Haftalık E-Bülten
Moda dünyasında neler oluyor? Yeni fikirler, öne çıkan koleksiyonlar, en vogue trendler, ünlülerden güzelllik sırları ve en popüler partilerden haberdar olmak için haftalık e-bültenimize kaydolun.
Raf Simons'ın Dior'dan istifası; yaratıcılığın, ticaretin ve sosyal medyanın hızının kontrolden çıktığını gösteriyor.
Raf Simons ve Temmuz 2012'de görücüye çıkan Dior'daki ilk Sonbahar/Kış koleksiyonunun sonradan meşhur olan güllü duvar dekoru. Bu dekor aynı zamanda "Dior ve Ben" filminde de gösterilmişti.
Fotoğraf: Getty
Raf Simons'ın Christian Dior'dan istifa anonsu, "Dior ve Ben" filmine çekilmiş bir son gibiydi. O belgeselde, Belçikalı tasarımcının Paris'teki tarihi moda evine ilk kez varışını, verdiği emeği, gözyaşlarını, couture defilesinde kullandığı binlerce çiçeğin hikayesini ve nihai başarısını izlemiştik.
Ancak lüks bir moda evinin tasarımcısı olduğunuzda tek bir başarı hiç kimseye yetmez. O başarı filmini tekrar tekrar çekmeniz gerekir. Ocak ayında haute-couture, martta ready-to-wear, mayısta cruise, temmuzda tekrar couture, eylülde tekrar ready-to-wear: kasımda resort, ya da bir dakika, yoksa cruise muydu?
Raf Simons 2016 İlkbahar/Yaz defilesinin ardından Suzy Menkes'le konuşurken.
Fotoğraf: Suzy Menkes Instagram
Bu tempoya bir de reklam kampanyalarını, gidilecek etkinlikleri, mağaza açılışlarını, farklı ülkelere yapılan ziyaretleri, özel defileleri, müze sergilerini, röportajları ve Instagramı ekleyince, herhangi bir tasarımcının bu hızla nasıl başedebildiği bir merak konusu haline geliyor.
Dior'daki son gelişmeler barışçıl bir şekilde gerçekleşmiş olsa bile yine de gerçeği saklayamıyor. Markanın başında geçirdiği 3,5 yıldan sonra Raf Simons, Dior'la kontratını "kişisel sebeplerden dolayı" yenilemeyeceğini açıkladı. Bu ayın başında düzenlediği, bol alkış alan defile onun Dior'daki son defilesi oldu.
Raf, LVMH grubunun başkanı ve CEO'su Bernard Arnault'a ve Dior'un Genel Müdürü Sidney Toledano'ya teşekkür ederek, istifasıyla ilgili,"Tamamıyla her iki tarafın isteği doğrultusunda verilen bir karardı," dedi.
Şu anda Avustralya, Sidney'de olduğum için bu ayrılıkla ilgili somut bir bilgiye sahip değilim. Ama haberi aldığımda aklıma hemen bir anı geldi: Geçen sene Frieze Sanat Fuarı'ndayken 20 senedir tanıdığım Raf'e bir mesaj attım. Hangi standda olduğunu ve ne zaman buluşabileceğimizi sordum. Hâlâ telefonumda kayıtlı olan mesajında şöyle demiş: "Maalesef kaçırdım, aralıktaki defile yüzünden programım çok sıkışık. Bu aralar korkunç derecede yoğunum."
Suzy Menkes, Raf Simons (sağda) ve Nicolas Ghesquière ile.
Fotoğraf: Jean-Luce Hure
Raf'in çok ilgi duyduğu, bilgili olduğu ve ona ilham verecek bir çağdaş sanat fuarı için Paris'ten kalkıp Londra'ya gelecek vakti bile yok muydu? Moda tasarımcıları en sonunda bu noktaya mı getirilmişti?
Evet, bu noktaya getirilmişlerdi, tıpkı altın kafesteki kuşlar gibi. Büyük moda evlerindeki yaratıcı insanlar her şeye sahiptirler; bir sürü asistana, şoförlere, birinci mevkide seyahat etme imkanına, asil evlere ve ünlü müşterilere. Bütün bunlara sahiptirler ama zamana değil.
Raf Simons, Paris'teki Christian Dior atölyesinde, Temmuz 2014'teki couture defilesinden hemen önce.
Fotoğraf: Suzy Menkes Instagram
Bu endüstride çalışan herkes biliyor ki geceleri gündüzlerine karışmış bu insanlardan bazıları aşırı yoğun günlerle ancak uyuşturucu kullanarak başedebiliyor. Hepimizin aklına Lee McQueen ve trajik ölümü geldi değil mi? Marc Jacobs'un sendeleyen hallerini hatırlıyor musunuz? Kendi markasına zaman ayırabilmek için en sonunda Louis Vuitton'dan istifa etmek zorunda kalmıştı. Yine Dior'a dönecek olursak, sarhoş bir şekilde antisemitik söylemlerde bulunan John Galliano'yu ve işine bu yüzden aniden son verilmesini nasıl unutabiliriz?
Bazı tasarımcılar bu yoğunluktan korunmak için tedbirler alıyor. Örneğin Céline'den Phoebe Philo memleketi İngiltere'den Paris'e taşınmayı reddediyor. Bir diğer örnek de Paris'teki Saint Laurent defilesi biter bitmez hiç beklemeden Los Angeles'taki evine ve stüdyosuna dönen Hedi Slimane.
Özlerinde duyarlı, duygusal ve sanatsal olan tasarımcılara çok fazla sorumluluk yükleniyor. Çok fazla.
Sihrin gerçekleştiği yer. Dior atölyesinde bir couture parçası yapım aşamasında. Paris, Temmuz 2014.
Fotoğraf: Suzy Menkes Instagram
Durum, yoğun bir takvimle boğuşan alıcılar ve editörler için de aynı. Online satışların ve dijital dünyanın da işin içine girmesiyle stresli bir sektöre dönüşen mağazacılık, bu kötü durumu iyice şiddetlendirdi. İnsanlar, "hızlı moda" teriminden sadece H&M veya Uniqlo'dan ibaretmiş gibi bahsediyor. Ama hızlı moda, New York'taki Bergdorf Goodman'dan tutun da Paris'teki Bon Marché'a kadar bütün mağazaları etkiliyor. Sürekli yeni seriler çıkarılırken eskilerin fiyatı düşürülüyor.
Hızlı modaya antitez oluşturabilecek detaylara sahip bir Dior couture şaheseri, Temmuz 2014
Fotoğraf: Suzy Menkes Instagram
Öte yandan, tasarımcılar, Twitter'ın, Instagram'ın, SnapChat'ın ve Facebook'un doymak bilmez taleplerine karşılık vermeye çalışarak dikkat çekmek için rekabet ediyorlar.
Son sürat giden modadan olumsuz anlamda en çok etkilenenler kuşkusuz endüstrinin merkezindeki yaratıcı kişiler: tasarımcılar ve kreatif direktörler. Onlar olmasaydı moda diye bir şey olmazdı, sadece hep aynı fikirlerin döne dolaşa tekrar ettiği yaratıcılık kılığına girmiş taklitlerden ibaret olurdu bu endüstri.
Dior atölyesinde, couture defilesinden hemen önce Raf Simons ve Florence Chehet. Temmuz 2014.
Fotoğraf: Suzy Menkes Instagram
Belki de ileride moda dünyası Raf Simons'a bu cesur duruşundan dolayı teşekkür edecek. Yaşamının iplerini tekrar eline almak için başı dik bir şekilde Dior'a istifasını verdi.
Fakat şimdi birisinin onun yerini alması gerekiyor. Balenciaga'dan Alexander Wang'in ayrılışıyla orada da bir pozisyon açıldı. LVMH, Riccardo Tisci'yi Dior'a taşırsa o zaman da Givenchy'de bir pozisyon açılmış olacak.
Eskiden bunu "modanın sandalye kapmaca oyunu" diye adlandırırdım. Şimdiyse işler daha ciddi ve korkutucu bir hâl almaya başladı. Bu sefer aslanın inine kimi fırlatacaklar?
Çeviri: Kardelen Berfin Kobyaoğlu