Haftalık E-Bülten
Moda dünyasında neler oluyor? Yeni fikirler, öne çıkan koleksiyonlar, en vogue trendler, ünlülerden güzelllik sırları ve en popüler partilerden haberdar olmak için haftalık e-bültenimize kaydolun.
Haftalık E-Bülten
Moda dünyasında neler oluyor? Yeni fikirler, öne çıkan koleksiyonlar, en vogue trendler, ünlülerden güzelllik sırları ve en popüler partilerden haberdar olmak için haftalık e-bültenimize kaydolun.
Prenses Sissi’yi duymuş muydunuz? Bora Aksu 2025-26 Sonbahar/Kış koleksiyonuyla modaseverleri Avusturya İmparatoriçe’si Sissi lakaplı Elisabeth’in paradokslarla dolu dünyasına davet ediyor. Yakın zamanda Viyana’ya yaptığı yolculukta imparatoriçenin hayatını yakından öğrenen Aksu, yeni koleksiyonunun ilhamını Sissi’nin hayatının görünen ve görünmeyen yüzlerinin çatışmasından alıyor. Tasarımcı, bu sezonki koleksiyonunda Avusturyalı dışavurumcu ve kural tanımayan ressam Egon Schiele’nin bakış açısından Sissi’nin hayatını yorumluyor.
Bavyeralı bir hanedanda doğmasına rağmen oldukça esnek kurallar ile büyüyen Sissi’nin hayatı, Avusturya İmparatoru Franz Joseph ile evlenmesiyle bambaşka bir hale bürünüyor. İmparatoriçe, evliliğinin ardından Avusturya Krallığı'nın katı güzellik kurallarının kendisini baskıladığı bir döneme giriyor. Tasarımcı Bora Aksu, Avusturya seyahati sırasında halk tarafından hayatına hayranlık duyulan Sissi’nin özel hayatının gerçekte çok farklı olduğunu görüyor. Basın açıklamasında Sissi’nin kendini bir kapana kısılmış gibi hissettiğinden bahseden Aksu, 2025-26 Sonbahar/Kış koleksiyonunda Sissi’nin hayatındaki bu kontrastı sanatçı Egon Schiele’nin gözünden yorumluyor.
İmparatoriçe Sissi, kuyumcu Kochert tarafından yapılan ve Francois-Joseph tarafından kendisine sunulan ünlü “elmas yıldızları” takıyor. Hofburg İmparatorluk Sarayı. Fotoğraf: Jean-Francois DEROUBAIX/Gamma-Rapho, Getty Images
Geçtiğimiz cuma günü Londra’nın Covent Garden bölgesinde bir kilisenin içinde yapılan Bora Aksu 2025-26 Sonbahar/Kış defilesi, Aksu’nun tasarımlarını giyen ünlü isimler, stilistler ve moda yazarları ile dolup taşarken fotoğrafçılar etrafta koşturuyor. Herkes yerlerine geçip sessizlik başladığında ise romantik bir müzik çalmaya başlıyor. Bir süre geçiyor, ama görünürde hiçbir manken olmamasıyla davetlilerde merak ve heyecan iyice artıyor. Bora Aksu’nun defilelerindeki müziğe verdiği önemi bilen ben, şarkıyı dinlerken aslında bu bekleyişin kasıtlı olduğunu ve bizi defileye hazırladığını tahmin ediyorum. Bir sonraki şarkı başlayınca ilk manken defileyi başlatıyor.
Defile, Avusturya kraliyetinin katı kurallarını, sıkı düzenini ve Sissi’nin dışarıya yansıtılan “mükemmel’’ imajını sembolize eden mankenlerin üzerine oturan ve nötr renklerden yapılmış dış giyimin ön plana çıktığı kombinlerle başlıyor. Aksu’nun kendisiyle özdeşleşmiş nostaljik ve romantik tasarımlarına kıyasla daha ciddi denebilecek bu ceket ve kabanların altına diz altına uzanan dantel ve tülden etek ve elbiseleri kombinleyerek Sissi’nin birbiriyle çatışan iki dünyası arasındaki diyalogu yansıtıyor.
Schieler’in radikal görüşü ve isyankar doğası defilenin devamında kendini gösteriyor. Başlarda siyah, lacivert ve beyazın domine ettiği defilenin devamında Sissi’nin içinde bulunduğu durum ile çatışan özgür ruhunu simgeleyen canlı kırmızı, pembe ve mor kombinler karşımıza çıkıyor. Sanki imparatoriçenin bir kafeste hapsedilmiş ruhu sonunda otoriteye karşı gelerek dışarıya çıkıyor ve özgürlüğüne, rengine kavuşuyor.
Bora Aksu 2025-26 Sonbahar/Kış, Fotoğraf: Vogue Runway
Bora Aksu’nun defilelerinde özenle seçilmiş detaylar bu sezon da büyük rol oynuyor. Sezonun trendlerinden puantiye deseni ve çiçek motiflerinin bir arada kullanıldığı kat kat etek ve elbiseler Sissi’nin hayatındaki çatışan katmanları anımsatıyor. Defilelerinde baş aksesuarı kullanmayı seven Aksu’nun defilesinde bu sefer beyaz, siyah ve kırmızı duvaklar dikkatleri çekiyor. Defilenin ardından kendisiyle yaptığımız röportajda Aksu, duvaklarda siyah ve kırmızı renklerini tercih etmesinin sebebinin imparatoriçenin evlililiğinin onun üzerinde yarattığı mutsuzluğu temsil ettiğini belirtiyor.
Prenseslerin dışarıdan masalsı görünen hayatlarının aslında gerçeği yansıtmadığını Schiele gibi isyankar birekspressiyonistin gözünden yorumlamak kontrastın aslında ta kendisi.
