Haftalık E-Bülten
Moda dünyasında neler oluyor? Yeni fikirler, öne çıkan koleksiyonlar, en vogue trendler, ünlülerden güzelllik sırları ve en popüler partilerden haberdar olmak için haftalık e-bültenimize kaydolun.
Tommy Hilfiger’ın küresel marka elçisi olan Lewis Hamilton’la marka ile ortak çalışması olan Sonbahar 2020 TommyXLewis koleksiyonu ve moda hakkında konuştuk.
Formula 1 Dünya Şampiyonası'nın 14. yarışı Türkiye Grand Prix'sinde Mercedes takımı pilotu Lewis Hamilton 1. olarak 7. şampiyonluğuna ulaştı. Tommy Hilfiger’ın küresel marka elçisi olan Lewis Hamilton’ın marka ile ortak çalışması olan Sonbahar 2020 TommyXLewis koleksiyonu kısa bir süre önce lanse edildi. Tommy Hilfiger’ın ve Formula One™ şampiyonu Lewis Hamilton’un birlikte tasarladığı beşinci ortak koleksiyon, odağını markanın ‘Hiçbir Şeyi Boşa Harcamama ve Herkese Kucak Açma’ sloganlı sürdürülebilirlik misyonuna çeviriyor.
Yarış dışındaki ilgi alanlarının odaklanmana yardımcı olduğunu söylüyorsun. Moda da bunlardan biri ve defilelerin iyi bir takipçisisin. Eşsiz tasarımları izlerken seni en çok ne heyecanlandırıyor?
Bir ürünün sadece nasıl göründüğünü değil aynı zamanda onu hayata geçirmek için perde arkasında neler yaşandığını da önemsiyorum. Üretim yöntemlerinden kullanılan malzemeye ve tasarım sürecine kadar daha sürdürülebilir moda beni her zaman çok heyecanlandırıyor. Bu detaylar beni etkiledikleri kadar bir ürünü gururla taşımamı da sağlıyor.
Sadece izlemekle kalmıyorsun, TommyXLewis koleksiyonu senin felsefeni de içeren bir işbirliği oldu. Her seferinde sınırları zorlamaya devam ediyorsunuz. Biraz bahseder misin?
Tommy ve ben sadece çevre açısından değil aynı zamanda sosyal ve kültürel olarak da her anlamda sürdürülebilirliğin sınırlarını zorlamak istiyoruz. Çevresel etkimizi azaltma yolunda adımlar atmaya devam ederken bir yandan da sektörün sürdürülebilirlik anlayışını, kapsayıcılığı ve çeşitliliği içerecek şekilde genişletmek istiyoruz. Toplumsal açıdan da sürdürülebilir olmak aynı derecede önemli; biz de tam olarak bunu yapmak için yola çıktık.
Koleksiyondaki giysilerin %80'i sürdürülebilir malzemeden üretiliyor. Doğaya ve hayata saygını bu işbirliğinde de görüyoruz. İmkanın olsa dünyaya dair neyi değiştirmek isterdin?
İmkanım olsa değiştireceğim o kadar çok şey var ki. Bu yıl bize, hem birbirimize hem de elbette gezegenimize daha iyi davranmaya başlamamız gerektiğini gösterdi. Moda açısından bakacak olursak, tamamıyla sürdürülebilir bir koleksiyon yaratabilmek muhteşem olurdu. Bu gerçekten çok istediğim bir şey. Sektör olarak da modellerden stil danışmanlarına, fotoğrafçılardan tasarımcılara kadar her rolü ve seviyeyi gerçek anlamda kapsayabilmeyi ve eşitlik sağlayabilmeyi umuyorum! Şimdi o yola çıktık ve rotadan sapmamamız gerekiyor.
Koleksiyon 'Herkese uygun stil' olarak tanımlanıyor, peki kendi stilini belirlerken önceliklerin neler?
Bence hiç kimse tarzını tanımlamak ve belirli bir çerçevenin içinde kalmak zorunda hissetmemeli. Sabah giyinirken o gün kim olmak istediğime karar veriyor ve o an ne hissettiğimi düşünüyorum. Kişisel stil konusunda denemeler yapmaya ve sürekli geliştirmeye inanıyorum.
Tarzından ilham aldığın kişiler var mı?
Tommy, modadan, değerlerini ifade etmenin bir yolu olarak yararlanma konusunda bana çok şey öğretti. Onun stil anlayışı, inandıklarımla uyumlu bir biçimde kendi tarzımı keşfetme açısından gerçekten ilham kaynağı oldu. İkimiz de harika modanın; cesur bir konsept geliştirmeyi ve bunu fiziksel, kalıcı ve anlamlı bir şeye dönüştürmeyi gerektirdiğine inanıyoruz.
Sonbahar gardırobunun olmazsa olmaz parçası nedir?
Sonbahar 2020 TommyXLewis dış giyim koleksiyonu, sürdürülebilirlik vizyonumuzu gerçekten bir üst seviyeye taşıyor. Koleksiyondaki bazı parçalar, bu sezon yeni vazgeçilmezlerim oldu. Özellikle 3'ü 1 arada geri dönüştürülmüş kaz tüyü bomber cekete ve çift taraflı, geri dönüştürülmüş şişme parkaya bayılıyorum. İkisi de benim tarzıma sadık ve gezegene etkisi daha az olan stiller.
Bir stili ya da kıyafeti tasarlamak hakkında ne düşünüyorsun?
Tommy ile birlikte en yeni ortak koleksiyonumuzu yaratma sürecinde herkesin içinde rahat ve kendisiyle barışık hissedeceği parçalar tasarlamaya odaklandık. Koleksiyonun teması, kim olduğun ve neye inandığın konusunda orijinal ve özgüvenli olmak… Her yeni koleksiyonda tüm odağımızın merkezine bu yaklaşımı alıyor ve ileriye taşıyoruz.
Senin imzanı taşıyan daha fazla ürün görebilecek miyiz gelecekte?
Sürekli olarak yaratıcılığımı ifade etmenin yeni yollarını arıyorum. Gelecekteki planlarımı görmek için beni izlemeye devam etmeniz gerekiyor!
F1 yarışı için İstanbul’a gelmekten memnun musun? Türkiye sana en çok nasıl ilham kaynağı oldu?
Yeniden İstanbul’da yarışabilmek harikaydı ve sonuçta benim için gerçekten özel bir yarış oldu! Ama hava koşullarından çok memnun olduğumu söyleyemem. Bir de yeni asfalt zemin eklenince, sezonun en zorlayıcı yarışlarından birini yaşadık. Yine de zorlu mücadeleden gerçekten keyif aldım. Türkiye’deki yarışın, yedinci kez dünya şampiyonluğuma ulaştığım ve muhteşem Michael Schumacher’ın rekorunu egale ettiğim yarış olarak benim için her zaman özel bir yeri olacak.
F1 pistinde neler hissettiğini anlatabilir misin?
Bu cevaplaması çok zor bir soru çünkü her yarış farklıdır ve duyguları anlatmak da kolay değildir. Bu aynı zamanda çok az insanın deneyimleyebileceği bir duygu zira bir yarış otomobiline binmek, gol atmanın nasıl hissettirdiğini anlamak için bir topa vurmakla aynı şey değil. Formula 1’de yarışmak bir ayrıcalık ve hem takımım hem hayranlarım için işimi ciddiye alıyorum. Öte yandan, spor dışında pek çok ilgi alanım ve hedefim olduğu için kendimi çok şanslı buluyorum. Ama bir hafta sonu yarışına geldiğim andan itibaren sadece işime odaklanıyor, kaskımı taktığımda yarış moduna giriyorum. Tamamıyla elimden gelenin en iyisini yapmaya konsantre oluyorum.