Haftalık E-Bülten
Moda dünyasında neler oluyor? Yeni fikirler, öne çıkan koleksiyonlar, en vogue trendler, ünlülerden güzelllik sırları ve en popüler partilerden haberdar olmak için haftalık e-bültenimize kaydolun.
Maison Cartier’nin bir asırlık kaynaklarını ve yaratıcı sürecini belgeleyen Cartier, Islamic Inspiration and Modern Design sergisi, Louvre Abu Dhabi’de İslam sanatları ile Cartier zanaatı arasındaki yakın ilişkiyi masaya yatırıyor.
Hikaye, 20’nci yüzyılın başlarında Paris’te başlıyor. Doğu kökenli sanat disiplinlerini Batı ile buluşturan metropolün İslam sanatlarına, Fars ve Hindistan kökenli el yazmalarının, resimlerine adadığı sergiler Cartier kurucusunun torununun ilgisini cezbeder. O dönemlerde ilham kaynakları arayışındaki Louis Cartier, Maison Cartier’nin çalışma kütüphanesini İslam sanatları ve mimarisine adanmış yayınlarla zenginleştirmek için harekete geçer. Bu kişisel seçki, önce kapsamlı bir İslami sanat koleksiyonuna, ardından, 1910’larda Maison’un çatısı altında üreten, Louis Cartier’nin de mucit olarak adlandırdığı tüm tasarımcılar için sonsuz bir esin kaynağına dönüşür. Öyle ki, Louis Cartier’nin değerli taşlara tutkulu, gezgin, küçük kardeşi Jacques Cartier, 1911 yılında rotasını doğuya çevirir. Mihracelerle bağlarını güçlendirmek için Hindistan’a, inci pazarını araştırmak içinse Arap Körfezi’ne yelken açar. Mimariden edebiyata her disiplinde kendini gösteren İslam sanatının incelikleri, desenleri ve şekilleri, Maison’un çatısı altında yeniden şekillenir, boyut kazanır ve modern bir sanatsal ifadeye evrilir. Bu ifade, panter figürünü Cartier’ye kazandıran, 1933 yılında Güzel Mücevherat Direktörü olarak atanan Jeanne Toussaint’ın sanatsal vizyonundan bugüne Maison’un tüm yaratımlarını etkileyecektir.
Louvre Abu Dhabi’de 24 Mart 2024 tarihine kadar gösterimde olacak Cartier, Islamic Inspiration and Modern Design (Cartier, İslami İlham ve Modern Tasarım) sergisinin kökleri de bu tarihe dayanıyor. Maison Cartier’nin desteğiyle Louvre Abu Dhabi, Paris merkezli Musée des Arts Décoratifs, Musée du Louvre ve France Muséums tarafından ortaklaşa düzenlenen girişim, İslam sanatının 20. yüzyılın başından günümüze Cartier tasarımları üzerindeki etkisini irdeliyor. “Cartier’nin yaratıcı lisanı üzerinde asırlık yapısal bir etki yaratan İslami sanatlarla yakın ilişkimizi sergileyen bir proje bu” diye giriyor söze Pierre Rainero. Cartier imaj, stil ve miras direktörü şöyle devam ediyor: “Maison’un kelime dağarcığı, İslam sanatının incelikleri, geometrik desenlerin zenginliği ve çeşitli unsurların kombinasyonu sayesinde bugün dahi büyümeye, durmaksızın genişlemeye devam ediyor.”
Derinlikli tarihi ve altyapısı bir yana, serginin kendisi de anlık bir hevesin değil, çetrefil bir sürecin, beş yıllık bir araştırmanın meyvesi. Zira, gösterime sunduğu İslam sanatının başyapıtlarından mücevherlere, çizimlerden tasarım eskizlerine, minyatürlerden dokumalara, fotoğraflardan arşiv malzemelerine, sayısı 400’ü aşan nesnelerin her biri, büyük uğraşların sonucunda, Cartier Koleksiyonu ve Arşivleri koleksiyonlarının yanı sıra Louvre Abu Dhabi, Musée des Arts Décoratifs, Musée du Louvre Petit Palais ve Musée des Beaux-Arts de la ville de Paris gibi çeşitli müzelerden toplanmış. Örneğin; kökleri 1330’ların Kahire’sine uzanan parşömenli ahşap oyma fildişi bir panel; mavi saz yaprakları, lale ve güllerle dekore edilen, 1580 tarihli İznik kökenli çanak; Fransız seramik tasarımcısı Joseph Brocard’ın imzasını taşıyan 1871 yılından kalma cami kandili şeklinde cam kap; Louvre Abu Dhabi’nin koleksiyonundan çıkan paha biçilmez parçalar. 19. yüzyıl Fransız çömlekçiliğinin öncülerinden Théodore Deck’e ait leğen; İranlı polimat, matematikçi, astronom, tarihçi, filozof ve şair Ömer Hayyam’ın Rubaiyat eserinin 1912 yılından kalma bir cildi ve başlık sayfası ise Musée des Arts Décoratifs’ten gelen başyapıtlar arasında. 1930 tarihli sigara kutusu, İznik seramiklerinden ilham alan motiflerle süslü makyaj çantası, 1936 yılı Paris’inden kalma Hindu kolyesi ve tüm heybetiyle sergilenen Londra kökenli taç ise Cartier koleksiyonunda yer alan eserlerden.
Louvre Abu Dhabi’de geniş bir mekana yayılan sergi, Cartier’nin ilham kaynaklarını ve onlardan yükselen parçaların montajını gösteren dev dijital animasyonların sahne aldığı geniş bir dijital alana da sahip. New York merkezli tasarım stüdyosu Diller Scofidio + Renfro tarafından tasarlanan alandaki Infinity Room adlı iki oda, ziyaretçileri animasyonlu desenlerin içine çekerek 180 derecelik büyüleyici bir görsel şölen sunuyor. Sanat eserleri ve fotoğraflardan oluşan projeksiyonlar ise müzenin ön cephesinde; Marsilya’dan Agra’ya, Bombay’dan Muskat’a ve Dubai’den Muharrak’a, ziyaretçileri Jacques Cartier’nin seyahatlerine götürüyor.
Bu deneyim Louvre Abu Dhabi’nin vizyonuyla da örtüşüyor. Müzenin küratöryel, bilimsel ve koleksiyon yönetimi bölümü müdür vekili Guilhem André, sanatı ve zanaatı, geçmişi ve bugünü sentezleyen kültürlerarası anlatıların yalnızca bu projede değil, her daim müzenin merkezinde olduğunu söylüyor: “Yıllar içerisinde yaptığımız kalıcı ve geçici sergilerimizde, ziyaretçilerimizin İslam sanatlarının zanaatini ve süsleme güzelliğini derinden takdir ettiğini gördük. Geçmişin bugüne ilham vermeye devam ettiğini gösteren Cartier, Islamic Inspiration and Modern Design sergisi de bunun en üstün örneklerinden biri. Daha önce görülmemiş eserlerin yer aldığı bu sergi ile ziyaretçiler, İslam sanatının zengin mirasını 20. yüzyıl Paris atölyelerinin yaratıcı yenilikleriyle birleştiren zanaatkarlığın ardındaki yaratıcı süreci keşfedecek.”
Fransız mücevherlerinin en yenilikçi parçalarına ilham olan tarihi kaynaklar üzerinden asırlık kreatif süreçleri deşifre etmek zor zanaat. Bu ağır sorumluluğu, iki küratör ortaklaşa üstlenmiş. İslam sanatlarının keşfinin sanatçılar ve zanaatkarlar için önemini, bu estetik etkileşimin Cartier tasarımlarına nasıl yön verdiğini, Maison’un 1910 tarihli Scroll Tiara ve 1936 tarihli Hindu Necklace gibi başyapıtlarını nasıl yonttuğunu merak edenleri, Cartier, Islamic Inspiration and Modern Design deneyiminin mimarları Évelyne Possémé ve Judith Henon-Reynaud ile yaptığımız söyleşi, Vogue Türkiye Şubat 2024 sayısında.