Haftalık E-Bülten
Moda dünyasında neler oluyor? Yeni fikirler, öne çıkan koleksiyonlar, en vogue trendler, ünlülerden güzelllik sırları ve en popüler partilerden haberdar olmak için haftalık e-bültenimize kaydolun.
Eczacıbaşı’nın bir daveti için (Vitra Editörler Buluşması) arkadaşım Eda İldam ile beraber çalıştık. Eda davetin tüm konsept ve styling’ini belirleyip uygulayacak, biz de konsepte uygun yiyecekler hazırlayacaktık... 3 farklı çağ - güzellik, masumiyet ve gizem çağı üzerinden menüyü şekillendirmemizi istediler. 3 farklı masa olacak, her masa bu çağlara uygun olarak stilize edilerek, kadın ve kadının hayat tarzından yola çıkılarak düzenlenecekti.
Biz de güzellik çağı masasını gül ve tatlı üzerinden giderek hazırlamaya karar verdik. Bu masa için farklı büyüklüklerde gül kalıplarda hazırladığımız hindistan cevizi sütlü kekler ve muffinler – uçuk pembe tonlarında, sadece taze meyvelerle renklendirdiğimiz ve ayaklı kristallerle servis ettiğimiz, içlerinden böğürtlenler ve yenilebilir çiçekler görünen jöleler, incirli cheesecakeler ve güllü limonata hazırladık.
Gizem masası için biraz süprizli ve lüksü çağrıştırmasını istediğimiz yiyecekler hazırlamaya karar verdik...profiterolü tatlı değil tuzlu olarak somon füme muslu ve havyarlı hazırladık, trüflü mantar ve badem pate, karidesli crème fraiche blini servis ettik. Masumiyet çağını da servis malzemelerleriyle de destekleyerek, sade beyaz porselenler, beyaz keten peçeteler kullanarak ‘bakery’ üzerinden kurguladık. Poğaçalar, muffinler ve foccaciolar hazırladık. Güzel kristal demlikte buzlu ıhlamur da bu masanın içeceğiydi.
Tarif olarak bu davette uyguladığımız hindistan cevizi sütlü keki vermek istiyorum. Bir thai tarifi olduğundan olsa gerek, bizim alışık olduğumuzun dışında enteresan tekstürde bir kek çıktı ortaya.
170 gr sıvı yağ 300 gr toz şeker 4 yumurta 1 tbsp vanilya özütü 250 gr ub
1 paket kabartma tozu 200 ml coconut milk 50 gr taze hindistan cevizi (rendelenmiş)
Oldukça basit, katılarla sıvıları ayrı kaplarda karıştırarak, sıvıya katıya katıp, el mikseriyle çırpıyoruz. 170 derecede önceden ısıtılmış fırına yerleştirip yaklaşık 45 dakika kadar pişiriliyor. Malesef bu verilen dakikalara birebir güvenmemekte ve kontrol ederek pişirmekte fayda var, her fırın farklılık gösterebiliyor. Bence kekin ortasını biraz nemli bırakın, çok daha lezzetli oluyor.