuz etmemesi için bu geçiş sürecine hazır olmak önemli. 

İşte karşınızda şehre dönüş ve soğuk havalara geçiş giyim rehberi: 

Layering: Çok katlı kombinler

Geçiş dönemini hastalığa kapılmadan geçirmek için en önemli tüyo; kat kat giyinmek. Çoğumuz layer'ları nasıl kombinleyeceğimizi bilemediğimiz için veya zor geldiği için ince bir giysinin üzerine kalın bir mont alıp çıkıveriyoruz. Havalar ısınınca kalın montun içinde terliyor, üzerimizden atıverince de incecik kombinimizle kalıyor ve hop, terli terli bir de üşüyünce hastalıklara davetiye çıkarıyoruz.  

Fotoğraf: Miu Miu 2024-25 Sonbahar/Kış, Vogue Runway

Parça sayısının artmasıyla kombin yapmak zorlaşıyor, stilimiz bozuluyor algısı olsa da aslında katmanlı giyinmek stilinizden taviz vermeyi gerektirmiyor. Aksine, katman olarak yapacağınız seçimler kombininizi bir üst seviyeye taşımak için harika bir fırsat. Önümüzdeki kış sezonu defilelerinden ilham almak isterseniz Miu Miu’ya bakabilirsiniz. Elbise üzerine kapüşonlu cekete bir de deri ceket ekleyen Miu Miu, katmanlı giyimi oldukça eklektik bir şekilde uyguluyor. Beraber kullanılması beklenmeyen renkleri ve parçaları bir araya getirip umursamaz ve havalı bir görüntü elde eden marka, bize katmanlı giyimin kuralları olmadığını gösteriyor. Eylül ayında gerçekleşen moda haftalarında birçok tasarımcının 2025 İlkbahar/Yaz sezonu için katmanlı kombinleri tercih ettiğini görebiliyoruz. Prada mavi gömleği V yaka kırmızı kazakla kombinliyor, süslü crop topların üzerine sade hırka ekliyor. 

Şehirde giyimin en kilit parçalarından blazer'lar kat kat giyinmenin belki de en şık parçası. Hemen hemen her kombine ciddi bir hava katan blazerlar ofis giyimi için birebir olduğu gibi iş sonrası yapacağınız birçok etkinliğe de uyum sağlayacak. Bol kesim bir blazerı kazağınızın üzerine alarak ince bir kaban yerine kullanabilir veya dar kesim bir modeli kabanınızın içine ara katman olarak tercih edebilirsiniz. 

Fotoğraf: Valentino 2024 Pre-Fall, Vogue Runway

Botlar ve çizmeler

Üzgünüz, havalar bazı günler ne kadar size yaz günleri anımsatsa da, sandaletleri rafa kaldırma zamanı geldi. Ansızın yağmaya başlayan yağmur veya az önce dinen sağanağın getirdiği çamur çok severek giydiğimiz sandaletlerimizi kirleterek canınızı sıkabilir. Bundan da önemlisi açık ayakkabıları tercih ettiğiniz soğuk ve yağmurlu günlerin ertesi sabahına soğuk algınlığıyla uyanmak istemiyorsanız, tercihinizi botlardan yana kullanın derim. 

Şahsen benim gardırobumda en çok bulunan ayakkabı stili botlar (tabii buna genellikle yağmurlu havaya sahip Londra’da yaşamamın etkisi büyük). Deri botlar neredeyse her türlü günün kurtarıcısı diyebiliriz. Günlük kombininizi daha sofistike hale getirmek için modası asla geçmeyecek Chelsea model ayakkabıları tercih edebilirsiniz. Eteklerin, jeanlerin ve elbiselerin altına giyeceğiniz Chelsea model ayakkabı seçiminizi yağmurlu günlerde deri, güneşli günlerde süetten yana yapabilirsiniz. Daha asi ve sportif hissettiğiniz günler için postal botları öneririm. Dr Martens’in zamansız bağcıklı postallarını feminen bir elbiseyle kombinleyerek zıtlıkların uyumuyla fark yaratabilirsiniz. Son günlerin trendlerine uyum sağlamak istiyorsanız kovboy botlarını es geçmeyin derim. Neredeyse her kombine bohem bir hava katan kovboy botları mini eteklerle giyebileceğiniz gibi dar paça pantolonlarla (evet, geri döndüler!) kombinleyerek dikkatleri botlarınıza çekebilirsiniz. Kovboy botlarının bir başka özelliği de eğimli kesimleri sayesinde bacakları olduğundan ince ve uzun göstermeleri.

Botlar sadece günlük, bohem ve asi olmak zorunda değil elbette. Ofise, şık bir akşam yemeğine hatta davetlere bile giyebileceğiniz bir sürü bot modeli mevcut. Zarif bir görünüm için ince topuklu diz altı çizmeleri pantolonlar veya elbiseler ile kombinleyebilir, biraz daha cesarete yeriniz varsa timsah derisi gibi farklı dokulu parçalara veya bordo gibi sezonun gözde renklerine yönelebilirsiniz. 

Fotoğraf: The Row, 2024 Pre-Fall, Vogue Runway

Kilit aksesuar: Şal 

Bir kombine seviye atlatmada aksesuarların oynadığı rolü artık hepimiz öğrendik. Sade bir kombini korse kemerle baştan yaratabileceğimiz, bir şapka ile kombinimizin bütün havasını değiştirebileceğimiz gibi ceketimizin üzerine atacağımız bir şal veya atkıyla da fark yaratabiliriz. Özellikle rüzgarlı mevsim geçiş günlerinde boğazlı yaka giymediğimiz sürece açıkta kalan boyun ve gerdan bölgesini korumak için şal ve atkılar kombinlerimize hareket katmak için birebir.

Ne tür bir şal ve atkı tercih edeceğinizi amacına göre belirleyebilirsiniz. Örneğin asıl hedefiniz kombininizi zenginleştirmekse daha ince, ipek şallara yönelebilirsiniz. Şık bir yemeğe veya önemli bir toplantıya gidiyorsanız, ipek şallar sizi soğuk havalardan kısıtlı korusa da kombininize zarif bir hava vereceği kesin. Şayet rüzgarlı havalarda oradan oraya koşturduğunuz bir günde olası boğaz ağrılarına karşı tedbir almaksa amacınız, o zaman yün veya kaşmir bir şal kurtarıcınız olacaktır. Siz de benim gibi siyah ağırlıklı giyinmeyi tercih edenlerdenseniz kocaman canlı renk bir atkı görünümünüze hareket katabilir. 

Şehre dönüş

Şehre dönüş, sezon geçiş dönemlerinde giyim, diğer dönemlerden daha hileli olsa da aslında düşünüldüğü kadar zor değil. Az önce bahsettiğimiz taktiklerle hem pratik parçalarla şehir hayatının koşuşturmacasını göğüslemek hem de şıklığımızdan ödün vermeden değişen havalara ayak uydurmak mümkün.