Paris Moda Haftası: Birinci Gün

ANTHONY VACCARELLO: BİR YILDIZ DOĞDU

Anthony Vaccarello defilesinde dansçı-modacı ikili Les Twins'in arasında oturan Donatella Versace, "Hepsini istiyorum!" dedi. Donatella, kendi Versus koleksiyonunu geliştirmesi için Anthony Vacarello'yu seçerek onu bir yıldıza dönüştürdü. Bu yüzden, Seine nehrine bakan podyumda süzülen her mankenin kıyafetinde yıldızların olması çok isabetliydi.

Fotoğraf: Indigital

Ancak, her yere yayılmış yıldız desenlerinden daha fazlasıydı bu defile. Vaccarello, kalça, üst bacak, sırt veya etek kısımlarını yıldız şeklinde keserek vücutta pencereler oluşturmuştu. Bu kendisini çok tekrarlamış olarak görülebilir, ama tasarımcının zekası ve makas kullanmadaki hüneri de aynı derecede kendini tekrarlıyordu, öyle ki defile baştan başa bir hayal gücü törenine dönüştü.

Fotoğraf: Indigital

Tam "Hepsini gördük herhalde" diye düşünmeye başlarken, tasarımcı kızıl süet, kovboy püsküllü kıyafetleri ortaya çıkardı, bu kıyafetlere -ağır gözüken- tıngırdayan metal aksesuarlar eşlik etti. Ama aynı zamanda etek boylarıyla da çok güzel oynamıştı. Üstelik metal çiviler de yer yer kısa bir eteğin üzerine işlenmiş yer yer de asimetrik diz boyu bir eteğin altına eklenmişti. Göğüs kafesinin yan kısmında kumaşların kesilip çıkartılmış olması da bir başka çeşitlilikti.

Fotoğraf: Indigital

Vaccarello'nun, gösteriş yapmak ama bunu zarif klas kıyafetlerle başarmak isteyen diğer "yıldızların" tasarımcısı olacağı su götürmez.

JACQUEMUS: ÇOCUK OYUNU

"İkiyüzlü" tasarımcı Simon Porte Jacquemus'un koleksiyonunun Sebatian Bieniek'in aynı isimli fotoğraf serisinden esinlenilmiş temasıydı. Koleksiyonun başlığıysa aslında daha şiirsel: Güneşin Çocuğu. Bu iki isim de koleksiyona uyuyordu, anaokulu çocukları için kesilmiş gibi duran kıyafetler ve mankenlere ikinci bir surat kazandıran yanaklardaki o çocuksu çizimler.

Fotoğraf: Indigital

Defile notlarında, tasarımcı çocukluğuna geri dönen bir kadının hikayesini anlatıyor, bu kadın anne ve babasının makyaj malzemeleriyle ve kıyafetleriyle oynuyor. 25 yaşındaki Jacquemus, 19 yaşındayken annesini kaybettiğini anlattı. Kesim tekniklerinde, bir çocuk gibi sınırsız davrandığının altını çizdi. Defile çoğu zaman bir gariplik taşıyordu, örneğin bir pantolona poşet şekli verilmişti ve vücudun üst kısmı sanki o poşedin içindeymiş gibi görünüyordu.

Fotoğraf: Indigital

Defile boyunca devam eden bu sürreal hava, onu çekici kılmıştı. Tasarımcının keskin makas kullanımını bir kenara bırakırsak, Comme des Garçons'tan esinlenmeler görmek mümkün. Defilede bir kıyafet çok dikkatimi çekti: derin bir omuz dekolteli mont, tasarımcının hem kesim yeteneğini gösteriyordu hem de ileride daha fazla "yetişkin" kıyafeti tasarlayacağının işaretini veriyordu.