Dalgaların Ritminde: Deniz Toprak

Fotoğraf: Bella Rose Bunce

Seni daha yakından tanıyalım. Kısaca, geçmişinden doğup büyüdüğün şehirden ve eğitiminden söz eder misin? Kurumsal hayatla ne zaman tanışıp, vedalaştın?

İstanbul’da doğdum, büyüdüm. Kadıköy’lüyüm. Boğaziçi Üniversitesi’nde eğitimimi tamamladım. Ardından uluslararası bir şirkette 3 sene boyunca kurumsal birkaç farklı görev… Hep bir koşturma; daha yukarıya, daha fazlasına.. Hepimiz öyle değil miyiz? Daha sonra, 2015 yazında dalga sörfüyle tanıştım ve birçok anlamda bana çok farklı kapılar açtı. Bazı şeyleri daha net görmeme yardımcı oldu ve ondan sonra hiçbir şey eskisi gibi olmadı.

Fotoğraf: Bret Gale

Seni, başarı kaydettiğin eğitim ve kurumsal düzenden ayrılıp kendi yolunu çizmeye yönelten belli bir olay var mı?

Ofise gittiğim her sabah kendime “Gündelik hayatım ve hatta geleceğim ne kadar rutin, öngörülebilir olmuş” diyordum. Zaten her şey önceden hazır edilmiş bizim için; o sormaya korktuğumuz sorular bizim yerimize başkaları tarafından cevaplandırılmış. Öyle değil mi? Sonra dönüp bakıyordum arkama, bunca zaman ben sanki bu hayata erişebilmek ve başarılı olabilmek için mücadele etmişim. Daha sonra bakıyordum sağıma, soluma, herkes koşturmaya devam ediyor. Kimsenin bu konuları pek de umursadığı yok. Senaryo belli; oyuncular belli: “Son hep aynı mı olacak?” Bu hislerimi etrafımdakilere anlattığımda aldığım cevaplar genellikle şu doğrultuda oldu: “Yeterince rahat ve güzel bir hayatın var. Daha ne istiyorsun?” 

Tüm bu çıkmazlarda yolumu bulmama yardımcı olan en büyük kırılma noktası dalga sörfüyle tanışmaktı. Sörf vesilesiyle dünyanın farklı yerlerinde ilham veren hayatlar ve hikayelerle tanıştım. Yapmak zorunda olduğum şeyleri sevmek durumunda olmadığımın ve sevdiğim şeyleri yapıp bunun üzerine hayatımı temellendirebileceğimin farkına vardım. Bakmaya fırsat bulunca görüyor insan… Böyle ütopik, romantik hikayeler değil bunlar; ayakları yere basan, ekonomik temeli olan modellerden bahsediyorum. Kendime ilk sorum: “Hayalini kurduğum, yaşamak istediğim, sevdiğim şeyleri yaptığım bu hayatı nasıl sürdürülebilir kılabilirim?” Merak etme, hayalini kurduğun hayatta sen herkesten daha yaratıcı, daha üretkensin ve fırsatlar bir şekilde önü arkası kesilmeden geliyor.

Fotoğraf: Bret Gale

Mellow Hostel'in hikayesinden bahseder misin? 

Ben hayatı ve kendimi daha iyi anlayabilme hayaliyle bu yola çıktım. Bu süreçte de kendime ve hayata daha anlayışlı, şefkatli olmayı ve deneysel yaklaşmayı istedim. Hayalimde bir konsept, bir mekan, bir tasarım elbet vardı. Ancak bu süreçte bütün bunlar o kadar değişti ki... Şimdiye kadar bizi ziyaret eden misafirlerimizin çoğu Mellow’a bir şeyler ekleyerek, katarak bize veda ettiler. Bunu tüm samimiyetleri ve içtenlikleriyle kendileri yapmak istediler. Misafirlerimizin çoğu kendilerini evinde gibi hissettiler. Mellow Hostel’in gerçek sahipleri, benden çok burada kalan misafirleri. İnsanların hem gelecekteki eşleriyle, arkadaşlarıyla tanışabildikleri hem de kendi alanlara çekilip kafalarını dinleyebilecekleri bir ortam sağladık.

Misafirlerinize ne gibi deneyimler sunuyorsunuz? Mellow Hostel'de bir gününüzü kısaca anlatır mısın?

Sabah kalkıp sörf ve yogamızı yapıyoruz. Güzel tropikal meyve ve sebzelerle kahvaltımızı yapıp güne erken başlıyoruz. İsteyenler Mellow’un arkasındaki gölde SUP ile gezmeye çıkıyor, isteyenler gölde tekneyle tarçın adasına çıkıp taze tarçınlarını topluyorlar. Tekneden dönüşte ayurvedik ürünlerin yetiştiği bahçeden (aloe vera vb) bir sürü sağlıklı ürünler toplayıp sahile güneşlenmeye iniyoruz. İsteyenler bisikletle tropikal ormanların arasında dolaşırken, kimileri de İngiliz sömürgesi olan eski şehirlerde çayını kahvesini içmeye gidiyor. Birkaç saat mesafede sürüş yapmak istediğimizde, motorlara veya jeep'lere atlayıp yağmur ormanlarına gidip trekking yapıyoruz veya doğal hayatı daha yakından görmek isteyenlerle safari yolculuğuna çıkıyoruz. Asla atlamadığımız bir şey varsa, o da gün batımları… Soğuk bir birayla kendimizi ödüllendirmeyi unutmuyoruz.

Fotoğraf: Bret Gale

Senin gibi kurumsal hayatı geride bırakıp alternatif iş kollarına yönelmek isteyenlere ne gibi tavsiyelerde bulunursun? Yolculuğunda karşılaştığın zorluklar ve unutulmaz anılardan bahseder misin?

Mellow Hostel, üzerine çok kafa yorduğum bir projeydi. Ben kendimi kurumsal bir ofis hayatında hiç hayal edemedim. Doğaya, suya, denize, toprağa aşık biriyim. Uzun yıllardır kampçılık, tırmanış, sörf ve çeşitli deniz ve su sporlarıyla ilgilendim. Sri Lanka tüm bunların birleştiği inanılmaz bir ada. Tabii ki süreç çok zorlayıcı oldu. 3. Dünya ülkeleri polisiyle, rüşvetiyle, halkın tembelliğiyle ve yerli mafyalarıyla inanın çok zor yerler. İnşaat sürecinde, izin süreçlerinde çok zorlandık ve zorlanmaya da devam ediyoruz. Geçtiğimiz sene, hayatımın en zor senesini geçirdim. Ne insanlar, ne yerler, ne anılar eskittim. Günün sonunda buna değer mi diye arkama baktığımda “Evet sonuna kadar” diyebiliyorum. Burada önemli iki nokta var: Motivasyon bir yerden kaçmak değil, bir yere varmak olmalı. Bir de “Eat, Pray, Love” kafası sadece filmlerde oluyor, hayat o kadar romantik ve anlayışlı değil.

Fotoğraf: Bret Gale

5 Soruda Deniz Toprak:

1. Mellow Hostel Sri Lanka’yı seyahat planlarına eklemek isteyenler için ne gibi önerilerin olur?

Önce bir Yağmur Kızılok’un Sri Lanka videolarından izlesinler daha sonrasında da bize yazsınlar yardımcı olalım. Şimdiye kadar, Mellow’u ana yer yapıp oradan günübirlik gezilere çıkmaktan daha çok keyif aldı misafirlerimiz.

2. Sörf tutkunlarına bir mesajın var mı?

Sri Lanka sizin için doğru yer. Suda az insan, güvenli ve tutarlı kondisyonlar… En önemlisi de her seviyeye uygun dalga var. Burada 300-400 metre sürüş yapabileceğiniz dalgalar oluyor her gün.

3. Yeni Deniz Toprak, okyanus görmeden bir ay geçirebilir mi?

Istanbul’a geldiğimde dayanamadım yine Şile’ye, Riva’ya, Kerpe’ye sörfe gittim. Okyanusu veya Karadeniz’i görmeden geçiremem.

4. Dalgaların üstünde ilerlerken kulağında çalan ilk 3 şarkı nedir?

Who Knows - Marion Black
Hound Dog - Big Mama Thornton
River- Leon Bridges

5. Cesur bir girişimci olarak sırada gerçekleştirmek istediğin en büyük hayalin nedir?

Türkiye’de Ordu’da bir sürpriz yapmak istiyoruz. Elimizde çok güzel bir proje var, Mellow’dan öğrendiğimiz deneyimleri Ordu’ya getirmek için çok heyecanlanıyoruz. Sri Lanka’da birkaç yeni projemiz olacak. Maldivler ve Portekiz de onlardan sonra sırada. Butik olmanın organikliğini ve samimiyetini koruyarak dünyanın farklı yerlerinde yeni spotlara Mellow’u taşıyabilmek en büyük hayalim.