Şampiyon Kadınlar: Naz Arıcı

Türkiye’de yerleşmiş bir buz pateni kültürü yok ancak bu sporu aktif olarak tutkuyla yapan kadın sporcularımızdan Naz Arıcı, şampiyonluklarını ardı arkasını kesmeden sıralıyor. Elektrik-elektronik mühendisi olan Arıcı, yoğun çalışma temposunda bu hobiye vakit ayırarak buz patenine adım atmış. Öğretmen bir aileden geliyor ve ailesinin eğitim hayatına kattığı her şeyin sporculuk hayatını da etkilediğini düşünüyor. “Yetiştirilme tarzım gereği sorumluluk almayı ve bunu sonuna kadar götürmeyi önemsiyorum. Bunun kariyerimde bulunduğum noktaya gelişimdeki disiplinim, azmim ve çok çalışmama katkıda bulunduğunu düşünüyorum” şeklinde konuşuyor. Kadınların sporun pek çok dalında yükseldiğini, toplumsal dayatmalardan ve yargılardan sıyrılıp güçlerini ellerine aldıklarını düşünüyor. Hayatta isteklerinden vazgeçmeyen, cesur ve güçlü kadınları kendine benzetiyor. Ona göre bütün kadınların içinde ortaya çıkmayı bekleyen güçlü birer karakter yatıyor.

Moda Editörü: Tuğçe Bahçıvangil, Fotoğraf: Ali Yavuz Ata

Naz Arıcı, Artistik Buz Pateni’nde dünya şampiyonluğunun, Türkiye şampiyonluğunun ve uluslararası arenada başka birçok başarının sahibi. “Şampiyonluğa ulaşmak sır mı aslında bilemiyorum. Disiplinli ve sıkı çalışmak, başarıya yoğunlaşmak antrenmanlarımdaki ilkelerim” diyor. Özgüven, güç ve mutluluk olarak üç kelimeyle başarılarını tanımlıyor. 29 yaşında bu spora başlayan Arıcı, yaşın sadece buz pateninde değil bütün spor dallarında engel teşkil etmediğini, ilk başarısı ve sonrasında aldığı onlarca başarıyla bunu önce kendisine ve çevresine sonra da ülkesine ve dünyaya ispatladığını dile getiriyor. Kariyerindeki en gurur verici anı soruyoruz, birçok cevabı olduğunu söylüyor: “2017 yılında dünyada rekor puanla aldığım birinciliğin hâlâ rekoru kırılamadı, o ayrı bir gurur. Ama sanırım en önemlisi dört yılda bir yapılan masterlar olimpiyatları. Geçtiğimiz ocak ayında İtalya’da düzenlenen Dünya Masterlar Kış Oyunları’nda aldığım altın madalya, Türkiye buz pateni tarihinde elde edilmiş en büyük başarılardan biri. Gerçekten çok gurur verici.”

Sporun kadınların hayatına büyük katkıları olduğunu dile getiriyor bir yandan; fiziksel, psikolojik duygusal bir gelişimin söz konusu olduğuna inanıyor: Daha zinde bir vücut, daha sağlam bir kafa yapısı, daha kuvvetli bir bağışıklık sistemi: “Ve güçlü bir psikoloji. Bütün kadınlara sporun bir dalıyla uğraşmasını tavsiye ediyorum. Bir baksınlar hangi spor dalları ilgilerini çekiyor... Ve nerede yapılır araştırıp deneyimlesinler.” Spor kariyerine yeni başlayan genç kızlara da tavsiyeleri var: “İstedikleri spor dalını yaptıklarından emin olsunlar. O dalda her zaman iyi ve motive edici şeylerle değil, zor şeylerle de karşılaşabileceklerini bilsinler. Zorlukların üzerine gitmeleri gerek, aksi takdirde başarı gelmiyor. Bu aşamaya gelene kadar çok zorluklarla karşılaştım, hâlâ da karşılaşıyorum. Amacımın ne olduğunu unutmadan çalışmalarımı yaparak, gerektiğinde planlarımı güncelleyerek devam ediyorum. Amaçlarına ulaşmalarını sağlayacak ya da engelleyecek tek kişinin kendileri olduğunu unutmasınlar.”