Haftalık E-Bülten
Moda dünyasında neler oluyor? Yeni fikirler, öne çıkan koleksiyonlar, en vogue trendler, ünlülerden güzelllik sırları ve en popüler partilerden haberdar olmak için haftalık e-bültenimize kaydolun.
Haftalık E-Bülten
Moda dünyasında neler oluyor? Yeni fikirler, öne çıkan koleksiyonlar, en vogue trendler, ünlülerden güzelllik sırları ve en popüler partilerden haberdar olmak için haftalık e-bültenimize kaydolun.
Moda tutkunlarının radarında: Bu yıl ikinci el piyasasında en çok aranan 12 ikonik lüks çanta, zamansız tasarımlarıyla yeniden sahnede.
It-bag terimi artık eskisi kadar etkili değil. Yeni sezon aksesuarları, piyasaya sürüldükleri anda “kült” statüsüne ulaşabiliyor, podyumun ön sıralarında oturan moda takipçilerinden ya da sosyal medyadaki binlerce kişiden ânında onay alabiliyor. Ancak asıl değer kazananlar, yıllara meydan okuyan vintage tasarımcı çantaları. Bu çantalar, moda dünyasında kalıcı bir yer ediniyor ve hem manevi hem de maddi değerini belirleyen güçlü bir mirasa sahipler. Moda tedarik ağı Sourcewhere’in kurucusu Erica Wright, Vogue’a verdiği röportajda şöyle diyor: “Müşteriler artık vintage parçalara da tıpkı iç mekan tasarımı veya sanat eserleri gibi yatırım gözüyle bakıyor. Seçip satın aldıkları parçaların, günlük kullanımda giyilebilir olması kadar, önümüzdeki beş ila on yıl içinde değerini koruyacak stilde olmasına da büyük önem veriyorlar.”
Hermès, Chanel ve Louis Vuitton gibi markaların zamansız siluetleri hâlâ zamana meydan okuyor. Bununla birlikte, “geleceğin vintage” potansiyeline sahip yeni çantalara da ilgi büyük. The Row’un Margaux’su, Loewe’nin Puzzle’ı ve Bottega Veneta’nın Andiamo’su bu yeni dönemin parlayan yıldızları arasında. Elbette, bu modellerin 20 yıl sonra gerçekten aranan vintage parçalar hâline gelip gelmeyeceğini ancak zaman gösterecek.
Bugün yatırım yapılabilecek en iyi vintage çantalara baktığımızda, 2000’li yılların ikonik modelleri yeniden sahnede. Chloé’nin Paddington’ı, Mulberry’nin cepli Roxanne’i ve Balenciaga’nın Le City’si, ikinci el satış sitelerinde hızla alıcı buluyor. Wright, müşterilerin özellikle “yıpranmış” görünüme sahip Le City çantalarını tercih ettiğini söylüyor: “Bu model yaşlandıkça güzelleşiyor. Deri zamanla patina kazanıyor ve kararmış metal aksamlar, cilalı parçalara kıyasla çiziklere karşı daha dayanıklı hâle geliyor.”
Phoebe Philo’nun 2011 Pre-Fall koleksiyonunda tanıttığı Céline Phantom çantası da yeniden gündemde. Michael Rider, 2026 tatil koleksiyonunda bu kült modeli modernize ederek markanın arşivine saygı duruşunda bulundu. The Archive Dot Com’un kurucusu Martina Lohoff, Phantom hakkında şöyle diyor: “Uzun yıllardır eski Céline koleksiyonlarını takip eden biri olarak, Phantom’u her zaman Phoebe Philo’nun vizyonunun en güçlü ifadesi olarak gördüm. Silueti, Céline’ini tanımlayan görsel dilin bir parçası.” Rider, “gülen yüz çanta” lakabını taşıyan Phantom’un saplarını ve ön fermuarını abartarak modele daha eğlenceli bir karakter kazandırdı. Lohoff, “Phoebe’nin Phantom’u ciddi ve sade bir ifadeye sahipti; Michael’ın versiyonu ise aynı ruhu koruyarak daha neşeli bir ton yakaladı” diyor.
2026 İlkbahar/Yaz koleksiyonlarında, arşiv tasarımlarını yeniden yorumlamak tasarımcılar arasında dikkat çekici bir trende dönüştü. Jonathan Anderson, ikonik Lady Dior’u yeniden ele alırken, Demna, Gucci için hazırladığı ilk koleksiyonunu efsanevi bambu saplı 1947 modeliyle tamamladı.
“Gülen yüz çantası” olarak da bilinen Céline Phantom, eğlenceli ama bir o kadar da pratik bir model. İlk kez 2011 Pre-Fall koleksiyonunda tanıtılan bu çanta, dönemin it-girl’lerinin vazgeçilmezi olmuş ve Phoebe Philo’nun Céline’deki döneminin sembolü hâline gelmişti. Günümüzde Michael Rider, Phantom’a 2026 İlkbahar/Yaz koleksiyonunda siyah, kahverengi ve gök mavisi tonlarında modern bir dokunuş kazandırdı.
Fotoğraf: Maya Dehlin Spach
Fendi Baguette, Sex and the City dizisinde Carrie Bradshaw’ın “Bu bir çanta değil, bir Baguette!” repliğiyle moda tarihine geçti. Kol altına sığacak boyutlarıyla rahat, aynı zamanda partiye uygun şık bir çanta. Vintage modellerinde payet, boncuk ve işlemeler öne çıkıyor.
Dünya Savaşı sonrası deri kıtlığı nedeniyle Guccio Gucci, bambuyu markanın aksesuar koleksiyonuna dahil etti. Isıtılarak şekillendirilen bu özgün malzeme, 1947 modelinde hayat buldu. Kıvrımlı üst sapı ve bükülmüş bambu kilidiyle tanınan bu model, yıllar içinde farklı kreatif direktörler tarafından yeniden yorumlandı. Son olarak Demna, 2026 İlkbahar/Yaz koleksiyonunda bu klasik modeli ön plana çıkardı.
Fotoğraf: REX/SIPA
Markanın en ikonik modellerinden biri olan Lady Dior, ilk olarak Chouchou adıyla tanıtıldı. Kutumsu formu, şık üst sapı ve Dior’un simgesi hâline gelen metal harf süsleriyle öne çıkar. 1995’te Fransa’nın First Lady’si tarafından Prenses Diana’ya hediye edilmesinin ardından popülerliği patladı ve 1996’da prensesin onuruna Lady Dior adını aldı. Jonathan Anderson, 2026 İlkbahar/Yaz sezonunda çantayı yeniden ön plana çıkararak Greta Lee, Mikey Madison ve Mia Goth’un yer aldığı bir kampanya hazırladı.
Fotoğraf: Raimonda Kulikauskiene/Getty Images
2000’lerin bohem ruhunu yansıtan Chloé Paddington, asma kilitli tasarımı ve yumuşak hatlarıyla dönemin simgesi oldu. 2005 İlkbahar/Yaz koleksiyonunda tanıtıldığında, mağazalara ulaşmadan önce 8.000 adet satıldı. 2025 Sonbahar/Kış sezonunda Chemena Kamali, bu efsanevi modeli yeniden canlandırdı.
Fotoğraf: Gareth Cattermole/Getty Images
Yeni kreatif direktör Pierpaolo Piccioli, Balenciaga’nın efsanevi Le City çantasını yeniden tasarladı. Ancak modaseverler hâlâ orijinal versiyonun “yıpranmış” dokusunu tercih ediyor. İlk olarak Kate Moss’un ikonikleştirdiği bu çanta, en doğal hâliyle –fermuarı açık, içindekiler hafifçe görünür şekilde– taşındığında en çekici hâlini alıyor.
Louis Vuitton’un Alma modeli, 1901 tarihli Steamer çantasından ilham alıyor. 1925’te Coco Chanel, günlük kullanıma uygun kubbeli bir versiyon sipariş ettiğinde modelin modern formu doğdu. 1934’te ticari olarak piyasaya çıkan Alma, 1955’te Champs-Élysées ara modelinden sonra 1992’de markanın kalıcı koleksiyonuna girdi. Yıllar içinde Stephen Sprouse ve Takashi Murakami ile yapılan işbirlikleriyle yeniden yorumlandı.
Dior’un ikonik Saddle modelinin rodeo esintili kardeşi Gaucho, John Galliano tarafından 2006 İlkbahar/Yaz sezonunda tanıtıldı. Tokalı kapağı, esnek yapısı ve bohem havasıyla dikkat çeken bu model, son yıllarda yeniden ilgi görmeye başladı.
2000’lerin ortası, Mulberry için altın dönemdi. 2025’te markanın klasik stillerine olan nostaljik ilgi artarken, Roxanne modeli ikinci el platformlarda yeniden yükselişe geçti. Mulberry’nin kendi Exchange programında satışları patlayan Roxanne, hem el çantası hem omuz çantası olarak yeniden üretildi.
Hermès’in en bilinen modelleri Birkin ve Kelly olsa da, markanın tarihindeki ilk fermuarlı çanta Bolide’dir. 1923’te, dönemin otomobil seyahatlerinden esinlenilerek “le sac pour l’auto” adıyla tasarlanan bu model, yuvarlak araba bagajlarına sığacak şekilde yapılmıştı. Zamana meydan okuyan kavisli formu, bugün koleksiyonerlerin gözdesi.
2000’lerin ortalarında Olsen kardeşler ve Sarah Jessica Parker gibi isimlerle özdeşleşen Fendi Spy, yeniden sahnede. Rihanna ve Bella Hadid 2022’de bu ürünün vintage versiyonlarını taşıyarak bu dönüşü önceden müjdelemişti. Silvia Venturini Fendi, 2025 Sonbahar/Kış defilesinde çantayı modernize etti ancak özgün detayları korudu: Bol hatlı formu, sağlam kulpları ve kapağın altındaki gizli bozuk para cebi hâlâ yerinde.
Frida Giannini’nin 2006’da tasarladığı Gucci Indy, kıvrımlı silueti, püsküllü detayları ve direksiyon esintili sert sapıyla 2000’lerin bohem modasının sembolü oldu. Giannini o dönemde,“Indy, Gucci kadınının özünü yansıtıyor: Şehvet ve güç” diyerek modelin karakterini özetlemişti.
