Haftalık E-Bülten
Moda dünyasında neler oluyor? Yeni fikirler, öne çıkan koleksiyonlar, en vogue trendler, ünlülerden güzelllik sırları ve en popüler partilerden haberdar olmak için haftalık e-bültenimize kaydolun.
Stranger Things dizisiyle geri dönen Winona Ryder’ın kariyeri boyunca canlandırdığı 5 ikonik karaktere yakından bakıyoruz.
Bugün 50. yaşını kutlayan Winona Ryder, yılın en çok ilgi çeken dizisi Stranger Things’deki rolüyle altın çağını yaşıyor. Doksanlı yılların en esaslı ikonlarından Ryder’ın bu büyük geri dönüşünün şerefine, kariyeri boyunca canlandırdığı 5 ikonik karaktere yakından bakıyoruz.
Tekinsiz gotik Lydia Deetz’i kim unutabilir? Ryder, Tim Burton’ın yönettiği 1988 yapımı Beetlejuice için kamera karşısına geçtiğinde henüz 17 yaşındaydı. Meraklısına not; popüler sinema tarihinin en kült yapımlarından biri olan Beetlejuice’un devam filmi Beetlejuice 2 için hazırlıklar başladı. Ve Ryder da filmin oyuncu kadrosunda.
Zamanının tipik gençlik filmlerinden senaryosuyla farklılaşan kara komedi Heathers, Ryder’ı inek bir lise öğrencisinden intikam makinasına dönüşen Veronica karakteriyle beyazperdeye taşıyor. 1988 yapımı bu filmin üzerinden yıllar geçse de, Ryder’ın bir devam filmi için fazlasıyla hevesli olduğu kulaktan kulağa fısıldanıyor.
Lisenin en popüler kızı Kim Boggs, makas elli Edward ile aynı evde yaşamak zorunda kalırsa neler olur? Tim Burton’la kimyası tutan Ryder, Beetlejuice’un ardından ikinci işbirliklerinde kamera karşısına o dönem erkek arkadaşı olan Johnny Depp ile geçti. 1990 yapımı Edward Scissorhands’de canlandırdığı karakter, ikon mertebesine ulaşmasında büyük ölçüde yardımcı oldu denebilir.
Korku ve fantastik filmlerin Ryder’a çok yakıştığı bir sır değil. Francis Ford Coppola’nın yönettiği 1992 yapımı kült korku klasiği Dracula’da canlandırdığı Mina Murray karakteri, tam da bu yüzden onun için biçilmiş kaftan. Mina’nın yüksek dozda Viktoryen etkili stili, Ryder’ın karanlık tarafıyla kusursuz bir uyum sergiliyor.
James Mangold’un yönettiği 1999 yapımı Girl, Interrupted, Ryder’ın canlandırdığı Susanna Kaysen’in 60’lı yıllarda bir akıl hastanesinde geçirdiği 18 ayı konu alıyor. Başarılı oyuncu bu filmdeki pixie kesimi saçları ve retro etkili stiliyle hafızalara kazınsa da, esas yıldızın En İyi Yardımcı Oyuncu dalında Oscar’ı kucaklayan rol arkadaşı Angeline Jolie olduğunu eklemek gerek.