Haftalık E-Bülten
Moda dünyasında neler oluyor? Yeni fikirler, öne çıkan koleksiyonlar, en vogue trendler, ünlülerden güzelllik sırları ve en popüler partilerden haberdar olmak için haftalık e-bültenimize kaydolun.
Çağdaş sanatın başat aktörlerinden Arter, Beyoğlu İstiklal Caddesi’ne vedasının ardından Dolapdere’deki görkemli mekanının kapılarını bugün açıyor; bu yenilenmenin detaylarını Arter İletişim Direktörü İlkay Baliç’ten dinledik.
Fotoğraf: Hadiye Cangökçe, Eser: Ayşe Erkmen’in Evde (1994) adlı işi.
Çağdaş sanatın başat aktörlerinden Arter, Beyoğlu İstiklal Caddesi’ne vedasının ardından Dolapdere’deki görkemli mekanının kapılarını 13 Eylül’de açıyor. Sanat dünyasındaki güçlü duruşunu, yalnızca fiziksel alanını değil; sergi, kamusal program ve üretimlerini de genişleterek, farklı disiplinlerle bağlarını artırarak pekiştiriyor. Merak ve hayranlık uyandıran, düşünsel ve duyusal dünyalarımızı ele geçiren bu yenilenmenin detaylarını Arter İletişim Direktörü İlkay Baliç’ten dinledik.
Fotoğraf: Jonas Mekas, Karanlığın İçinden Gelenler, 2012
Vehbi Koç Vakfı’nın sanat alanındaki faaliyetlerinin kapsamlı ve uzun vadeli stratejik ürünlerinden biri Arter. Kurucu direktörü Melih Fereli’nin 2005 yılında, Türkiye’ye sürdürülebilir yapıda bir çağdaş sanat kurumunun kazandırılması amacıyla hazırladığı raporla birlikte, Arter’in tohumlarının atıldığından bahsediyor ilk olarak, kurumun iletişim direktörü İlkay Baliç. 2007 yılında bir çağdaş sanat koleksiyonu oluşturulmaya başlanması, Koç Holding’in İstanbul Bienali’nin ana sponsorluğunu yirmi yıl süreyle üstlenmesi, Yapı Kredi Bankası Kâzım Taşkent Galerisi’nde gerçekleştirilen İstiklâl Serüveni isimli sergiler dizisi ve bu sergilere eşlik eden sanatçı monografileri bu süreci destekleyen parametreler. Berlin’de 2013’e dek beş sene boyunca Türkiye’den sanatçıların yer aldığı sergilerin düzenlendiği Tanas gibi önemli oluşumlar da bu nihai hedefin ulus ötesi parçalarındandı. “2010 yılında İstiklal Caddesi’ndeki bina açıldığında, kurulacak müze için bir öğrenme ve laboratuvar alanı olacağını biliyorduk” diyor Baliç ve ekliyor: “Oluşturulan stratejik planda, Sadberk Hanım Müzesi’nin koleksiyonlarıyla çağdaş sanat alanındaki koleksiyonları buluşturan bir kampus-müze projesi öngörülmüştü. Ancak bu proje için kentte uygun alan bulunamayınca, çağdaş sanat müzesi için kent merkezine yakın bir yer aranmaya başlandı.”
Arter’in yeni lokasyonu, bir ‘çekim merkezi’ başlığıyla anılmayan, ancak son dönemde açılan Dirimart, Pilevneli ve Evliyagil Dolapdere gibi galeri ve sanat alanlarıyla dönüşen, gelişen Dolapdere. Bölgedeki bu hareketliliğin kaynağının, Arter olduğu iddiası bir mübalağa sayılmaz. Keza, Koç ailesinin, merkeze oldukça yakın ancak ‘algılara’ şimdilik mesafeli bu semte taşınma haberi dahi, sanat aktörlerinin devinimlerine bu doğrultuda yön vermeleri için kâfi. Yine de şu sorunun yanıtını aramaya devam ediyoruz: Arter için bu spesifik seçim nasıl yapıldı? Koç ailesinin Dolapdere’de uzun yıllar otomobil servisi olarak kullanılmış eski bir binası olduğunu anlatıyor Baliç. “Aile bu binayı, 2013 yılında Vehbi Koç Vakfı’na, yeni müze binası için bağışladı. Endüstriyel bir yapı olan bu binayı restore edip güçlendirerek bir müzeye dönüştürme ihtimali değerlendirildiyse de, restorasyonun bedeli yeni bir binanın yapımından yüksek olacaktı. Dolayısıyla bu eski binanın yıkılmasına ve yerine bir kültür merkezi olarak tasarlanacak yeni bir mimari yapının inşa edilmesine karar verildi.” Toplam 18 bin metrekarelik kapalı alana sahip Arter’in mimari tasarımı, Londra merkezli Grimshaw Architects’e ait. Birbirlerine açılarak bağlanan mekanlardan oluşan yapının ziyaretçileri rahatlatan, kucaklayan ve ilgisini odağa yönlendiren bir tasarımı olduğunu vurgulamak gerek.
Altan Gürman retrospektifinde, sanatçının tahta üzerine yapay deri ve selülozik boya kullandığı Kapitone (1976) adlı yapıtı da yer alıyor.
Müzenin açılış programı göz alıcı şekilde yoğun. Emre Baykal ve Eda Berkmen küratörlüğündeki Saat Kaç? sergisi, mekanda yer alacak yedi sergiden biri. Arter koleksiyonundan seçilen yapıtlar, Hüseyin Bahri Alptekin, Sarkis, Cengiz Çekil, Nam June Paik ve Mona Hatoum gibi sanat tarihinin önemli isimlerine ait. Kelimeler Pek Gereksiz başlıklı bir diğer sergi, yine Arter koleksiyonundan. Kurumun, yeni üretimler destekleme misyonunu örnekleyen başka bir sergi ise sanatçı İnci Furni’nin Bir An için Durdu başlıklı yeni üretimi. Rosa Barba’nın kişisel sergisi Gizli Konferans, sanatçının Berlin, Roma ve Londra’daki müzelerin eser depoları ve arşivlerine odaklanarak yarattığı 35 mm’lik üç filmden oluşuyor. Türkiye’de çağdaş sanatın öncülerinden Altan Gürman’ın kısa yaşamına sığdırdığı değerli yapıtların tamamına yakını da, Arter koleksiyonundan Retrospektif Sergi adı altında izleyiciye açılıyor. Yine retrospektif niteliğinde olan ancak bu sergi için özel olarak ürettiği işleri de içeren Beyazımtrak sergisi, sanatçı Ayşe Erkmen’in 1970’lerden bu yana yürüttüğü sanat pratiğine derin bir bakış sunuyor. Dışarıdaki rüzgarın hareketini referans alarak farklı hızlarda, başka başka yönlere doğru seyreden üç kuyruklu piyanonun yarattığı karmaşık dünya ‘offroad, v.2’ ise bu uzun ve ilham verici sergi listesini tamamlıyor.
Sanatçı Barış Doğrusöz’ün Açıklıklar, baş döndürücü bir dizi kombinasyon (2018) başlıklı eseri, siyaha boyanmış balsa ahşabından 47 heykel içeriyor.
Sergilerin büyük çoğunluğu 2020 yılının ilk aylarına dek ziyaretçilere açık olacak. Önümüzdeki yıl için planlanan sergiler ve programlar da kurumun yeni hudutlarının hızlı şekilde özümseneceğinin işareti. “2020 yılında Arter’de büyük bir KP Brehmer sergisine yer vereceğiz” diyor Baliç. “Neues Museum Nürnberg, Hamburger Kunsthalle, Kunsthalle Den Haag ve Arter ortaklığında hazırlanan bu sergi, ileride gerçekleştireceğimiz pek çok uluslararası işbirliklerinin ilklerinden. Alman sanatçının 1970’li ve 80’li yıllarda ürettiği eserlerin bugünkü geçerliliği karşısında etkileneceğinizi şimdiden söyleyebilirim.”
Arter'in açılış programında toplam yedi sergi var. Ayrıca Jonas Mekas retrospektifiyle başlayan film programı, etkinlik takvimi, öğrenme ve yayınlardan oluşan kapsamlı faaliyetleriyle mekan, herkese açık bir kültür ve yaşam platformu olmayı hedefliyor.
Daha önce İstiklal Caddesi’nde düzenlenmiş olan; çağdaş sanat, müzik, ses ve sessizlik ilişkilerini irdeleyen, Melih Fereli küratörlüğündeki Sesli Dizi sergilerinin üçüncüsü de yine önümüzdeki yılın planları arasında. Sergilerin yanı sıra Arter’in disiplinlerarası tavrını ve uluslararası yaklaşımını pekiştiren programlar, 2020 ve 2021 takvimini doldurmuş bile. “Bunlardan ilki, sanat yönetmenliğini Matthias Osterwold’ün yaptığı Arter Yeni ve En Yeni MüzikFestivali olacak” diyor Baliç. “Şubat 2020’de Prelüd isimli öncü programla başlayacak festival, 2020 sonbaharında gerçekleşecek.”İstanbul Müzik Festivali ortak yapımcılığında hayat bulan çağdaş opera projesi ve bir çağdaş sanatçıyla yürütülecek sahne etkinliği ve sergisi ise 2021 planları arasında. “Yine müzik alanında Güher ve SüherPekinel’in vizyonu ve öncülüğünde, Tüpraş’ın katkılarıyla 2010 yılında hayata geçirilen ve Türkiye’den sıra dışı yeteneklere sahip genç müzisyenleri dünya sahnelerine takdim eden Dünya Sahnelerinden Genç Müzisyenler (DSGM) projesine ev sahipliği yapmayı planlıyoruz. Bu proje kapsamında aralık ayında piyanist Can Çakmur’un vereceği konserin kesinleştiğini şimdiden duyuralım.”
Arter’in kapsamlı sergi ve programları için websitesine ve sosyal medya adreslerine göz atın:arter.org.tr @ arteristanbul