Haftalık E-Bülten
Moda dünyasında neler oluyor? Yeni fikirler, öne çıkan koleksiyonlar, en vogue trendler, ünlülerden güzelllik sırları ve en popüler partilerden haberdar olmak için haftalık e-bültenimize kaydolun.
Dior, Fransız couture'ü ile tarihi bağlarını güçlendiren bir Cruise defilesi ve sergi düzenledi.
Üzerinde Dior elbiseyle Aktris Kate Beckinsale, Dior 2017 Blenheim defilesine katılan birçok ünlüden biriydi.
Fotoğraf: Getty Images
Margaret Thatcher 35 yıl önce, "Toplum diye bir şey yoktur," demişti. Britanya'nın Demir Leydi'sinin değişen dünyayla ilgili söylediği bu ünlü sözün kanıtını, bu hafta Dior defilesinde görebilirdiniz.
Dior Cruise koleksiyonu, Oxfordshire'daki Blenheim Sarayında gösterildi.
Fotoğraf: Dior
Blenheim'deki uzun galeri. İzleyiciler buraya yerleştirilen sandalyelerde oturdular.
Fotoğraf: Dior
Fransız modaevi Dior, ülkeleri aşan enternasyonel tarzını ve dünyanın birçok yerinden gelen müşterilerini eski İngiltere'yi en iyi simgeleyen yerlerden birine götürdü: Adı Britanya'nın savaş lideri Winston Churchill ve Prenses Diana'nın ailesiyle anılan Blenheim Sarayı'na.
Blenheim'deki bahçeler.
Fotoğraf: @SuzyMenkesVogue
Yağmurdan ıslanmış çimler ve titrek ışıklar bizi Versailles Sarayı'ndan bile daha büyük olan görkemli saraya götürüyor. Bu sarayda, binlerce kitaplık bir kütüphane, Kraliçe Anne'in ihtişamlı bir heykeli ve Joshua Reynolds ile John Singer Sargent'in sarayda yaşayan aile üyelerini resmettikleri portre tabloları bulunuyor. O ailenin soyundan gelenler, Dior'un bu istisnai moda defilesine de katıldılar.
Kütüphane'nin içi. Salonun sonunda Kraliçe Anne'in bir heykeli bulunuyor.
Fotoğraf: Dior
Blenheim, aynı zamanda Dior'un tarihi için de çok değerli. 1954 yılında bu sarayda, Christian Dior, Kraliçe Elizabeth'in kardeşi Prenses Margaret için bir couture defilesi düzenlemişti. Aynı zamanda, Christian Dior'un himayesi altındaki Yves Saint Laurent de 4 sene sonra yine bu sarayda bir defile düzenlemiş.
Blenheim'in salonunda Dior arşivlerinden getirilen eserlerin enstalasyonu bulunuyor.
Fotoğraf: @SuzyMenkesVogue
Dünkü etkinlikte, ihtişamlı giriş salonu tarihi anılarla doldurulmuştu: 1950'lerden ünlü Dior grisi veya siyah beyaz puantiyeli ultra feminen, kıvrımlı elbiseler, Dior'un İngiliz siyasi figürleri tarafından da tanındığını belgeleyen fotoğraflar ve gazete yazıları...
Blenheim Sarayı'nda Cruise defilesi başlamadan önce sergilenen Vintage Dior elbiseler.
Fotoğraf: @SuzyMenkesVogue
Dior'un CEO'su Sidney Toledano, sarayın sakinlerinden bir aile üyesinin, bu modern ve sezon-arası defilenin hızına şaşakaldığını söylüyor. Bir başka katılımcı Serena Linley ise, keskin kesimlere ve dikişlere sahip bu defileyi beklediğinden çok daha modern, ulaşılabilir ve çekici bulduğunu söyledi. Linley, tasarımcı ikili Lucie Meier ve Serge Ruffieux'un tasarladıkları iç içe geçen süslemelere sahip ceketlerden bahsediyordu.
Dior'un tasarımcı ikilisi Lucie Meier ve Serge Ruffieux Cruise 2017 defilesinin sonunda izleyicilere selam veriyorlar.
Fotoğraf: InDigital
Dior şu anda eski modern tasarımcısı Raf Simons'ın istifası ile boşalan yeni yıldız tasarımcı koltuğunu dolduracak birini bekliyor. Raf Simons'tan önce de çılgın ve romantik John Galliano ani bir şekilde Dior'dan kovulmuştu.
"Boş koltuk" hikayesi uzun zamandır sürüp gittiği için Dior'un kreatif direktörünün olmaması, defiledeki çağdaş görünümlü "hadi-ava-gidelim" mesajlı desenlerin anlattığı hikayeye gölge düşüremedi. Avcılık teması, büyük odaları birbirine bağlayan uzun podyumun dekorasyonuna da yansımış.
Dior Curise 2017, av desenleri.
Fotoğraf: InDigital
Bu cruise defilesinde, işlemelere ve süslemelere bol bol yer verilmişti ama sayısal olarak. Ruhsal olarak o zenginliği hissedemiyorduk. Kıyafetler genelde genç kız stilinde kısa ve şirin kesimlere sahipti, kol kısımları ise uzundu ama asil durmaları gerekirken garip bir görünüm yaratmışlardı. Dekolteli ve işlemeli üstlerle kombinlenmiş yumuşak desenli etekler, ikilinin önceki koleksiyonlarıyla karşılaştırıldığında daha cesur. Kare topuklu o çizmeler bile, yüksek topuklu narin ayakkabılar giyen müşteri kitlesine meydan okunduğunun kanıtı.
Dior Cruise 2017
Fotoğraf: InDigital
Parlak desenli diz altı kırmızı bir elbise, tasarımcıların romantik bir yaz görünümü oluşturmak için başlangıç noktası olabilirdi ama devamı gelmedi.
Dior Cruise 2017
Fotoğraf: InDigital
Peki, bu sezonlar arası defileler ne kadar önemli? Bütün büyük markalar en güzel yerler için birbirleriyle yarışıyor; Dior'un Blenheim Sarayı'nda düzenlediği Cruise defilesini, Chanel Küba'da, Louis Vuitton ise Rio'da düzenledi.
Dior Cruise 2017
Fotoğraf: InDigital
Toledano'ya göre Cruise defileleri son derece değerli çünkü satışta kaldıkları süre daha uzun ve müşterilere daha çok seçenek sunuyor.
Dior Cruise 2017
Fotoğraf: InDigital
Toledano, "Cruise koleksiyonu en erken görücüye çıkan defile, bu yüzden sayısal olarak daha önemli," diyor, "İlkbahar/Yaz ve diğer koleksiyonlarla beraber bir sene içinde tam 6 kez sahneye çıkıyoruz. Her iki ayda bir yenilik sunuyoruz. Turizmle ilgili tek bir defilemiz oluyor. Ama yine de müşterilerimiz yeni şeyler istiyorlar. Sezon ve sezon arası defilelerin temposunu iyi ayarlamak lazım."
Dior Cruise 2017
Fotoğraf: InDigital
Serge ve Lucie, Blenheim'i ilk kez mart ayının ortasında ziyaret etmişler. Yani koleksiyonu hazır etmek için sadece 2 ayları varmış.
Dior Cruise 2017, Christian Dior'un ünlü desen kesimleri de koleksiyonda yer alıyordu.
Fotoğraf: InDigital
Tasarımcıların, ihtişamın onları olumsuz yönde etkilemesine izin vermedikleri ve strese girmedikleri doğru. Elbette, her sezonda modaevinin yerleşik stil kodlarına dikkat etmek de gerekli, değil mi? Chanel, her koleksiyonuna hiç ödün vermeden tüvit, inci, Matmazel Chanel şapkaları ve kamelyalar serpiştirirken, Dior'da aynı tavrı göremiyorum. Sadece ünlü "bar" ceketinde bu istikrarı görüyoruz, genelde her sezonda farklı şekiller ve dokularda karşımıza çıkıyor.
Dior Cruise 2017
Fotoğraf: InDigital
Tasarımcılar bu koleksiyonu "Fransa ve İngiltere arasında bir diyalog" olarak tanımlasalar da ben kalpler ve çiçeklerle dolu bir sevgi iletişimi göremiyorum aslında.
Dior Cruise 2017
Fotoğraf: InDigital
Şu anda politik olarak sinirlerin gergin olduğu bir dönemdeyiz. Büyük Britanya üç hafta içinde Avrupa Birliği'ni terk edip etmeyeceğine karar verecek ve Fransa protestolarla ve sosyal huzursuzlukla karşı karşıya. Bunlar, Margaret Thatcher'ın 40 yıl önce de ele aldığı konular.
Konuklar, Londra'dan Blenheim'e "Dior Express" treniyle götürüldüler.
Fotoğraf: @SuzyMenkesVogue
Bu Dior defilesinde vurgu geçmişteydi. Bunu, ünlülerin ve moda editörlerinin bir trenle Blenheim'e götürülmesinde bile görebiliyoruz. Yüksek hızlı trenler Fransızların İngilizlerden daha ileride oldukları bir teknoloji olabilir ama bu yavaş yolculuk da konukların, yemyeşil tarlaların ve sevimli köy evlerinin bulunduğu romantik bir tablonun içine girmelerini sağladı.
Bir gece öncesinde, aynı kalabalık, Londra'nın Mount Sokağı'nda "The Lady Dior" diye adlandırılmış ve sadece o gece için hazırlanmış hayal ürünü bir bara davet edildiler. Blenheim'deki defileden sonra ise, konuklar sadece yüksek sosyetenin girebildiği "Loulou's" adlı mekana çağrıldılar.
Mayfair'de bir mekan, sadece bir geceliğine "The Lady Dior" barına dönüştürüldü.
Fotoğraf: @SuzyMenkesVogue
Blenheim Sarayı her ne kadar günün mekanı olsa da, Bond Street'te açılan yeni Dior mağazası da bir o kadar ilgi gördü. Bu mağaza, çok uluslu ve kültürlü dünyaya hitap eden, öte yandan Londra'ya da saygısını gösteren bir mağaza olma özelliğini taşıyor. Avrupa'nın New York'u olarak tanımlanan Londra, artık, dört katlı mağazasıyla Dior'un dünyadaki en büyük mağazasına sahip olma özelliğini taşıyor.
Londra'daki yeni Dior mağazası. Binanın dışı, içerideki cümbüşle çelişen bir sadelikte.
Fotoğraf: @SuzyMenkesVogue
Mimar Peter Marino, bu binanın tam 5 yıldır yapım aşamasında olduğunu ve burada, istisnai birçok ürüne rastlamanın mümkün olduğunu açıkladı.
Londra'daki yeni Dior mağazası.
Fotoğraf: @SuzyMenkesVogue
Londra'daki yeni Dior mağazasının koridoru.
Fotoğraf: @SuzyMenkesVogue
Modern ve sanatsal kıyafetlere ayrılmış büyük alanın yanı sıra, süper zengin müşterilerin alabileceği birçok farklı ürün var.
Lucie de la Falaise tarafından hazırlanmış Dior piknik sepeti.
Fotoğraf: @SuzyMenkesVogue
Örneğin büyük bir alan dekorasyon ve sofra takımlarına ayrılmış, buna Lucie de la Falaise tarafından tasarlanmış piknik sepeti de dahil. Bir de Oxfordshire kırlarındakilere benzer iki katlı bir "ev" var. Bu kısım da özel olarak çocuk giyimine ayrılmış. Sanırım içlerinde mega zenginlerin ihtişamını en iyi özetleyen kısım da burası çünkü çocuklar için haute couture kıyafetler bile var!
Dior çocuk giyimi, 2016 İlkbahar/Yaz
Fotoğraf: @SuzyMenkesVogue