Haftalık E-Bülten
Moda dünyasında neler oluyor? Yeni fikirler, öne çıkan koleksiyonlar, en vogue trendler, ünlülerden güzelllik sırları ve en popüler partilerden haberdar olmak için haftalık e-bültenimize kaydolun.
Dünyada hâlâ sadece deniz yoluyla ulaşılabilen ve gerçek anlamda saklı kalmış cennetler var.
Dünyada hâlâ sadece deniz yoluyla ulaşılabilen, Instagram radarına tam anlamıyla girmemiş, gerçek anlamda saklı kalmış cennetler var. Kalabalıklardan uzak, sadece dalgaların sesiyle ve tuzlu rüzgarla baş başa olacağınız bu koylar, deniz tutkunları ve bohem ruhlar için eşsiz bir kaçış rotası sunuyor. Eğer bir tekne tatili planlıyorsanız ve sıradan rotaların dışına çıkmak istiyorsanız bu listedeki yerleri favorilere eklemeye hazır olun.
Fotoğraf: Alamy
İnce beyaz kumu, turkuaz rengiyle Maldivleri kıskandıran bir Akdeniz harikası...
Mallorca'nın güneydoğusunda yer alan bu minik koy, kara yoluyla ulaşımın neredeyse imkansız olması sayesinde hâlâ doğal yapısını koruyabiliyor. 20 metrelik tekneler için uygun demirleme alanı var, ancak erken saatlerde gitmek şart. Etrafta herhangi bir işletme yok, bu yüzden her şeyinizi yanınıza alın. Koyun kristal berraklığındaki suyu şnorkelle keşif için birebir.
İpucu: Gün batımına doğru deniz iyice sakinleşiyor; bu da koyu adeta bir aynaya çeviriyor.
Fotoğraf: Alamy
Dramatik kayalıkların arasında gizlenmiş, sadece tekneyle ya da zorlu bir yürüyüşle ulaşılan bir doğa mucizesi...
UNESCO korumasındaki Vis Adası’nın en ikonik koylarından biri olan Stiniva, denizden girildiğinde dar bir geçitle başlıyor ve içeride genişleyen, huzurlu bir lagünle sonlanıyor. Küçük motorlu teknelerle ya da paddle board’la girilmesi öneriliyor, çünkü giriş kısmı oldukça dar. Deniz altı hayatı inanılmaz zengin, gözlük ve palet almayı unutmayın.
İpucu: Sabah erken saatte giderseniz güneş ışığı henüz kayalıkların üzerinden geçmeden oluşan gölge-huzur oyununu izleyebilirsiniz.
Fotoğraf: Alamy
Sarp kayaların altında, UNESCO korumasında, tam bir Akdeniz düşü...
Sardinya'nın doğu kıyısında, zodyak ya da küçük motorlu teknelerle ulaşılabilen bu küçük koy, muhteşem kayalık oluşumları ve safir rengi deniziyle neredeyse rüya gibi. Tekneler kıyıya kadar yanaşamıyor, demir atıp biraz yüzmeniz gerekiyor ama o suya girmek için birkaç kulaç atmaya değeceğini garanti ediyoruz.
İpucu: Tekneden koyu yukarıdan görecek şekilde biraz açılın; drone görüntüsü gibi bir manzara sizi bekliyor.
Fotoğraf: Alamy
Turkuaz bir akvaryumda yüzme hissi...
Comino Adası, Malta’nın ortasında, sadece 3.5 km²’lik yüzölçümüyle minicik ama kalbimizde kocaman bir yer kaplıyor. Blue Lagoon ise adanın en ünlü ancak hâlâ kara yoluyla ulaşımın sınırlı olduğu bölgesi. Yaz aylarında günübirlik turistler teknelerle buraya akın etse de sabahın erken saatlerinde ya da gün batımına doğru bambaşka bir güzellik sunuyor.
İpucu: Eğer gece kalabileceğiniz bir tekneyle geliyorsanız gün batımından sonra bölge tamamen size kalıyor. Sessizlik, yıldızlar ve deniz.
Fotoğraf: Alamy
Korsan hikâyelerinden çıkmış gibi görünen mağaralar ve bembeyaz kayalar...
Yalnızca tekneyle ulaşılabilen Kleftiko, Milos’un güneybatısında yer alıyor. Denizciler burayı “Ege’nin Karayipleri” olarak tanımlıyor. Bölge, tarih boyunca korsanların saklandığı yer olarak biliniyor. Bugün ise mağaraları, tünelleri ve yüzme alanlarıyla sualtı ve su üstü keşifler için mükemmel bir lokasyon. Sadece sabah saatlerinde rüzgar az oluyor, dikkat!
Gizli tüyomuz: Yanınızda su altı kamerası getirin. Gölgelik mağaraların altındaki ışık oyunları etkileyici fotoğraflar veriyor.
Fotoğraf: Alamy
Karadan ulaşımı var ama tekneyle gitmek çok daha büyülü...
Balos, Girit’in kuzeybatısında yer alıyor ve kara yolu oldukça zorlu bir patika. Bu yüzden en iyi seçenek tekneyle gitmek. Deniz, beyaz kumla birleşerek neredeyse pembeden maviye degrade bir geçiş oluşturuyor. Lagün şeklindeki yapı sayesinde deniz oldukça sığ ve sıcak.
İpucu: Eğer yelkenliyle giderseniz sabah erken saatlerde burada demir atıp gün doğumunu izlemek gerçek bir Vogue-worthy deneyim.
Fotoğraf: Alamy
İyon Denizi’nin en berrak sularından biri sizi bekliyor!
Yunanistan’ın daha az bilinen adalarından biri olan Antipaxos, küçük tekneler için adeta bir cennet. Voutoumi Koyu ise adanın en etkileyici yüzme noktası. Kıyıdaki ufak tavernalarda taze ahtapot ya da kalamar yiyip tekrar teknenize dönebilirsiniz.
İpucu: Koyun hemen yukarısında bir yürüyüş yolu var. Beş dakikalık bir çıkışla tüm koyu kuşbakışı görebileceğiniz gizli bir seyir terasına ulaşabilirsiniz.