Haftalık E-Bülten
Moda dünyasında neler oluyor? Yeni fikirler, öne çıkan koleksiyonlar, en vogue trendler, ünlülerden güzelllik sırları ve en popüler partilerden haberdar olmak için haftalık e-bültenimize kaydolun.
Moda trendleri bir süredir makro olarak sezon koleksiyonlarında mikro olarak ise TikTok’ta belirleniyor. Her gün bir yenisi çıkan mikro trendlerin hızına yetişmek zor olsa da birkaçı tahtını uzun süre koruyacak gibi görünüyor.
Yüksek moda şüphesiz trendler konusunda altın çağını yaşıyor. Ana sezon koleksiyonlarının başat trendleri bir yana dursun her gün mantar gibi çoğalan mikro trendlerin hızına yetişmek bir hayli zor. Geçtiğimiz yazı kısaca bir hatırlayalım: Barbie filminin etkisiyle yerler gökler pembenin binbir tonuyla bezeliyken, Tomato Girl Summer estetiğini çözebilmek için güçlü bir savaş vermiştik. Mermaidcore ile sıcak denizlere inip masalsı fantezi yaşarken Cleangirl ile detoks sürecine girmiştik. Geçtiğimiz sonbahar ve kış mevsimindeyse Sessiz Lüks trendinin dişli bir rakibiyle karşılaşmıştık: Mob Wife. Kombinasyonlardan sakındığımız leopar desen, gösterişli kürkler ve seksapalitesi yüksek parçalar Scarface filminden çıkmış, gardıropları alabora etmişti. Hızlı bir geri dönüş özetinden sonra 2024 yılına bakacak olursak trend konusunda herhangi bir sıkıntı çekilecek gibi görünmüyor. Yüksek moda sanat, müzik, film ve ikonlardan besleniyor, kendisine yeni ilham kapıları aralıyor. İster TikTok’ta suyunuzun içine pembe kurdele atın, isterseniz “pastaya batırılmış çilek” veya “olgunlaşmamış avokado sorunsalı” gibi kendi trendlerinizi yaratın. Yüksek modanın sunduğu bu özgürlükten faydalanmak oldukça keyifli.
Fotoğraf: Louis Vuitton 2024-25 Sonbahar/Kış Erkek, Vogue Runway
Kovboy stili, eklektik çizgisini ne olursa olsun bozmayan trendlerden biri. Püsküllü ceketler, kendine has çizme ve şapkası, denimin garanticiliği ve büyük tokalı kemerle tamamlanan stil dokunuşu… Tüm bu unsurlar cool görünmenin şifrelerini bize veriyor. Trendin ayak seslerini duyabilmek içinse ilk olarak Pharrell Williams’ın Louis Vuitton için hazırladığı 2024-25 Sonbahar/Kış Erkek koleksiyonuna bakmak gerekiyor. Williams, markanın tasarım çizgisini Vahşi Batı’ya götürerek modern kovboylarını yüksek modanın rodeo sahnesine salmıştı. Ardından Bella Hadid, kovboy sevgilisi Adan Banuelos ile olan ilişkisini 14 Şubat’ta duyurduktan sonra Teksas’a taşınarak rodeo kızı olduğunu ilan etmişti. Atlarla yakın ilişkisi, katıldığı rodeo etkinlikleri ve CowboyCore estetiğine uygun görünümleri büyük bir kitleyi bu trende yönlendirmeye başlamıştı. Lana Del Rey, 2024 yılı için Country müzik albümüne hazırlandığını açıkladı. Trendin şahlanışını ve asıl süksesiniyse müzik ve stil ikonu Beyoncè’ye borçluyuz. 2024 Grammy Ödülleri’nde giydiği modern damier desenli Louis Vuitton takımı ve beyaz şapka kombinasyonu yılın CowboyCore görünümlerinden ikonik olanıydı. Bunun üzerine Country müzik albümü Cowboy Cater’ı duyurması ve single’ları “Texas Hold Em” ve “16 Carriages”i önden yayımlamasıyla kovboy stili ve kültürünü tanrısallaştırdığını beyan etti. Yüksek modada etkisi giderek artan trendde denim yelek ve pantolonlar, deri kovboy çizmeleri, taşlı şapka, kemer ve aksesuarlara şans verebilirsiniz. Bu konuda festival kızlarının da favorisi Ganni, Diesel, Marine Serre, Blumarine gibi Y2K modasına tasarım çizgisini adamış markalara göz atabilirsiniz. Stildeki yaşanmışlık hissine atıfta bulunmak için vintage butiklerdeki deri parçaları keşfedebilirsiniz.
Fotoğraf: Lacoste 2024-25 Sonbahar/Kış, Umberto Fratini / Gorunway.com
Moda ve sporun sıcak etkileşimi geçtiğimiz yıldan beri modaseverlerin merceği altında. Yaklaşan yaz olimpiyatlarının modanın başkenti Paris’te yapılacağı düşünülünce Athleisure stilinin 2024 yazında yükselişe geçmesi çok olağan. Sportif disiplinler içerisinde tenniscore estetiğiyse hepsinden bir adım öteye geçerek yüksek modada grand slam’ini ilan ediyor. TikTok’ta #tenniscore araması neredeyse dört milyona yaklaşıyor. Gerek yüksek modadaki Preppy kültürünün gelişmesi ve beslenmesi gerekse yönetmen Luca Guadagnino’nun Challengers filminin etkisi tenis sporuyla olan bağlarımızı kuvvetlendirip bir köşede bekleyen raketlerimizi gün yüzüne çıkarmamızı sağlıyor. Trendin ikonik görünümünü ise filmde başrol oynayan Zendaya’nın basın turlarındaki tenis kıyafetlerine borçluyuz. Özellikle Loewe’nin -Jonathan Anderson filmin kostümlerini tasarladı- özel tasarımı derin V yakalı ışıltılı elbisesi ve tenis topu topuklu ayakkabılı görünümü bizlere tenis stilinin sadece kortlara ait olmadığını, gündelik hayatta ve davetlerde de özgürce stilize edilebileceğini göstermişti. Yüksek modadaki yansımalarına bakacak olursak Lacoste’un 2024-25 Sonbahar/ Kış defilesindeki modern siluetleri dikkat çekiyor. Aslına sadık olanlar için Brunello Cucinelli’nin kusursuz tenis koleksiyonu biçilmiş kaftan. Ralph Lauren, Tory Burch, Miu Miu gibi modaevlerinin belirli parçalarıysa kolektif bir tenis stili oluşturmak için oldukça cazip.
Fotoğraf: Gucci 2024 İlkbahar/Yaz, Vogue Runway
2024 İlkbahar/Yaz sezonunda trend ibreleri 90’ların net çizgideki yalın minimalizmine doğru kaydı. Bu vakur minimalizm kendi içerisinde Office Siren dediğimiz mikro trendlerden en ağırbaşlısını oluşturdu. Birçok modaevinde denk geldiğimiz yaza uyum sağlayan ofis görünümlerinin bize verdiği mesaj oldukça net: Ofise dönüş elzem ve ofis stili artık kabus değil. Eğer Office Siren trendini tek bir kareyle örnekleyecek olursak Devil Wears Prada filminde Giselle Bündchen’in hayat verdiği Serena karakterini öne sürebiliriz. Bayonetta gözlükler, vücuduna oturan ceket, dik yaka beyaz gömlek ve deri eteği Office Siren trendini bir çırpıda özetlemeye yeter de artar. Renk paletine bakacak olursak siyah, gri, minimal dozda beyazlar ve biraz da kahverengi dokunuşlar yeter de artar. Transparan üstler, kalem etekler, blazer’ler, yüksek topuklular, abartıya müsaade eden aksesuarlar ve Bayonetta gözlükler ve biraz cüretkarlık Office Siren estetiğinin oyun kurucuları. 2024 İlkbahar/ Yaz sezonunda Gucci, Tom Ford, Jil Sander, Jacquemus, Proenza Schouler, Dolce & Gabbana gibi modaevlerinin koleksiyonları fazlasıyla ilham verebilir.
Fotoğraf: Versace 2024 İlkbahar/Yaz, Vogue Runway
Moda, oluşturduğu trendlerde zaman yolculuğu yapmayı sever. Sınırları yeterince çizilmemiş giyim kodlarına nazaran kuralları açıkça belli olan Ladies Who Lunch estetiği, 2024 yılında sessizce yükseliyor. Tüvit tayyör, alçak ökçeli ayakkabılar, kusursuzca yapılmış saç -bazen şapkayla desteklenebilir- abartıdan uzak inci kolye veya pırlantalar bizi 60’lar New York’unun Yukarı Doğu Yaka sosyetesine götürüyor. Bu estetiğin geçmişteki net figürü Mad Men dizisi veya usta yönetmen Alfred Hitchcock’ın kadınları olsa da bugün Feud: Capote vs. the Swans dizisiyle tekrar stilde söz sahibi oluyor. Bazen gizli bir kulüpte öğle yemeğinde bazense beş çayında yakalayacağımız bu yüksek zümre kadınları aslında dışarıdan görünenin aksine mutsuz, umursamaz, mirasyedi ve biraz da hınzır olmalarıyla öne çıkıyor. Kusursuz stilleri sayesindeyse bu personalarını ustaca saklayabiliyorlar. Estetiğin Z kuşağı tarafından sevilip yüceltilmesi ise bu oyunbazlığın cazibeli ve gösterişli şekilde sunulmasında yatıyor. Eğer Ladies Who Lunch estetiğini deneyimlemek isterseniz Chanel, Dior, Ferragamo, Versace gibi modaevlerinin temiz çizgideki terziliğinden yararlanabilirsiniz.
Fotoğraf: Bottega Veneta 2024 İlkbahar/Yaz, Vogue Runway
Bottega Veneta’nın 2024 İlkbahar/ Yaz defilesinde siyah şortlu mayo giymiş model, jumbo boy Clam model çantasıyla açılışı yapıyor. Çantadan sarkan gömlek, denim, rulo gazete, kemer ve sır perdesiyle örtülü birçok nesne şehirde yazı geçiren, iş çıkışı arkadaşlarıyla yüzmeye ardından happy hour’a katılacak kadını temsil ediyor gibiydi. Balenciaga’nın anahtar, zincir ve charm’larla süslenmiş 2010’lardan gelen çantası, stilde yeni bir kakafoninin habercisiydi. Bu düzen karşıtlığı Miu Miu koleksiyonunda topuklu ayakkabıyı barındıracak kadar kaotik hal alınca -birçok araştırma şirketi verisinin Miu Miu’yu zirveye koyduğuna dayanarak- bu stilin 2024 yılında fenomene dönüştüğü çıkarımını yapabiliriz. Görünen o ki İlkbahar/Yaz sezonunda konforu ve kullanışlı olmayı merkezine alan bazı modaevleri çanta gustosunda ilham perisi olarak, uzun yıllardır kullandığı Hermès Birkin’in içine akla hayale sığmayacak nesneleri doldurmasıyla tanınan, kaotik çanta stilinin mucidi Jane Birkin’i seçmiş. Dağınık çanta trendinin arkasındaysa kuşkusuz yatırımlık parçalara artan rağbet ve çantadaki işlev arzusu yatıyor. Örneğin The Row markasının kreatif direktörleri Olsen kardeşler bir çantayı yıpranıp vadesini doldurana kadar kullanıyor, markaları için yarattıkları koleksiyonlarda buna benzer uzun ömrüyle işlevsel ve minimal çantalar tasarlıyor. Üstüne üstlük çantalar üzerinde yaşanmışlık hissi bugüne göre geçerli “trend” olup tüketim çılgınlığına dur diyor. Görünüşe göre konformistlerin sesi yüksek moda tarafından çok net şekilde duyuluyor.