Haftalık E-Bülten
Moda dünyasında neler oluyor? Yeni fikirler, öne çıkan koleksiyonlar, en vogue trendler, ünlülerden güzelllik sırları ve en popüler partilerden haberdar olmak için haftalık e-bültenimize kaydolun.
Dokunduğu her alanda başarıyı yakalayan ve kusursuzluğa olan tutkusunu dış görünüşüne de yansıtan Tom Ford’u biraz daha yakından tanıyoruz.
Fotoğraf: Steven Meisel, Vogue USA, 2010 Aralık
1995 Sonbahar/Kış Gucci defilesi sadece Tom Ford’un değil Gucci’nin de yeniden başlangıcını simgeliyordu. Vogue editörlerinin unutulmaz defileler arasında saydığı bu başlangıç, köklü İtalyan markasının da yükseliş dönemini başlatmıştı. Feminenliği güçlü bir tavırla ustaca işleyen Ford, Gucci’ye veda ettiği son güne kadar başarılı rotasından şaşmadı. Üstelik bu kadar büyük bir sorumluluğun altına elini uzatmasına rağmen başarıya olan tutkusu ona Saint Laurent’in kapılarını da açtı. 1999 yılında bir yandan Gucci yolculuğuna devam ederken Saint Laurent’in de kreatif direktörlüğünü üstlenmek oldukça Tom Ford bir hareketti.
Gucci, 2004 Sonbahar/Kış
Saint Laurent, 2003 Sonbahar/Kış
Bir dönem verdiği röportajda “Güzellik benim için önemli. Kadınların benim tasarımlarımı giydiği zaman kendilerini güzel hissetmelerini istiyorum.” diyen Ford, yaptığı her koleksiyonun temeline bu referansı oturtmuştu. Kullanılması oldukça zor kumaşlardan biri olan satenden vazgeçmemesi de onun zorlukları seven karakterinin bir yansımasıydı. 2002 Sonbahar/Kış koleksiyonunda yarattığı “Gothic Chic” siluetlerse zarafetin belirli kalıplardan ibaret olmadığını bize bir kez daha hatırlattı.
Fotoğraf: Steven Meisel, Vogue USA, 2010 Aralık
27 Ağustos 1961 Teksas doğumlu tasarımcı ilk bireysel yolculuğuna 2005 yılında çıktı. Erkek giyim, aksesuar ve güzellik alanında ilerleyen Ford, 2010 yılında ilk kadın koleksiyonunu sundu. Sosyal medyanın yükselişini eski usul defilerle protesto eden Tom Ford, 2011 İlkbahar/Yaz koleksiyonunu basına kapalı gerçekleştirerek sadece Terry Richardson’un karelerine izin vermişti.
2010 Vogue Aralık sayısı ise bizi ilk kez koleksiyonla buluşturmuştu. Beyoncé, Julienne Moore, Amber Valletta ve kısa bir süre önce hayat veda eden ünlü model Stella Tennant defilede yer alan isimler arasındaydı. Disiplini, katı kuralları ve yüksek estetik algısıyla başarı basamaklarını sağlam temellerle çıkan Tom Ford’u 7 maddede biraz daha yakından tanıyoruz.
1- Tom Ford aslında aktör olmak istiyordu. New York Üniversitesinde geçen bir yılın ardından Ford, okulu bırakarak Los Angeles’a geldi ve kısa süreli de olsa oyunculuk yaptı.
2- Başak burcu olan Tom Ford, oldukça disiplinli ve titiz. Hatta bu konuda kendine has bir ritüeli olan tasarımcı özellikle stresli olduğu zamanlarda saat başı duş aldığını söylemişti.
3- Kusursuzluk tutkusu sayesinde Tom Ford, kozmetikten modaya bütün yaratıcılık alanlarına birebir dahil oluyor.
4- Gösterişli tavrına rağmen Ford, büyük parti ve davetlerden hoşlanmıyor. Verdiği bir röportajda onun için ideal bir akşamın ailesiyle vakit geçirmek olduğunu dile getirmişti.
5- 2005 yılında Fade To Black isimli yapım şirketini açtı.
6- Yönetmenliğini üstlendiği ikinci filmi Nocturnal Animals 73. Venedik Film Festival’inde Jüri Özel ödülünü kazandı.
7- Tom Ford’a göre kıyafetlerin ötesinde bir kadını en güzel yapan şey kendine olan özgüveni ve tavrı.